Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Saddamın tehlikeli bir diktatör oluşu mu?Onu yıllarca ABD beslemedi mi? Bush, Saddamdan daha tehlikeli değil mi? Çevremizdeki her diktatörle savaşıyor muyuz?Kuzey Irakta Kürt devleti korkusu mu?Irakın toprak bütünlüğünün yegane sigortası Saddam değil mi?Gerçek şu:Bir kabadayı, mahallemizin küçük kızını köşeye kıstırdı. Önce "Ayıp" filan diye mani olmaya çalıştık. Kabadayı öyle azgındı ki, korktuk.Baktık tecavüz kaçınılmaz, biz de katılıp tadına bakmaya karar verdik.Bunun adı her dilde, ahlaksızlıktır.***ABD, "Zaten kız belalı. Mahalleye mikrop yayıyor" diye bizi tecavüzün meşruiyetine inandırmaya çalışıyor."Çok kolay olacak. Sen de zevk alacaksın" diye sırtımızı sıvazlıyor.Halbuki bize düşen, kabadayı tecavüz ederken kızın kollarını tutmaktan ibaret...Ganimet, kızı haremine katan kabadayının olacak.İşi bitince, yardımımıza karşılık küçük bir harçlık atacak.Bunu bile bile, mahallemizin "tecavüzcü Coşkun"ları heyecanla uçkur çözüyor.Öyle anlatıyorlar ki, zaten gıdasızlıktan cılız düşmüş küçük kız hemen eteğini indirecek ve her şey "tereyağından kıl çeker gibi" olup bitecek.Ve sonra, kızın kimlere nasıl peşkeş çekileceği kararına biz de katılacağız.Bunun her dildeki adını yazamayacağım.***Daha 4 gün önce Başbakan Gül, Brüksel uçağında "Kesinlikle askerimizi savaştırmayacağız. Bir tek mermi atmaları gerekmeyecek" diyordu.Şimdi Kürt gruplar "Türkiyenin işgaline direneceğiz" diyor.Washington Times ve Time, "Bölgede Türklerle Kürtler arasında çatışma çıkabileceğini" yazıyor.Tereyağındaki kılı, bölgedeki 3 milyon Kürtle savaşarak çekebilir miyiz?***Artık biliyoruz; bu haberleri ABD yayıyor."Pazarlık masasına oturamazsın" şantajıyla askerinin geçişini garantiye aldı; şimdi de, Türk ordusunun Kuzey Iraka girmesini engellemeye çabalıyor."Girerseniz, başınız da belaya girer" diye aba altından sopa gösteriyor.O kadar mı?Önceki gün Cumhuriyette Mustafa Balbayın haberini okumadınız mı?Bush, Dışişleri Bakanı Yaşar Yakışla, Devlet Bakanı Ali Babacana "Destek vermezseniz Kuzey Iraktaki Kürtlerle hareket ederiz. IMF size sırtını döner. Ermeni tasarıları Kongreden geçer" diyor; resti çekiyor:"Beyler, Amerikan topraklarında yapacağınız bir şey yok. Ülkenize gidin ve tezkereyi Meclisinizden geçirin.""Beyler", kulaklarında tehdit, ceplerinde üç kuruş para vaadiyle tezkereyi geçirmeye geliyor.***Yıllarca bu şantajın gölgesinde yaşadık: Bütün enerjimizi, Kürt devletini, Ermeni tasarısını engellemeye harcadık.Washington bu fobimizi bildiğinden yine orayı kaşıyor.Bizi Ermenilere Kürtlere karşı, onları da bize karşı kullanıyor.Oysa yarın ABD çekip gidecek ve biz - asırlardır olduğu gibi yine - onlarla baş başa kalacak, birlikte yaşayacağız.Bu açmazın çaresi, ABDnin elinden o kozları almaktır.Tarihsel kinleri toprağa gömüp, sınırın bu yanında Türklerin, Kürtlerin, Ermenilerin, Arapların kardeşçe yaşadığı ve herkesin gıptayla baktığı bir cazibe merkezi kurmaktır.O zaman en büyük zaafımız, en güçlü kozumuza dönüşecek ve kimsenin tecavüzünde tehditle, üç kuruşa mazlum kolu bükmek zorunda kalmayacağız. can.dundar@e-kolay.net Ve ben hala, Irakla neden savaşacağımıza dair - "çaresizlik" dışında - bir gerekçe bulamıyorum.