İlk görüşmenin yazılı olmayan kuralları
İlk hisleriniz sizi genelde yanıltmaz. Aynı şekilde ilk görüşmede yapılan bazı hatalar vardır ki farkına varmadan aranızdaki güzel sinerjiyi yok edebilirsiniz.
Şuna inanıyorum; bir insanla ilgili daha ilk tanıştığınız andaki intiba büyük ölçüde haklı çıkar, çünkü size verdiği ilk enerji en saf ve doğal enerjidir, istese bile bunu sizden saklayamaz. Boşanan bazı çiftlerden şunu duymuşumdur: “Aslında ilk tanıdığımda ondan iyi bir enerji alamamıştım ancak yine de bu hislerime pek kulak vermek istemedim…” Oysa ilk hisleriniz sizi genelde yanıltmaz. Aynı şekilde ilk görüşmede yapılan bazı hatalar vardır ki farkına varmadan aranızdaki güzel sinerjiyi yok edebilirsiniz. Dolayısıyla bu yazının konusu, ilk görüşmede uzak durmanız gereken hatalar. Öncelikle kadınların gözünden erkeklerin yaptıkları en büyük hataları masanın üzerine koyalım:
1) Senin kadar güzel bir kadın neden yalnız?
Bu soru, bir erkeğin yeni tanıştığı kadına sorabileceği en saçma soru diyebilirim. Belli ki kadın ruhundan hiç anlamayan bir erkekten bahsediyoruz. Hemen her kadın bu soruyu duyduğu zaman gerilecek ve kendisini kötü hissedecektir. Peki, bu saçma soruya verilecek en doğru yanıt nedir?
İdeal yanıt: “Benim standartlarım biraz yüksek ve hayatımda gerçekten değer katmayacak kimseye yer vermiyorum.”
2) Çalıştığın işte iyi kazanıyor musun?
Son dönemde ilk görüşmelerde bu soruyu soran erkeklerin sayısı giderek artıyor. Bunun sebebi bazı erkeklerin kadında maddiyata çok önem vermeleri. Eskiden tam tersi bir durum söz konusu iken günümüzde bazı erkekler zengin kadın peşinde.
3) Son ilişkin neden bitti?
Geçmişle ilgili sorular her kadını rahatsız eder; özellikle didikleyen çok meraklı bir insanla kimse iletişime devam etmek istemez. Dolayısıyla ne başlangıçta ne de flörtün devam aşamasında bu tip soruları tavsiye etmiyorum.
OLAYA BİR DE ERKEKLERİN GÖZÜNDEN BAKALIM:
1) Kariyerinde geldiğin noktadan memnun musun?
Bir erkeğin işi, eğer olumlu bir yorum yapmayacaksanız, asla girmemeniz gereken bir konu diyebilirim. Çünkü erkekler en çok da işleriyle ve başarılarıyla övünmek ister. İlla işiyle ilgili konuşmak istiyorsanız sizden şunu duymak ister: “Bence bulunduğun nokta çok iyi, başarılı bir adamsın.” Ne dediğinizi duyar gibiyim: “Ben onu övmek zorunda mıyım?” Erkekler, sadece burada değil, İtalya’da da aynı durum geçerli; kendilerine olumlu yaklaşan kadınlardan hoşlanır. Bir erkeğin kendisini eleştiren kadından hoşlandığını hiç görmedim.
2) Neden boşandın?
Bu soru boşanan erkeğin asla duymak istemediği bir soru olarak tarihe geçmiştir; çünkü ne dese inandırıcı olmayacağını bilir ve sessiz kalsa şüpheler olacaktır. Dolayısıyla kendini zor durumda hisseder. Boşandığını bilmesine rağmen asla eski evliliği konusunda soru sormayan bir kadına âşık olma ihtimali ise oldukça yüksektir.
3) Evlilik düşünüyor musun?
İlk görüşmede veya ilk üç aylık süreçte bunu sormak biraz anlamsızdır; çünkü erkek öncelikle karşısındaki insanı tanımak ister ve bu zaman alan bir süreçtir. Örneğin sosyal medyadan biriyle iki haftadır yazışan ve sonra yüz yüze görüşme kararı alan kadın, bunu sorduğunda erkek anlamayan gözlerle bakacaktır, muhtemelen şu yanıtı verir: “Henüz seni tanımıyorum!” ya da şöyle düşünür: “Bu kadının evlilik için acelesi var!” Yine sadece ülkemizde geçerli olmamak üzere erkekleri belki de en çok iten konu evlilik baskısı diyebilirim. Mutlu evlilik yürüten çok sayıda çift üzerinde yaptığım analizler şunu gösteriyor; erkekler tanıştıktan sonra en az bir yıl birlikte olduğu kadını ve hatta ailesini analiz etmeden evlilik kararı almak istemezler. Bu soruyu ilişkide ilk altı ayı geçince sorabilirsiniz.
