İzmir Festivali’nde iki efsane

Ateş Ku­şu es­ki bir Rus ef­sa­ne­si­dir... Ölüm­süz­lük sim­ge­si­dir... Igor Stra­vinsky, bu ef­sa­ne­yi ko­nu alan Ateş Ku­şu ba­le­si­ni, 1910’da bes­te­ler...
“Ateş Ku­şu, kül­le­rin­den ye­ni­den do­ğan züm­rü­dü­an­ka ku­şu­dur. Şa­ir, bir dev­rim­ci gi­bi Ateş Ku­şu­’dur.”  Dün­ya­ca ün­lü ko­re­og­raf Ma­uri­ce Bejart, bu söz­ler­le an­la­tı­yor Ateş Ku­şu’nu...
Ateş Ku­şu ba­le­si,  Tok­yo Ba­le ve ko­re­og­ra­fı Be­jart yo­ru­muy­la 1996’da İz­mir Fes­ti­va­li’ne gel­miş­ti. Gös­te­ri gün­ler­ce ko­nu­şul­muş, ha­fı­za­la­ra ka­zın­mış­tı.
İz­mir’de­ki en kap­sam­lı kül­tür-sa­nat et­kin­li­ği olan 22’nci Ulus­la­ra­ra­sı İz­mir Fes­ti­va­li 9-22 Ha­zi­ran ta­rih­le­ri ara­sın­da ger­çek­le­şe­cek...
12 Ha­zi­ran’da da Kül­tür­park Açık­ha­va Ti­yat­ro­su’nda bir ef­sa­ne­yi ağır­la­ya­cak. 1996 yı­lın­da 10’uncu İz­mir Fes­ti­va­li’nde­ki Ateş Ku­şu gös­te­ri­siy­le iz bı­ra­kan Tok­yo Ba­le, bu kez ge­çen yıl ha­ya­tı­nı kay­be­den Ma­uri­ce Bejart’ın anı­sı­na sah­ne­ye çı­ka­cak. Ken­di­le­ri için özel ba­le ese­ri ya­zı­lan en­der top­lu­luk­lar­dan bi­ri olan Tok­yo Ba­le, Ateş Ku­şu’nun ya­nı sı­ra Bejart’ın top­lu­luk için yaz­dı­ğı Bhak­ti ve Bu­ga­ku ve Yu­nan Dans­la­rı ad­lı ba­le­le­ri de sah­ne­le­ye­cek.
1964’te ku­ru­lan Tok­yo Ba­le­si ku­ru­lu­şun­dan iti­ba­ren hem Do­ğu hem de Ba­tı eser­le­ri sun­ma­sıy­la bi­li­ni­yor. Çağ­daş ko­re­og­raf­la­rın baş­ya­pıt­la­rı­nın ya­nı sı­ra uzun kla­sik ba­le­ler­den ne­ok­la­sik eser­le­re ka­dar uza­nan ge­niş bir re­per­tu­vara sa­hip­ler.
Grup özel­lik­le çağ­daş ba­le­yi tem­sil eden üç ko­re­og­raf ta­ra­fın­dan ya­ra­tı­lan öz­gün eser­le­re sa­hip: Ma­uri­ce Bejart’dan “Ka­bu­ki” (1986), “M” (1993), “Bu­ga­ku” (1989); John Ne­umei­er’den “Ayın Ye­di Hai­ku’su” (1989), “Mev­sim­ler­-Za­ma­nın Renk­le­ri” (2000) ve Jiri Kylian’dan “Ku­sur­suz Kav­ra­yış” (1994). Bu üç ko­re­og­ra­fın öz­gün eser­le­ri­ne sa­hip ol­mak dün­ya­da­ki her grup için is­tis­nai bir özel­lik ola­rak da ad­lan­dı­rı­lı­yor.
Ulus­la­ra­ra­sı İz­mir Fes­ti­va­li’nin prog­ra­mı önü­müz­de­ki gün­ler­de açık­la­na­cak. Bu se­ne de fes­ti­val sür­priz ko­nuk­la­rı ağır­la­ya­cak, İz­mir­li­ler­le bu­luş­tu­ra­cak. Be­jart sür­pri­zi­nin dı­şın­da fes­ti­va­lin ka­pa­nı­şı da ça­ğın en bü­yük şef­le­rin­den ka­bul edi­len Zu­bin Meh­ta ile ola­cak. Yıl­lar ön­ce İz­mir’e yap­tı­ğı özel zi­ya­ret­te Efes’i gö­rüp hay­ran ka­lan Zu­bin Meh­ta’nın ha­ya­li bu se­ne ger­çek ola­cak. Efes’te kon­ser ver­me di­le­ği­ni İK­SEV’e ile­ten Meh­ta, prog­ra­mı­nın uy­ma­ma­sı ne­de­niy­le bu gü­nekadar  bir tür­lü fes­ti­va­le ka­tı­la­ma­mış...
Bu se­ne Avus­tu­ral­ya tur­ne­si ön­ce­si İz­mir’e ge­le­bil­mek için prog­ra­mı­nı ayar­la­yan Meh­ta, 22 Tem­muz’da 22’nci Ulus­la­ra­ra­sı İz­mir Fes­ti­va­li’nin ka­pa­nış kon­se­ri­ni ger­çek­leş­ti­re­cek.
Meh­ta, Efes’in bü­yü­le­yi­ci at­mos­fe­rin­de, onur­sal şe­fi ol­du­ğu Mag­gi­o Mu­si­ca­le Fio­ren­ti­no Or­kes­tra­sı’na şef­lik ede­cek. Be­et­ho­ven’in 7’nci, Çay­kovs­ki’nin 6’ncı sen­fo­ni­le­ri­ni yö­ne­te­cek.
Prog­ra­mın de­tay­la­rıyla il­gi­li bi­raz da­ha sab­ret­me­niz ge­re­ki­yor... Bu iki ef­sa­ne­nin ya­nı sı­ra İz­mir Fes­ti­va­li’nin da­ha baş­ka sür­priz­le­ri de var!