Aşkın kapı zili yoktur, ama öyle yer ve zamanda karşınıza çıkar ki, kalp atışlarınız ve midenizdeki burkulma, içinizdeki coşku, bunu size en güzel ezgileriyle iletir
Son dönemde en çok “Acaba nerede sosyalleşebiliriz?” sorusu geliyor. Bu yazıda sizlere uygun mekânları yazmak yerine, gerçek hayattan yaşanmış hikâyelerle farklı pencereler açmak istiyorum. Aşkın nerede ve ne zaman karşınıza çıkacağı asla belli olmaz.
Kendi hikâyelerinin başkalarına ulaşmasından mutlu olacak dostlarımın ağzından yaşananları birebir olarak size aktarıyorum.
Uzaklarda aramayın
“İki senedir hayatıma kimse girmiyordu ve yalnızlık yormaya başlamıştı. Özellikle 30’lu yaşlarında her kadın evlilik baskısı altına girer ve çevresinde sürekli anlamsız sorular duymaya başlar. Ben de bu durumdan yorulmuştum. Sağlıklı bir ilişki bulmak anlamında umutsuzluğa kapıldığım bir dönemde, zaten bir süredir tanıdığım ve sadece arkadaş gözüyle baktığım bir arkadaşımın bana daha duygusal yaklaştığını fark ettim. Neden bilmiyorum ama ona asla sevgili gözüyle bakmamıştım. Belki de onu cepte görüyordum ve bana çekici gelmemişti. Birlikte vakit geçirmeyi de çok seviyorduk, bu durumda eksik olan neydi ve ben neden mutluluğu hep başka yerlerde arıyordum? Bir görüşmemizde ikimiz de duygularımızı açalım dedik ve konuşunca uzun süredir benimle ilgili olduğunu anladım. Bunu ifade etme biçimi hoşuma gitti. Şu anda süper bir ilişkimiz var, belki de doğru zamanı bekledik. Sonuçta biriyle tanışmayı beklerken bu insan zaten tanıdığınız birisi de olabilir.”
Yan masada sohbet
“Ben bu tip hikâyelere inanmazdım onu en baştan söylemem lazım. Biriyle tanışmanın pek kolay olduğunu sanmıyorum, zaten sosyal bir kadın değilim. Nişantaşı’nda bir kafede gazete okuyordum. Yan masada biri telefonunu kurcalıyor, arada bana bakıyor, sonra bakışlarını kaçırıyor falan. Biraz sohbet etmek kimseye zarar vermez diye düşündüm ama klasik olarak ilk adımı ondan bekledim. Biraz sonra herhalde bakışlarımı fark etmiş olacak bana anlamsız bir soru sordu; sadece tanışma amaçlıydı, ben de yanıtladım, konuşmaya başladık. Başlarda yarım saat sürecek bir sohbet, yaklaşık dört aydır devam ediyor. Kafa dengi bir adam çıktı; konuşuyoruz, hayatı paylaşıyoruz, kimse kimseyi zorlamıyor. Birlikte vakit geçirmekten keyif alıyoruz. Demek ki oluyormuş böyle tanışmalar, yan masadaki insanlara karşı ön yargılı olmamak gerektiğini anladım.”
Yazlıkta bir gün
“Her sene gittiğim yazlıkta geçen temmuz ayında, uzun zamandır tanıdığım birinin kuzeniyle tanıştım. Aslında arkadaş ortamında bir akşam beraber sohbet ederken kuzeni dikkatimi çekti. İçimden nasıl dikkatini çekerim derken, o da bana ilgili davrandı sohbete girdi. Bir hafta sitede olacağını söyledi. Neredeyse hiç yalnız görüşmedik, sürekli on kişilik arkadaş grubuyla geziyorduk. Ama herkes bizim aramızda bir elektrik olduğunu anladı; hani daha ilk görüşte biriyle duygu yakalarsın o da sana yakın davranır, işte öyle oldu. Senelerdir yazlığa giderim yaz aşkı denen olaya hep uzak bakıyordum ama yaz aşkının mevsimi olmazmış hala devam ediyoruz ve gayet iyi gidiyor, maşallah diyelim.”
Aşka giden tango
“Uzun zamandır dansa merakım vardı ama daha önce hiç denememiştim. İş hayatında da monoton gidiyor her şey; yeni insanlarla tanışma imkânımız yok. Kimseyle durduğun yerde tanışamazsın, ben de sizi dinledim ve dans kursuna başladım. Tangoya devam ederken bir dans partnerim oldu, ilk başlarda mesafeli bir tanışmaydı, sadece dans ediyoruz ve onun dışında fazla sohbet yok. Buradan ciddi ilişki çıkmaz derken ön yargılarımı bir kenara bırakıp bu adamı tanımayı denemeliyim diye düşündüm. İçine kapanık bir erkek, karşı taraftan bir adım görmeyince asla sohbete girmiyor. Sorular sordukça bana açıldı ve ilk başlarda arkadaş olduk, iki ay kadar sadece kursta görüştük. Sonra bir akşam çıkışta kahve içelim dedi, zaten bekliyordum böyle bir teklifi hemen kabul ettim. Orada utana sıkıla duygularını açtı, yakın hissediyorum dedi; flörte başladık, her şey kendi akışında gerçekleşti. Ben yine ciddi ilişkiye dönmeyecek herhalde derken bir seneyi devirdik ve şimdi nişanlıyız. Tangonun bana bir aşk getireceğini düşünmemiştim.”