‘İsyanı ve hayalleri kumaşlara işliyoruz’

21 Mart 2020

Onuncu kişisel sergisi ‘Bir İkili’ KRANK Art Gallery’de devam eden sanatçı Güneş Terkol, sanatına ilham veren konuları ve üretim sürecini anlattı. Terkol, “Konularım çoğunlukla basmakalıp cinsiyetçi ve sınıfsal fikirlere karşı direnen hikâyelerdir” diyor...Onuncu kişisel sergisi ‘Bir İkili’ KRANK Art Gallery’de devam eden sanatçı Güneş Terkol, sanatına ilham veren konuları ve üretim sürecini anlattı. Terkol, “Konularım çoğunlukla basmakalıp cinsiyetçi ve sınıfsal fikirlere karşı direnen hikâyelerdir” diyor...

Başarılı çağdaş sanatçılarımızdan Güneş Terkol’a, KRANK Art Gallery’de devam eden sergisi hakkında sorular yönelttim. “Bir İkili” başlığını taşıyan sergi; sanatçının bienal sürecinde ürettiği eserlerinin yanı sıra son dönemde ürettiği ahşap, serigrafi baskı ve litografilerini içeriyor. Gerçeküstü ve sembol yüklü kompozisyonlarla dolu olan eserlerinde Terkol; kişisel ve kolektif hikâyelerden ilham aldığı figürleri ve

Yazının Devamı

Uzağı görmek zor

14 Mart 2020

ArtSümer’de açılan yeni sergisi “Uzağı Görmek Zor’da gündelik hayatta kullandığımız nesnelere yaptığı ironik göndermelerle; göç, aidiyet, sınırlar, ev ve vatan gibi konuları masaya yatıran Serkan Demir, yaşadığı coğrafyanın siyasi gerçekliklerini kendine özgü ifade diliyle tasvir ediyor..

Çalışmalarını yakından takip ettiğim başarılı sanatçı Serkan Demir’e, artSümer’de açılan yeni sergisi “Uzağı Görmek Zor” ve pratiği üzerine bazı sorular yönelttim. Gündelik hayatta kullandığımız nesnelere yaptığı ironik göndermelerle; göç, aidiyet, sınırlar, ev ve vatan gibi konuları masaya yatıran Demir, yaşadığı coğrafyanın siyasi gerçekliklerini kendine özgü ifade diliyle tasvir ediyor. Fikirsel altyapısı birbirini tamamlayan işlerden oluşan sergi; karamsar, tedirginlik ve güvensizlik hissi veren kurgusuyla zihnimde yeni sorular yarattı. Görsel bir soruşturma niteliğindeki işleri üzerine yanıtları Serkan Demir’den dinleyelim.

Sergiye genel olarak hâkim olan duygu ironi diyebilir miyiz?

Yazının Devamı

Tarihi şimdiki anda yaşamak

7 Mart 2020

Çağdaş sanat sahnemizin önemli isimlerinden Cevdet Erek’in İstanbul Dolapdere’deki Arter’de kapılarını açan “Bergama Stereotip” başlıklı kişisel sergisi tarihsel belleğe, unutulmaya ve kanıksanmaya dair sesli bir anıt niteliğiyle galeri mekânını kuşatıyor. Mimari unsurları yeniden organize edişi, sergi alanına mimari ve işitsel dokunuşlar yapmasıyla kendine özgü bir yerleştirme pratiği yaratan Erek, bu kez odağına Büyük Bergama Sunağı’nı alıyor.

