Abdullah Karakuş

Türkiye’ye yönelik ekonomik saldırıları değerlendiren Türkiye İş Kadınları Derneği Başkanı Nilüfer Bulut, “Bağımsızlık savaşı veriyoruz. Cumhurbaşkanımıza inanıyoruz, hükümetimizin yanındayız. Milli seferberlikle bu süreci atlatacağız” dedi.

İş kadınlarından hükümete, ekonomik saldırılarla mücadele için tam destek geldi. Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut, Türkiye’nin ekonomik saldırılar nedeniyle bağımsızlık savaşı verdiğini belirterek, “Biz ülke olarak, vatandaşlar olarak, iş dünyası olarak el birliğiyle, birlik içerisinde kenetlenmeyi başarırsak bu süreci atlatacağımıza inanıyorum. İş kadınları olarak üzerimize düşeni yapacağız. Cumhurbaşkanımıza inanıyoruz ve hükümetimizin yanındayız” dedi. “Süreci el birliğiyle, milli seferberlikle atlatacağımıza inancım tam” diyen Bulut, şunları söyledi:

“İş kadınları olarak bizler hiçbir şeyimizden vazgeçmedik. Yatırımlarımıza da, işlerimize de, aldığımız kararlara da devam edeceğiz. Çünkü ülkemizi seviyoruz. Mesela TİKAD Yatırım AŞ’yi kurmuştuk, iş kadınları bir araya geldik, bir fon oluşturduk. Katma değer üreten ve ihracat yapan kadın girişimcilere de kendi cebimizden koyduğumuz fonla yatırım yapıyoruz. Bu tür

“Dönmem geri senin yolundan.” Dün AK Parti’nin 6. olağan kongresinde salonda bu şarkı yüksek sesle söylendi.
“Zor olsa da ah zor olsa da, dağlar duman kar kış olsa da, yolun sonu bir sır olsa da dönmem geri senin yolundan.”
Her kongresinde olduğu gibi dünkü kongre de çoşkulu geçti Ak Parti’nin.. Erken saatlerde dolan salonda yer bulmak zordu..
Kongreden dünyaya “bizi doğru yolumuzdan döndüremezsiniz” ana mesajı net bir şekilde verildi.
Hem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasında hem şarkılar da hem de pankartlar da bu mesajın altı ısrarla çizildi.
Kongrede en dikkat çeken pankartlar “Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük. Bir başka bahar için sadece yaprak döktük”, “Bu şarkının sonu yok” oldu.
“AK Parti bir iddia değil ispattır” pankartı da ilgi çeken mesajlardan biriydi.

Yerel seçim startı

AK Parti bugün 6. olağan büyük kongresini yapıyor.
Yerel seçimler öncesi Ak Parti yönetimi bu kongre ile yenilecek.
2001 yılında kurulan Ak Parti’nin ilk afişi “Aydınlığa açık... Karanlığa kapalı!” sloganıyla oluşturulmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafının da olduğu bu afişi Ak Parti’nin unutulmayan reklamcısı Erol Olçok hazırlamıştı.
Bugün yeni kongre yapılırken 15 Temmuz şehidi Olçok’un adını anmadan geçmek olmaz.
Olçok kongrelerdeki performansıyla her zaman Ak Parti camiasında takdir toplamıştı.
“Aydınlığa açık, karanlığa kapalı” da onun unutulmayan ilk sloganlarından biriydi.

ABD ile yaşanan krizi değerlendiren Turan, “ABD’nin yaygarası kendileri adına hazin bir durumdur. ABD bu dayatmacı üslubundan vazgeçmezse bir gün yanında tek müttefik olarak dolar ve havadaki üç beş uçağını bulacak” dedi.

Çanakkale

Ak Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ile Türkiye’ye yönelik ekonomik saldırılar sürerken Kurtuluş Savaşı’nın işaret fişeğinin yakıldığı Çanakkale’de bir araya geldik. ABD’nin tutumunu eleştiren Turan, “Tweetle güya ayar vermek Trump’a yakışır mı bilmem ama, bu ergence tavırlar ABD’ye yakışmamaktadır. Türkiye çok büyük badireler atlattı, bunu da atlatacaktır. Taşlar yerine en kısa zamanda oturacak kuşkusuz. Kaptana güveniyoruz. Nasıl 2008’de ‘kriz teğet geçer dediğinde’ bu ifadeyi hafife alanlar mahcup olduysa, bugün de ABD’nin bu yanlış tutumu karşısında heyecanlananlar sonunda mahcup olacaklardır. ABD bu dayatmacı üslubundan vazgeçmezse bir gün hakikaten yanında tek müttefik olarak dolar ve havada uçan üç beş uçağını bulacak” dedi.

Turan seçim bölgesi Çanakkale’de ABD ile yaşanan krize ve güncel siyasette ilişkin Milliyet’in sorularını şöyle yanıtladı:

- Ekonomiye yönelik dış saldırıları ve döviz artışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle ABD’nin

Suriye’de hayatın normale dönmesi için Türkiye yoğun çalışma içinde.

Özellikle insani yardımlar ile geri dönüşün sağlanmasına yönelik çalışmalar... Suriye’ye başta insani olmak üzere bir çok alanda yardımlarda bulunan Kızılay şimdi de Fırat Kalkanı bölgesinde 1000 kalıcı konut inşa edecek.

