Tabi niyetim ne Didin’i ince ince süzmek, ne de kazandığı halde Mahmudi’yi üzmek. Ama ikisi de heran oyunun içine girip durdular. Ve kırk dakikaya yüzkırk damga vurdular. Düşünün ilk devre Ülker 43 atıp 51 yemiş. Kısaca "Ben bugün defans yapamıyorum" demiş. Peki o zaman 38 - 28 Efes öndeyken 13. dakikada niye hem Lollis, hem Harun, hem Haluk kenarda... İşte, onun için of aman aman. Anneanneler, babaanneler hatta dedeler, torunlar bile biliyor ki, Ülker, Lollis’siz tekliyor. Haluk’suz, Harun’suz da skor yapamayıp bekliyor. Sanki, alternatifleri çok. Peki on sayı gerideyken, hâlâ bu üçlü Allahaşkına niye yok.
Sonra periyodun üçüncüsü başlıyor. Sahadaki beş, Haluk, Goljoviç, Kerem, Tutku, Zaza. Ve tabii geliyor, görünen, beklenen kaza... Dün Ülker’in kazanacaksa, atarak kazanacağı belli olmuştu. Öyleyse en kritik dakikalarda sahada niye Harun’suz beşler oluşmuştu.
Ülker böyle de Efes farklı mıydı?
Ülker’den farkları kazanmaları. Kazananın da haklı olması. Geçen seneden kalan hani Ülker’di ya şampiyonluğu alan... "Didin’in fendi, Mahmudiyi yendi" denmesi etkilemiş Oktay’ı... Hem gaza hem frene, üstelik aynı anda bastı. İki coach hamle üstüne hamle yaptılar. Sahadan sık sık çıkıp coach tahtası üzerine saptılar. Sanki iki Rus satranççı gibiydiler. Veya santraççının coach şekline girmiş tipiydiler. Bazen coach’un cini, bazen de basketbolun hini oldular. Ne demiştim son maçtan sonra. "Efes geçen seneden daha iri, daha diri ve takım gibi". Ama anlamadığım onikiye vurup kopup giden maçın 37.5’ta beş sayı olması, 82 - 77’ye bağlanması. Ülker’in tek şansı vardı o anda bile... Belki Harun ile ama onun sahaya girdiğinde 1.30 kalmıştı, Efes maçı çoktan almıştı. Evet, amaç ne Murat’ı süzmek, ne Oktay’ı üzmek. Üstelik kıyak da yaptılar bize, yeni bir deyin çıkarttılar size. Coach’un cini, basketbolun hini...
Made İn Ben’den bitirelim. Madem daha yerim var. Bir cümle daha eklerim, bütün basketbolseverleri üçüncü maça beklerim.
Fenerbahçe medyadaki ‘anonscuların’ isimlerini niye açıkla-ya-mıyor?
21 Mayıs 2010
'Süper Çöplük'ten nemalanan süper yorumcular, süper başkanlar
14 Mayıs 2010
Ankaragücü ve Trabzon Fenerbahçe'ye yatacak mı, dükkanı kapatalım mı?
7 Mayıs 2010
Galatasaray Liseli olunca insan hakları, 'Jbüşüst liseli' olunca hayvan hakları mı?
30 Nisan 2010
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024