Köyden kente göçü önlemeyi amaçladıklarını belirten Fakıbaba, “Çiftçi aileye 300 tane damızlık koyun vereceğiz. Koyunu alan asgari ücret alacak, sigortasını da yapacağız. Sadece köyde arazi tapusunu ipotek olarak alacağız” dedi...
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba önümüzdeki günlerde hayata geçirecekleri ‘köyden şehire gitme. Hem maaşını al hem kendi işinin patronu ol’ projesini ve ayrıntılarını Milliyet’e anlattı. İstihdamı da artıracak yeni projenin önceliğinin kadınlar ve gençler olacağını belirten Fakıbaba, “Bu projenin amacı köyden şehirlere gidişleri önlemek ve köye geri dönüş sağlamak. Müthiş bir sosyal ve sürü artırma projesi. Her bir aileye 300 tane damızlık koyun vereceğiz. 300 damızlık koyunu alan ayrıca asgari ücret alacak. Sigortasını da yapacağız. Yem, ilaç, veteriner eksiği varsa onu karşılayacağız. Sadece köyde arazi tapusunu ipotek olarak alacağız. 300 koyun 300 yavru verecek. Bu yavruların tamamı da işletmemizin sahibine ait olacak. Geri ödeme 300 tane doğacak yavru ile başlayacak. Bu yavrular bir kaç ay sonra her biri 700-800 liraya satılabilir. Bir senede 210 bin lira eder. Müthiş bir para. İsterse bu yavruları bize satabilir, borcundan
Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD’ye Münbiç uyarısı yaparak, “ Münbiç’i teröristlerden arındırmazlarsa, oradaki teröristleri oradan çıkartmazlarsa veya teröristler çekilmezse biz Münbiç’e de gireceğiz ve orayı da teröristlerden temizleyeceğiz. Sınır boyunca terör devletinin, terör risklerinden oluşan bir terörist ordusunun oluşmasına Türkiye asla izin vermez, veremez. Çünkü bu Türkiye için varoluşsal meseledir. Bir beka meselesidir. Herkesin bu terör örgütleriyle mücadele konusunda Türkiye’yi anlaması ve Türkiye’nin güvenlik kaygılarını ve beka konusundaki yaklaşımını dikkate alması gerekir. Kimse bu konuda bizi iknaya uğraşmasın” dedi.
Bozdağ, Çankaya Köşkü’nde ağırladığı Milliyet’e şunları söyledi:
- ABD Münbiç’ten çekilmezse ne olacak, oraya da operasyon yapılacak mı?
Türkiye’nin Kuzey Suriye’de olup bitenler konusundaki tutumu çok net. Sınırımızda bir terör örgütü, teröristler ve bu teröristlerin oluşturduğu bir terör yapılanması ve terör koridoru istemiyoruz. Çünkü terör örgütünün sınırda varlığı hem sınır güvenliğimizi hem sınır boyu yaşayan vatandaşlarımızın güvenliğini hem de ülkemizin bölünmez bütünlüğünü tehdit ediyor. Türkiye, böyle bir tehdidin
Türkiye’nin Afrin operasyonuyla ilgili olarak AKPM’de oynanmak istenen oyunu bozduklarını ve doğru bilgileri anlattıkça Avrupalıların Türkiye’yi anlamaya başladığını söyleyen Kılıç, ‘AKPM, yapısını gözden geçirmeli’ ifadelerini kullandı
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Türkiye Delegasyonu Başkanı Akif Çağatay Kılıç, Türkiye’nin Afrin operasyonuna yönelik AKPM’de oynanmak istenen oyunu yakın markaj ile bozduklarını söyledi. Doğru bilgileri anlattıkça Avrupalıların Türkiye’yi anlamaya başladıklarını ve bilgiler istediklerini kaydeden Kılıç, AKPM’nin yapısını mutlaka gözden geçirmesi gerektiğini söyledi. AKPM’nin önünde terör örgütünün mensuplarının eylem yapmasını da eleştiren Kılıç, “Konseyin önünde PYD, PKK’nın paçavraları sallanıyor. Böyle saçmalık olmaz. Terör örgütü listesinde olan bir örgütün paçavrası orada sergilenemez. Fransa aklını başına alsın” dedi.
Kılıç, Milliyet’e, Afrin harekatıyla ilgili AKPM’de yaşananları ve Avrupa’nın terörle mücadeleye yönelik tutumu konusunda şunları söyledi:
‘Her şeye muhalifler’
YAKIN MARKAJ: AKPM’de Birleşik Avrupa Solu diye bir grup var. Aşırı uç sol yapılar bunlar. Her şeye muhalif olan bir yapı. Bunlar kimi Türkiye’den
Son olarak Zeytin Dalı Harekâtı’nda etkin şekilde kullanılan insansız hava araçlarının (İHA) boyutları, uçuş süresi, gözlem ve silah taşıma kapasiteleri artırılıyor. Afrin’de yerli İHA’ların yanı sıra diğer yerli üretim silah ve mühimmat da tam not aldı
Başta PYD olmak üzere teröristleri temizlemek için Afrin’e yönelik başlatılan Zeytin Dalı Harekatı’nda kullanılan en önemli yerli silah insansız hava araçları (İHA) oldu. Afrin ve çevresini 24 saat gözetleyen İHA’ların ve füzelerin hassas atışları sayesinde teröristlere büyük zayiat verdirildi.
