Kitapçılar, tiyatro salonları, sahaflar, sinemalar, kimi kafeler, pastaneler, kırtasiyeler, plakçılar, bunlar yıllandıkça bulundukları kente değer katan yerler. Anı biriktirirler çünkü. Yeni açılacak on kat daha modern ve olanaklı ve cafcaflı bir benzeri o yüzden tutamaz onun yerini. İlk kitabınızı almışsınızdır, ilk plağınızı dinlemişsinizdir, ilk aşkınızla tanışmışsınızdır, anneniz elinizden tutup götürmüştür, ilk profiterolünüzü yemişsinizdir, sevdiğiniz aktörü ilk kez canlı izlemişsinizdir. Ve bir dolu farklı insanla benzer deneyimleri paylaşmışsınızdır. Bu da bir kentin kültürünü oluşturan, orada yaşayanları yakınlaştıran ortak paydalardan biridir.
Geçen haftalarda Ortaoyuncular’ın evi 1885’e gittiğimde duymuştum bunun huzurunu. Bütün güzelliğiyle dimdik ayaktaydı. 1885 yılında Mimar Campanaki tarafından yapılmış, 87 yıl tiyatro, 17 yıl sinema olarak hizmet vermiş, 1989’da da Ferhan Şensoy tarafından tekrar tiyatroya çevrilmişti. Kokusuyla, dokusuyla bütün o yılların hakkını veriyordu, hiçbir teknolojinin yerini tutamayacağı şekilde.
Kadıköy’deki İmge Sahaf’ın kapanacağı haberini alınca benzer sebeplerle içim sızladı. ‘Bahtiyar Sahaf’ Twitter’dan duyurdu haberi: “Bir sahafın son günü! Kadıköy’ün en büyük sahafı İmge Sahaf kira zorluğu sebebiyle kapandı! Barlar, meyhaneler Kadıköy Çarşısını neredeyse yutmuş, İmge Sahaf arada, bir ada gibi kalmıştı; nihayet o da daha fazla rekabet edemeyerek kapandı! Sonumuz hayrolsun.”
İmge Sahaf Kadıköy’ün en büyük sahafı, çarşının gözbebeği, okumayı sevenler için geniş arşiviyle bir vaha, bir sohbet ve buluşma mekânı, bir hafıza merkeziydi. Süpermarket raflarından ya da online sitelerden kitap satın almak gibi bir şey değil sahafa gitmek. Orada üretilen bir kültür var. Tahmin edileceği gibi artan kiralar nedeniyle tutunamaz olmuş yerinde. Hem çok üzücü hem endişe verici. Bir daha yerine konabilir değerler değil bunlar.
Depremzede kadınlar için tiyatro
Cinsiyetler arasında her alanda var olan eşitsizlik deprem gibi afet hallerinde katmerleniyor. Varoluş amacı kadınların girişimcilik yoluyla güçlenmesini sağlamak olan Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) depremden etkilenen kadınlara destek olmak için bir proje başlatmış. Ali Erkan Ersezer tarafından bir oyun yazılmış, adı “=KADIN”. Yönetmenliği de Celal Tak üstlenmiş. Bu arada kadının kendi ayakları üzerinde durması temasını bir kadın yazar / yönetmenle sahneye taşımak iyi olmaz mıydı diye düşündüğümü belirmek isterim, belki ileriki projelerde akla gelir.
Oyunda KAGİDER Başkanı Emine Erdem ve KAGİDER üyeleri Ayşe Burcu Demirtaş, Ayşegül Demirağ, Berrin Kuleli, Banu Koç Çakan, Eda Uzuner Kalay, Gül Efetürk, Merve Aksu, Nihan Süzen Özkan, Pınar Akalın ve BKM Oyuncusu Ayhan Bozkurt rol alıyor. Geliri Hatay’da örnek evler projesi dâhilinde kurulacak üç adet kadın gelişim merkezine aktarılacak. Merkezde kadınların becerilerine ve ihtiyaçlarına göre eğitimler verilecek, üretimler yapılacak.
“=KADIN” 34 Haziran’da BKM’de sahnelenecek, biletler www.passo.com.tr sitesinden alınabiliyor.