Aylardır gündemi işgal eden S400’lerin teslimatı başladı. Türkiye son dakikada vaz geçer, geri adım atar diye düşünen ABD; eski Savunma Bakanı vekili Shanahan’ın mektubu ile 31 Temmuz’a kadar süre verildiğini bildirmişti. Rus savunma sisteminin kademeli teslimi başlamışken, ABD’nin de yaptırımlarının gündeme gelmesi ihtimali tanınan süreden dolayı artıyor.
G-20’de Trump’ın S400 - F35 krizinin Obama yönetiminin hatası olduğunu söylemesi yaptırımların “hafif” geçeceği algısını oluşturmuş, bizim piyasalarımızda da yaptırımların pek de fazla etkili olmayacağıyla fiyatlamalar iyimser yapılmıştı.
Etkisi olur mu?
Her halükârda bazı yaptırımlar gelecektir. Zira ABD’nin “yaptırım silahının zayıflamasına” izin verebileceğini düşünmüyorum. Ancak bunların ne denli bizim finansal sistemimizi etkileyecek, ne denli savunma sanayimizi etkileyecek ancak açıklamalardan sonra anlayabileceğiz.
Bir başka önemli gelişme de ABD’nin 32 yıldan beri Güney Kıbrıs’a uyguladığı silah ambargosunun kaldırılması için ilk adımı attı. S400’lerin teslimatına karşın gelen bu hamle ile ABD Temsilciler Meclisi, Güney Kıbrıs’a uygulanan silah ambargosunun kaldırılmasını düzenleyen yasayı kabul etti. Doğu Akdeniz denkleminin gittikçe çetrefilli hal aldığı bu günlerde alınan bu kararın yine orta vadede dış politikamız üzerinde baskı yaratacağı aşikârdır.
TATİL SONRASI FİYATLAMA DAHA SAĞLIKLI OLACAKTIR
Bu gün bizim piyasalarımız tatil, ancak yurt dışı açık ve likiditenin az, yerli katılımcıların olmadığı bir piyasada oynaklık yükselebilir. Yarın yerli katılımcıların işbaşı yapması ile fiyatlamalar daha sağlıklı olacaktır.
Gelen haberlerin hemen hepsinin piyasaların duymak istediği “iyi hikayenin” bir parçası olmadığı kesin. Fed’in ve de TCMB’nin olası faiz indirimleri şimdilik bizim piyasalarımızın kopup gitmemesini destekleyen en temel unsur.
Diğer yandan olumsuz haberleri fiyatlayabilecek bir piyasadan da söz etmemiz hayli zor. Yerli yatırımcılar her düşüşte döviz almayı sürdürürken, artık neredeyse döviz alacak TL bulumakta bile zorlanacakları, TL ihtiyaçları için döviz satmak zorunda kalacakları günlere gelmiş olabiliriz.
Bu minvalde bu hafta için dolar/TL kurunda 100 günlük Basit Hareketli Ortalama (BHO) olan 5.7440 ilk direnç olacak. Bu seviye aşılacak olur ise 5.8750’deki 50 günlük BHO ilk önemli direnç olacak. Kurları aşağı indirebilecek nasıl bir gelişme olur diye baktığımda aklıma gelen “sürprizler” sınırlı. Yine de ABD’den “sade suya tirit tarzı” yaptırımlar gelecek olur ise bu durumda da 5.5725’teki 200 günlük BHO önemli bir destek görevi görecektir.
Peki ya borsa?
ABD 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu günü ‘taraf olmamak adına’ yaptırımları açıklamayı ertelese de Güney Kıbrıs amborgosunun kalkmasıyla başlayan bir “yaptırım rüzgarına” karşı tedbirli olmak isteyenler yarından itibaren yine “boşluklu” olarak borsadaki pozisyonlarını azaltma yoluna gidebilirler.
Geri çekilmede ilk önemli direnç 95.580’deki 200 günlük BHO seviyesi olacaktır. Bu seviye aşağı kırılırsa geçtiğimiz Cuma gününü 97.098 seviyesinden kapatan BIST 100 endeksinde; 26 - 27 Haziran arasında geride bıraktığımız; 94.831-95.526 arasındaki “boşluğu” kapatacak bir geri çekilme yaşanabilir.
Bu hareketin hızına bağlı olarak bu seviye korunabilirse düşüşler sınırlı kalabilir. Ancak bu seviye de hızlı bir şekilde aşağı geçilecek olur ise 92.050-92.350 (50 günlük BHO) bandına kadar bir düşüş/düzeltme yaşanabilir.