Savunma Sanayii’nde üst düzey kaynaklardan edindiğim bilgilere göre Afrin’de önemli görevler yapan İHA’ların biraz daha büyütülmesine yönelik çalışma yapılıyor. Her hava şartında uçabilecek yeni İHA’nın sabit bir noktayı değil aynı anda çok daha geniş bir alanı görmesi sağlanacak. Yeni İHA daha fazla silah taşıyacak, daha yükseğe çıkacak ve daha fazla havada kalacak hale gelecek. Selçuk Bayraktar’ın teknik müdürlüğündeki Baykar’ın yapacağı yeni nesil İHA’ların terörle mücadelede önemli görevler üstleneceği belirtildi.
Yetkililerden edindiğim bilgiye göre Afrin’de en etkili yerli silah, gözetlemesi, işaretlemesi ve vurması nedeniyle İHA oldu.
Afrin’deki terörist-lerin temizlenmesi için başlatılan Zeytin Dalı Harekatı için tüm bakanlıklarda insanı boyut seferberliği de başlatıldı.
Cumhur-başkanı Recep Tayyip Erdoğan, harekatın insanı boyutuna da büyük önem veriyor. Bu çerçevede yöredeki sivil halkın zarar görmemesi için her türlü tedbirin alınmasını istedi.
Bir çok bakanlık da hem teröristlere yönelik operasyon sırasında hem de sonrasında bölge halkına neler yapılabileceğine yönelik planlar yapmaya başladı.
Tüm bakanlıklardan temsilcilerin katıldığı Başbakanlık’taki ilk toplantıda Afrin Harekatı’na ilişkin El-Bab’da olduğu gibi güvenlik sağlandıktan sonra sivil halka yönelik yapılacaklar masaya yatırıldı. İlk aşamada her kurumun Afrin için fizibilite çalışmasını bir an önce tamamlaması istendi.
500 yataklı hastane
Fırat Kalkanı Operasyonu kapsamında, bölgenin güvenlik altına alınmasının ardından yapılan sağlık destekleri gibi Afrin’e de sağlık hizmeti verilmesi için çalışma başlatıldı. Bölgeye yönelik 500 yataklı bir sağlık tesisinin kurulması planlanıyor. Şu anda da acil durumlar için 1 ambulans uçak ve 2 ambulans helikopter Hatay’da hazır bekletiliyor. TSK’da görevli 400 dolayında askeri hekim şu anda bölgede
Cumhur-başkanlığı himaye-sinde, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde ve İstanbul Teknik Üniversitesi Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi koordinesinde yürütülen “Antarktika’ya Bilim Üssü Kurulması Projesi” kapsamında gerçekleştirilecek 2. Ulusal Antarktik Bilim Seferi için 4 akademisyen diğer ülkelerle ikili iş birlikleri kapsamında Antarktika’ya giderek ön çalışmalara başladı. Farklı bilim dallarından araştırmacılar ise 2. sefer için 19 Şubat-6 Nisan’da gidecek.
Türkiye’nin Antarktika hakkında bilimsel yetkinliğini artırmak için kıtada üssü bulunan Belçika, Bulgaristan, Çekya, Güney Kore, Polonya ve Şili ile imzalanan antlaşmalar çerçevesinde ikili iş birlikleri gerçekleştirilecek.
Bu kapsamda Türk bilim ekibi, Çekya Üssü ile “James Ross Island Volkanizmasının Kökeni, Yaşı ve Bölge Jeodinamiği ile İlişkisi Projesi” çerçevesinde, Batı Antarktika Ritti ve çevresinde volkanik kayaçların incelenmesiyle jeokimya çalışmaları yapılarak, volkanizma ile buzul erimeleri arasındaki değişimler incelenecek.
Fırat Kalkanı eğitimi üçe katladı
Sosyal toplu konutlar yapan TOKİ, Güneydoğu başta olmak üzere bir çok bölgede istihdama ve bölgesel gelişmeye katkı sağlamak için sanayi siteleri de kuracak. Bu illerden biri de Diyarbakır olacak.
TOKİ’nin Diyarbakır 4’üncü Oto Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Yönetimi iş birliğiyle hayata geçireceği sanayi sitesi, kentin ve gelişen sanayinin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde planlanıyor. Bu proje ile Diyarbakır’da 4 bin 500 kişinin istihdam edileceği, 810 iş yeri kapasitesine sahip modern bir oto sanayi merkezi yapılacak.
Projede, 620’si 150 metrekare ve 190’ı 300 metrekare büyüklükte iki tip iş yeri bulunacak.
Sitede ayrıca, çalışanların ve ziyaretçilerin ihtiyaçlarına yönelik, idare binası, çarşı, banka, fırın, cami, PTT ve lokanta gibi birimlere de yer verilecek.
TOKİ Başkanı Ergün Turan, kentin vizyonuna ve istihdamına katkı sağlayacak projeyle ayrıca üretim altyapısının oluşturulmasının ve mesleki alanlarının geliştirilmesinin de hedeflendiğini kaydetti.
Gökçek’ten sonra kaldırılan dinazor ve fıskiye için ‘tarihi ve kutsal değil’ yorumunu yapan Başkan Musfata Tuna, parti ayrımı yapmaksızın tüm belediyelere eşit mesafede durduğunu belirterek “Tüm vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına cevap vermek görevimiz” dedi...
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, eski Başkan Melih Gökçek döneminde konulan Ankara’daki dinazor ve fıskiyenin kalkmasıyla ilgili olarak “Dinozorlar oraya konmak için gelmedi. Bu fıskiye ile ilgili de yanlış yorumlanacak bir şey yok. Böyle tarihi, kutsal bir durumu yok fıskiyenin” dedi.
Başkan Tuna belediyedeki makamında Milliyet’in sorularına şu yanıtlarverdi:
Yatay mimari Sayın Cumhurbaşkanının en önem verdiği konulardan birisi. Siz bu konuda ne yapacaksınız?