Korona nedeniyle zor bir dönemden geçiyoruz ama üniversite adayları için her şey çok daha zor!
Tercihler, yarın başlıyor ama ebeveynlerin de adayların da kafası hâlâ karmakarışık! Haksız da sayılmazlar çünkü önlerini göremiyorlar.
Ne meslekleri yeterince tanıyorlar ne iş olanakları konusunda yeterince bilgi sahibiler ne de hayallerinin mi yoksa işin mi peşinde koşmaları gerektiği konusunda henüz karar verebilmiş değiller!
Öneride bulunanların ilk cümlesi hiç tartışmasız, “hayallerinizin peşinde koşun” yönünde. İkinci cümle ise “ama” diye başlıyor ve tüm hayalleri yerle bir ediyor!
Peki, doğru olan hangisi?
İş mi, hayaller mi?
Keşke her ikisini bir arada yaşayacağınız mesleklerin sayısı çok daha fazla olsa!
Bu alandaki kırk yıllık tecrübeye dayanarak şu öneride bulunabilirim:
Kesinlikle hayallerinizin peşinden gidin. Çünkü insanın sevmediği bir meslekte başarılı ve mutlu olması mümkün değil!
Alanında iyi olan, ben bu işi iyi yapıyorum, yapacağım diyen, kendisini o alanda en iyi şekilde donatan ve yetkinlik kazanan herkes, her meslekte başarılı olabilir!
Çok uzun yıllar, tercihler konusunda çok büyük yanlışlar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz!
Nedir bu yanlış?
En iyi öğrencilerimizi, sayısal alanlara yönlendirdik, sosyal bilimleri adeta yok ettik!
O yetmedi, bazı meslekleri onore edip puanları yükselttik diğerlerini tu kaka ilan ettik.
Önemli olan isteklerimiz, hayallerimiz, yeteneklerimiz değil, puanlarımız oldu.
Kan görünce bayılanları tıp fakültelerine yönelttik, yüz binlerce gencimizi de sırf puanları yüksek diye tercih gününe kadar hiç akıllarından geçirmedikleri mesleklere yönlendirdik.
Hemen her yıl, üniversiteye girdiği ya da mezun olduğu halde, yeniden sınavlara giren yüz binlerce gençten her birinin öylesine dramatik hikâyeleri var ki, dinleseniz, ağlarsınız ve bu sistemi, aynı gün değiştirirsiniz. Ama bu kimin umurunda ki!..
Siz, siz olun tercihlerinizi yani geleceğinizi kimselere emanet etmeyin. Tercihlerinizi, bizzat kendiniz yapın.
Her tercih önemli!
Listeye aldığınız her bölümü, sanki tek tercihiniz oymuş gibi düşünün ve kazandığınızda dünyalar sizin olsun! Aklınız başka bir yerde kalmasın!
Eğer bu duyguyu yaşatmayacaksa, hiç ama hiç o programı tercih listenize almayın! Yoksa mutsuz olursunuz!..
Pandemi döneminde gördük ki ne paranın ne gücün ne de şöhretin hiç kimseye bir yararı olmadı! Gelecekte de farklı olmayacak. Bu yüzden, parayı, gücü, şöhreti hedefleyip, onun esiri olmayın!..
Tercihler, sıradan bir prosedür değil, hayatınızın bundan sonraki akışına yön verecek çok önemli bir ayrıntı ama nedense hak ettiği önemi bir türlü vermiyoruz...
Önümüzde daha zaman var. Ne olur, her tercihiniz üzerinde uzun uzadıya düşünün, sanki o bölümü kazanmış, mezun olmuş, o alanda işe girmiş, kariyer yapmış biri gibi dalın gidin, hayatınızı bir film şeridi gibi gözünüzde canlandırın ve sorgulayın!
Ve bunu, her tercih için ayrı ayrı yapın!..
Geleceğiniz, başkalarına havale edilmeyecek ve üzerinde kafa yormaya değecek kadar önemli!
Bunu siz yapmazsanız, emin olun kimse ciddiye almaz!..
Bu süreçte hep yanınızda olacağız, ihtiyaç duyduğunuz her bilgiyi sizlerle paylaşacağız. Bizi izlemeye devam edin...
Özetin özeti: Geleceğin bugünden güzel olması için doğru yol haritası şart!