Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Robotların dünyayı ele geçirmesinden korkmaya başlamalı mıyız?” İlk bakışta nasıl ürkütücü bir soru değil mi? Bir haber başlığı. Okuyunca yok, henüz böyle bir korkuya hacet olmadığı sonucuna varıyoruz. Çıkış noktası ise, Facebook Yapay Zekâ Araştırma laboratuvarında üretilen botların kendi uydurdukları dilde konuşmaya başlaması. Bu konu bir süredir bütün yayın organlarını meşgul etmekte. Ne olacak bu başına buyruk botların sonu?

Başlangıçta kendi kendilerini geliştirebilmeleri için tamamen serbest bırakılan botlar, insanoğlundan pazarlık etmeyi, blöf yapmayı öğrenmişler. Buraya kadar sorun yok. Ama kendi aralarında araştırmacıların anlayamadığı bir dil geliştirince olan olmuş. Sonunda müdahaleye uğrayarak sadece İngilizce konuşacak şekilde yeniden programlanmışlar.

Haberin Devamı

Bu kadar özgürlük fazla tabii ve insanın içindeki o ‘istila’ korkusunu tetikliyor. Bugün birbirleriyle anlaşır, yarın gizli planlara başlarlar, neme lazım.

Çocukken, hele de bilim kurguya meraklıysan, o istila endişesi kanına işler gerçekten. Efendim, uzaylılar gelip bizi kaçırır mı, olmadı cennet dünyamıza kendileri yerleşip bizim ‘medeniyetimizi’ yıkarlar mı, bir, kendi ürettiğimiz robotun kurbanı - ya da esiri - olur muyuz, iki.

Tehlike hep başkasında, ‘bizden olmayan’da, farklı türde. İnsan hep dost halbuki.

Peki, nedir korkumuz? Bir düşünelim; robotlar bugün dünyayı ele geçirseler ne yapabilirler?

Her yeri betonla kaplayıp yeşil alan oranını yüzde 2’lere düşürür, rüzgârı esmez, toprağı tutmaz hale mi getirirler mesela?

İklimi altüst edip temmuz ayında buz kayası yağdırabilirler mi?

Her Allah’ın günü bangır bangır geldiği duyurulan depreme inat fay hattına site mi kurmaya cesaret ederler?

Yüzlerce yılda yetişmiş güzelim ağaçları yakıp ormanları içindeki canlılarla birlikte yok edip yerine tatil sitesi inşa etmek gelir mi akıllarına?

O inşa ettikleri lüks sitelerden açtıkları kanalizasyonlarla, karaya oturttukları gemilerden sızan fuel oil’larla cennet gibi suları ölüm çukuruna çevirip balıktan martıya bütün türleri imha mı ederler?

Haberin Devamı

Çocukların ülkelerinden kaçarken paragöz tüccarların ürettiği ucuz can yelekleriyle denizlerde boğulduğu savaşlar mı çıkarırlar?

O savaştan kaçıp sığınmayı başardıkları ülkede anne kucağında ve karnında, sokakta oynarken öldürürler mi?

Oyun çağındaki çocukları okul sıralarından alıp kocaman adamlarla evlendirmeye, kadınlara köle muamelesi yapmaya, koca evini terk etmek isteyeni yok etmeye mi kalkışırlar mı?

Hayır, bu robotlar insanların yapmadığı neyi yapabilirler ki bu kadar korkuyoruz kendilerinden?

Biz ele geçirdik bu oldu, ‘doğal zekâ’yla geldiğimiz nokta bu. Bir de onlar ele geçirsin dünyayı, ne kaybedebiliriz? Bakın biz onca yıllık dilimizle, sözüm ona ortak kültürümüzle birbirimizi zerre kadar anlamayı beceremezken onlar üç günde anlaşabilecekleri bir dil de geliştirmişler üstelik, az şey mi?