Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       CUMHURBAŞKANI "Demirel", cumartesi günü 2. Bilim Şenliği'nin açılışında söylediklerinin inandırıcılığından şüphe etmiş olacak ki, "biz burada kendimizi mi kandırıyoruz"? deme gereğini hissetti.
Pek çok kişi gibi ben de oğlumla birlikte büyük bir heyecanla Bilim Şenliği'nin açılışına gittim. Uzun uzun anlatmaya gerek yok. Sonuç tam bir felaket. Ortada hazır olan bir şey yok. "Ancak üç - beş gün sonra tam anlamıyla hazır hale gelir" dediler. O halde niye açıldı? Cumhurbaşkanı, kurdele kesmekten öte detaylarla niye hiç ilgilenmedi?
Evet Sayın Demirel, hem kendinizi, hem de bizi kandırıp duruyorsunuz. Sizi televizyondan izleyenlerin detaylardan hiç haberi olmuyor. Eminim sizin de olmuyor. Sizin için önemli olan kameralar. Kurdeleyi kesip, bir de nutuk attınız mı, göreviniz tamamlandı sanıyorsunuz. Günde 8 - 10 etkinliğe katılacağınıza zamanınızı biraz da detaylara ayıracak şekilde planlasanız çok daha iyi olmaz mı?..
Cumhurbaşkanı'nın açılışlarda bir görünüp, hemen kaybolması moral açısından inanın yarardan çok zarar getiriyor. Dört gözle Cumhurbaşkanı'nı bekleyenler, koruma ve kameralar arasında, bırakın hünerlerini göstermeyi, sorunlarını anlatmayı, ezilmekten zor kurtuluyorlar.
Yakından izlediğim pek çok olayı, televizyon ya da gazetelerden takip ettiğimde ağzım açık kalıyor. Haberlerde ya olağanüstü abartı var. Ya da hiç detay yok...
Bilim Merkezi ve Bilim Şenliği, bilime gönül veren kişi ve kurumların gayretleriyle elbette gelişecek. Kendilerine bu konuda gösterdikleri duyarlılık için gönülden teşekkür ediyoruz. Kurdele kesici ve şovmenlerden uzak durduklarında sanıyorum "bilim" adına çok daha üretken ve titiz olacaklar.
Cumartesi öğleden sonrayı ise Lütfi Kırdar'daki "Eğitim 2001" etkinliklerine ayırdım. Bilgisayar ve yazılım firmalarının, eğitime yönelik ürünlerinin tanıtımını izledik. Çoğu pek yeni gelmese de, eğitime renk katacak Türkçe interaktif görsel olanaklar bir hayli zenginleşmiş.
Bilgisayar öğretmenin yerini alır mı? Okulların sonu mu gelecek? Kesinlikle hayır. Televizyon yaygınlaştığında da "yazılı basın bitecek" denmişti. Ama önemi daha da arttı. Eğitime yönelik teknolojiler geliştikçe de, okulun ve öğretmenin önemi daha da artacak.
Bilgisayar, iletişim ağları ve mültimedya ile öğrenme süreci daha zevkli ve düzeyli hale gelecek. Buna kuşku yok. Ama bu bir zaman işi. Bizim kaygımız, eğitim sektörünün acımasız bir ticari arenaya dönüştürülüp, katrilyonlarca liralık bir kazanç kapısı olarak görülmesi. Okullar borsa, çocuklar da hisse senedi değil. Anlayacağınız bakış açılarımız farklı.



Yazara E-Posta: A.Guclu@milliyet.com.tr