Konuyla ilgili konuştuğum Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Suriye’de hayatın normale dönmesi için yoğun çalışmalar yaptıklarını söyledi. Geçen hafta El Bab ve Cerablus Meclis Başkanlarının kendisini ziyaret ettiğini belirten Kınık, Milliyet’e şunları söyledi:

“Kızılay olarak Fırat Kalkanı bölgesinde 1000 kalıcı konut inşa ediyoruz. Buna benzer projeleri de destekleyeceğiz. El Bab, Cerablus Meclis Başkanları beni ziyaret etti. Onlarla da projelerimizi bu anlamda konuştuk. Guta’dan Halep’ten sürgün edilen insanların kamplarda koruma altına alınması için de yoğun çalışıyoruz. Bugün itibariyle bizim desteklediğimiz 40 civarında da kamp var. Suriye’nin içerisinde 30 bin çadırımız var. Yaklaşık 150 bin insanı barındırıyor.”

Bozcaada ve Gökçeada’ya ilgi arttı

Kuzey Ege’nin önemli turizm yerlerinden olan Bozcaada ve Gökçeada’ya ilgi günden güne artıyor.

Adada tatil yapmak isteyenlerin akınına uğrayan iki mer

Kurban bereketinin yıl boyu sürmesi için vekaletle kurbana ağırlık verdiklerini belirten Kınık, “40 ülkede organizasyonumuz olacak. Kızılay bağışçısı hiç bilmedikleri coğrafyadaki bir sofrayı şenlendirmiş oluyor” dedi

Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Kızılay’ın Kurban bereketinin yıl boyu sürmesi için çalıştığını belirterek, “Vekalet ile kurban kesim organizasyonumuzda bu sene 85 bin yurtiçi 85 bin de yurtdışı hedefledik. Yurtdışında 4 kıtada 40 ülkede organizasyonumuz olacak. 3 bin 800 ton kemiksiz et karkas hedefimiz var. Bu da yaklaşık 3 milyon 800 bin insana ulaştırılacak, dağıtılacak. Yerel pazarlardan aldığımız kurbanları kesip fakir fukaraya dağıtıyoruz” dedi.

Ankara Ulucanlar Aşevi’nde dev kazanda kavurma karan Kınık, Milliyet’in sorularına şu yanıtları verdi:

- Kurban Bayramı’nda vekaletle kaç kurban kesimi hedefliyorsunuz?

Vekalet ile kurban kesim organizasyonumuzda bu sene 85 bin yurt içi 85 bin de yurt dışı hedefledik. Yurt dışında 4 kıtada 40 ülkede organizasyonumuz olacak. 3 bin 800 ton kemiksiz et karkas hedefimiz var. Bu da yaklaşık 3 milyon 800 bin insana ulaştırılacak, dağıtılacak. Türkiye’nin dışındaki ülkelerde o ülkelerin mahalli pazarlarından bu ürünleri

ABD’nin Türkiye’ye 5. nesil F-35 savaş uçağı satışını durdurması 400 milyar dolarlık F-35 programına milyarlarca dolarlık zarar verecek.

Türkiye’nin hem sipariş ettiği 100 uçağını alamaması hem de F-35 tedarikçisi olması, ortaklara 15 milyar dolara yaklaşan ek maliyet olarak yansıyacak.

1999 yılından beri F-35’in program ortağı olan Türkiye bazı parçalarda da tek tedarikçi.

Örneğin AYESAŞ füze uzaktan kumanda arabirimi ve panoramik kabin ekranının elektronik kartlarının tek tedarikçisi.

TUSAŞ ve TAI de F-35 orta gövde üretiminde ABD dışındaki tek tedarikçi.

Türk şirketleri, projede F-35’in yapımında 8 önemli bölüme destek sağlıyor.

Türkiye’nin 3’üncü ve 4’üncü uçağı yapım rampasında

İki uçağı Teksas Fort Worth’deki Lockheed Martin tesislerinde düzenlenen törenle Türkiye’nin teslim aldığı F-35’lerin yapımını yakından görmüştüm.

TİKA Başkanı Serdar Çam, Filistin’e insani yardımları içeren 600 projeyi hayata geçirdiklerini belirterek, “Kalkınma yardımı olarak dolaylı etkilerini koyduğumuzda milyar dolarları aştı. Barışın ve huzurun tesisi elzemdir. Yardımlarımız barış için” dedi

Türkiye’nin dış yardımlardaki en önemli kuruluşu olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) Başkanı Serdar Çam ile Kudüs’teki son gelişmeler ve Filistinlilere yönelik Türkiye’nin yardımlarını konuştum. Filistin’e yönelik insani yardımları içeren 600 projeyi gerçekleştirdiklerini belirten Çam, “Kalkınma yardımı olarak dolaylı etkilerini koyduğumuz zaman milyar dolarları aştı. Orada barışın, huzurun tesisi elzemdir. Barış ve huzurla birlikte ekonomi canlanacak. Ve bir şekilde çatışmalar azalacak. İnsani yardımlarımız barış için” dedi. TİKA Başkanı Çam Milliyet’in sorularını şöyle yanıtladı:

- TİKA Filistin’e ne kadarlık bir yardım sağladı?

Filistin’e doğuşundan bu yana Türkiye hassas bir şekilde yaklaşmıştır. Adaletin tesis edilmesi için gasp edilen hakların tekrar iade edilmesi ve bölgede barış ile huzurun sağlanması noktasında Türkiye Cumhuriyeti çok eskiden beri ve son dönemlerde artırarak bu manada katkı vermeye çalışıyor.