Yıllar önce Milano Tasarım Haftası’nda tanışmıştım ünlü İngiliz tasarımcı Tom Dixon’la.
Leonardo da Vinci Bilim ve Teknoloji Müzesi’ndeki sergisini birlikte gezmiştik.
Bir spor giyim markasıyla yaptığı iş birliğini anlatmıştı: “Ben moda tasarımcısı değilim” diyerek.
Yaptığı koleksiyonun çok amaçlı olduğunu söylemişti. Duvara açık haliyle asılabilecek bir nevi dolaba dönüşebilen bir sırt çantasıyla başladığını anlatmıştı. “Milano’ya ilk geldiğimde parkta bir bankta yatmıştım. Onu düşünerek hem gündüz işe gidilecek hem de tersini çevirip bankta yatabileceğiniz kıyafetler, paltodan uyku tulumuna dönüşen tasarımlar yaptım” demişti.
Şimdi ise Eczacıbaşı Grubu’na ait VitrA için ‘Liquid’ başlıklı bir banyo koleksiyonuyla karşımızda Tom Dixon.
‘Liquid’, Dixon’ın ilk banyo koleksiyonu olma özelliğini de taşıyor.
VitrA yerli ve yabancı tasarımcılarla sık sık iş birlikleri yaparak dikkat çekiyor.
Londra’da Clerkenwell’de büyük bir showroom da açtı.
Dileyelim bu ve benzer iş birlikleri VitrA’yı daha da ileri taşısın.
BASE yarın başlıyor
Sırada genç sanatçılara büyük fırsat tanıyan BASE var.
BASE, beş yıl önce genç sanatçılar için yeni bir fırsat olarak ortaya çıktı.
Aslında bir fuardan çok bir sanat buluşması.
Tüm Türkiye’nin yeni mezun olan sanatçılarını ilk kez İstanbul’da Galata Rum Okulu’nda, daha sonra ise Akaretler Sıraevler’de aynı çatı altında bir sergide buluşturdu.
Her yıl Mardin’den Antalya’ya, Batman’dan Kayseri’ye 20 şehirde 30 üniversiteden 100 sanatçıya ait yüzlerce yapıta ev sahipliği yaptı.
Resim, seramik, video, heykel, yerleştirme, fotoğraf, baskı, cam ve grafik tasarım gibi pek çok farklı sanat dalından yapıtlar sergilendi.
“Çok büyük bir mezuniyet sergisi gibi” diye özetlediler BASE’i.
Her yıl BASE Talks’ta birbirinden değerli konuşmacılar yer aldı.
Bu ilham verici konuşmaları dinlemek de artık yeni nesil sanatçıların da işlerini gösterebileceği bir platform olduğunu görmek de, yeni işleri incelemek de ilham vericiydi.
Şimdi ise BASE, 29 Eylül-3 Ekim tarihlerinde Tophane-i Amire’de gerçekleşiyor.
Türkiye’nin 32 Güzel Sanatlar Fakültesi’nden yeni mezun 98 sanatçının yapıtlarını burada görebileceğiz.
İsveç Sarayı’nda ‘Red Dream’
İsveç İstanbul Başkonsolosluğu Türkiye’nin farklı şehirlerinde gerçekleşecek özel etkinlik ve projelerle İsveç Sarayı’nın 150. yılını kutluyor.
Kutlamalar kapsamında geçen hafta İsveç İstanbul Başkonsolosu Peter Ericson ev sahipliğinde İsveç Sarayı’nda düzenlenen, İsveçli şair Gunnar Ekelöf’a atfedilen, ses ve ışık enstalasyonu “Red Dream” sanat etkinliğine katılma şansım oldu.
‘Red Dream’de İsveçli besteci ve görsel sanatlar üzerine yoğunlaşan çalışmalarıyla öne çıkan sanatçı Carl Michael von Hausswolff ve Türkiye’nin ses, müzik, mimari ve görsel sanatlar alanlarında önde gelen isimlerinden Cevdet Erek’i bir araya geldi.
İsveç Sarayı’nın, ses enstalasyonu eşliğinde dış cephesi ve iç mekânları baştan aşağıya kırmızı renkle ışıklandırıldı ve bina bir sanat eserine dönüştürüldü.