İzmir’in Bergama ilçesinin merkezindeki antik kent Pergamon’da 19. yüzyılda yürütülen arkeolojik kazılarla bulunan anıtın kalıntıları 20. yüzyılın başında Osmanlı İmparatorluğu’ndan yeni kurulan Alman İmparatorluğu’nun başkenti Berlin’e, sunak için özel olarak inşa edilmiş bir müze olan Pergamonmuseum’a taşındığından beri orada sergileniyor. Günümüzde hâlâ ait olduğu topraklara geri dönememiş olan bu sunağın tarihsel altyapısı ve serüvenine iç burkucu bir yorum getiren Erek, nadide bir tarihi eseri baştan aşağı tekrar canlandırırken

Yazının Devamı

Zeid’in anılarında kaybolmak

29 Şubat 2020

Türkiye’de modernizmin öncü isimlerinden Fahrelnissa Zeid’in Tate Modern’deki retrospektifinin ardından, Dirimart galeri, bu yılın ses getiren prodüksiyonlarından biriyle sanatseverleri heyecanlandırdı. Zeid’in sanat üretiminde ayrıcalıklı bir yere sahip portre eserlerinden bir seçkiyi izleyiciyle buluşturan Dirimart, sanatçının oğlu Prens Raad bin Zeid’i de İstanbul’da ağırladı. Özel koleksiyonlardan ve Amman’dan derlenen eserleri kapsayan bu harika sergi vesilesiyle Prens Raad ile tanışma ve keyifli bir söyleşi yapma fırsatı buldum. Bu haftaki yazımda sizlerle Zeid’in yaşamı ve sanatına dair sergi özelinde ayrıntıları ve söyleşinin satır başlarını paylaşmak istiyorum.




Zeid’in gençliğinde başladığı ancak asıl olarak 1975 sonrası Ürdün döneminde ağırlık verdiği portreleri apayrı bir sanat tarihsel incelemeyi hak ediyor. Prens Raad’ın aktardığına göre ilk kez 14 yaşındayken anneannesinin suluboya resmini yapmış olan sanatçının hayatı da eserleri kadar renkliymiş. 19 yaşında İstanbul’daki Sanat Akademisi’ne girme

Yazının Devamı

Nezaket Ekici’nin ‘kişisel’ haritası

22 Şubat 2020

SSM’nin büyük merak uyandıran prodüksiyonu Marina Abramovic “Akış/Flux” sergisi kapsamında projeye dahil olan performans sanatçısı Nezaket Ekici ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdim. Hem pratiğine hem de projeye dair sorularımı içtenlikle yanıtlayan sanatçının söyleşisi sizlerle bu hafta.

Sakıp Sabancı Müzesi’nde kapılarını açan Marina Abramovic sergisi kapsamındaki performansını keyifle izledim. Özellikle izleyiciyle interaktif bir formda ilerlemesi performansı oldukça etkili kılıyor. Zihin haritalandırma kavramı üzerine şekilleniyor ve metaforik olarak ana yollardan sokaklara uzanan bir düşünce güzergâhı gibi ilerliyor. Bu performansın fikirsel oluşum sürecinden biraz bahsedebilir misin?

“Work in Progress - Personal map...” başlıklı performansım 2008 yılında üretildi ve ilk kez Bangkok’ta, 10. Asiatopia Uluslararası Performans Festivali’nde sergilendi. Performansta çivi, kırmızı ip ve çekiç kullanıyorum ve kişisel haritamı sanatsal çalışmalarımın dünya haritasına

Yazının Devamı

GÜNDEMDEKİ SERGİLER

13 Temmuz 2019

Yaz aylarını yurt dışı seyahatleriyle renklendiren sanatseverler için öneriler ve İstanbul’da kapılarını yeni açan sergileri derledim bu hafta...
Kendine has malzeme kullanımı ve tekniğiyle yerini sağlamlaştırmış Azade Köker ve düşündürücü enstalasyonlara imza atan Eşref Yıldırım, Almanya’nın Solingen kentinde oldukça ilgi çekici bir grup sergisinde yapıtlarını gösteriyor. The Center for Persecuted Arts’ta ziyarete açılan ‘Spirit of the Poet’ başlıklı sergi; eziyet, zorunlu göç ve türlü travmatik olayların bıraktığı kişisel iz ve deneyimlere odaklanıyor.
Mülteci krizinin ve özgürlükten mahrum bırakılmış kitlelerin, küresel ölçekteki mağduriyetine dikkat çekmeyi hedefleyen yedi çağdaş sanatçı; kaotik bir dünyada direnmenin yollarını kendi üsluplarınca yorumluyor. Nazi zulmünden kaçmayı başarmış Yahudi asıllı Alman sanatçı Else Lasker-Schüler’e ithaf edilen seçkide, Köker’in minyatür sanatına gönderme yaptığı ‘Devshirmeh’ isimli çalışmasına, savaş mağduru Halep kentine de değinen eserleri eşlik ediyor. Yıldırım’ın, Ermeni bir şairin anısına ürettiği işi de yine serginin öne çıkanlarından... Iraklı sanatçılar Hayv Kahraman ve Hanaa Malallah ise yurtlarından ayrılmanın travmasını

Yazının Devamı

İSTANBUL’DAN BODRUM’A...

6 Temmuz 2019

Bu hafta hem yaz günlerini İstanbul’da geçiren hem de şehir dışına tatile giden sanatseverler için, alternatif bir sergi rehberi derledim. İstanbul’dan Bodrum’a uzanan etkinlikleri takibe almanızı öneririm.
SALT Beyoğlu, oldukça ilginç bir konuya odaklanan ‘Uygun Adım Marş!’ sergisine ev sahipliği yapıyor. Yedi yıldır ortak bir araştırma sürecinde olan Maria Andersson ve Nancy Atakan’ın geçtiğimiz sene Göteborg’da gerçekleştirdiği sergiden seçili işleriyle birlikte, yeni üretimleri olan video ve kumaş çalışmaları izleyiciye sunuluyor. Türkiye’nin modernleşme sürecindeki sportif faaliyetlere dair politikaları çerçevesinde spesifik bir alana odaklanan sanatçılar, ulusal beden eğitimi sistemini merceğe alıyor.
Türkiye’deki kültür fizik anlayışına temel teşkil eden İsveç jimnastiği ve yerel uyarlamaların birlikteliği etrafında şekillenen sergi, deyim yerindeyse gerçek bir nostalji şöleni. Türkiye’nin olimpizm ve beden eğitimi alanındaki öncü ismi Selim Sırrı Tarcan özelinde katmanlanan hikaye, Tarcan’ın İsveç’teki Kraliyet Jimnastik Merkez Enstitüsü’ne gönderilmesiyle başlıyor.

Doğallık ön planda
Estetik, tıbbi, askeri ve eğitsel niteliklere sahip Ling jimnastik ekolüne yoğunlaşan

Yazının Devamı

GENÇLERE YOL AÇIN!

29 Haziran 2019

Yaz aylarına hareketlilik getiren grup sergilerinde, yeni yetenekleri keşfetmek için harika bir hafta. Gençlerin hakimiyetindeki seçkilerden bir derleme hazırladım sizler için...
EKAV/Eğitim, Kültür ve Araştırma Vakfı, Güzel Sanatlar bölümlerinde okuyan ve farklı disiplinlerde başarı gösteren öğrencilere verdiği burslarla, Türkiye’deki sanat ortamına katkı sağlamaya devam ediyor. Bu yıl beşincisini düzenledikleri ‘EKAV-Artist New Generation 5’ sergisi, genç isimleri takibe almak için kaçırılmayacak bir fırsat.
Küratörlüğünü Ilgın Akın’ın üstlendiği seçkide yer alan sanatçıların her biri, geleceğin kayda değer isimleri olmaya aday diyebilirim. İnci Aksoy’un sosyal sorumluluk projelerine verdiği değerin bir yansıması niteliğindeki bu sergi dizisinin beşinci yılını doldurmuş olması da sevindirici. Gençlerin önünü açacak bu tür etkinliklerin önemini sık sık vurguluyorum. Biz sanatseverlere de bu projeleri takip etmek ve ziyaretlerimizle serginin görünürlüğünü arttırmak düşüyor. EKAV galeriyi 29 Haziran’a dek mutlaka görün derim.
Keyifli bir sergi
Gelenekselleşmiş bir diğer etkinlik ise, Akbank 37. Günümüz Sanatçıları Ödülü Sergisi... Çağdaş üretimleri desteklemek ve gençlerin

Yazının Devamı