Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İTÜ mühendislik alanında sadece ülkemizin değil dünyanın en köklü üniversitelerinden biri.

Bu kriz ortamında bile mezunlarının yüzde 80’i, mezuniyetlerinin ilk ayında yurt içi ve yurt dışında iş bulabiliyor.

Bu yıl 250. yılını kutluyorlar.

Sanayiden inşaata, siyasetten ekonomiye, sanattan bilime modern Türkiye’nin imarında katkıları büyük.

Şimdi bu birikim ve vizyonlarını gelecek 250 yıla taşımanın heyecanı içerisindeler.

Çekirdekten yetişme İTÜ’lü Rektör Prof. Dr. İsmail Koyuncu ve arkadaşlarının kafasında çok proje var.

Haberin Devamı

Bakalım ne kadarını hayata geçirecekler, nasıl fark yaratacaklar?

Bilim adına atılacak her adım ülkemiz için büyük bir kazanç ve moral kaynağı olacaktır.

Daha nice 250 yıllara İTÜ. İyi ki varsınız İTÜ’lüler.

Sınav, sınav, sınav!

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün ülkemizi nasıl bir Sınav Cumhuriyeti haline getirdiklerini gururla anlatmış. Geçen yıl düzenledikleri sınavlara toplam 8 milyon 763 bin 64 adayın katıldığını paylaşmış.

ÖSYM olarak öylesine görkemli örgütlenme gerçekleştirmişler ki ayakta alkışlamak gerekir!

Gelin önce bu tabloya bir göz atalım:

Türkiye genelinde il ve ilçelerde 13 bin 418 başvuru merkezi, 204 sınav koordinatörlüğü ve 6 bin adayın aynı anda sınava alındığı elektronik sınav merkezleri oluşturulmuş!

ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda toplam 11 bin 355 soru kullanılmış.

Bu soruların oluşturulması ve denetim sürecinde 1783 akademisyen görev almış.

Kamu kurum ve kuruluşları için geçen yıl 37 merkezi yerleştirme işlemi yapılmış.

e-Sınavlara yaklaşık 50 bin aday girmiş.

Sadece geçen yılki sınavlarda toplam 902 bin 931 salon başkanı ve gözetmeni, 31 bin 120 bina sınav sorumlusu, 23 bin 939 bina cihaz (kamera) görevlisi, 10 bin 209 engelli salon görevlisi (okuyucu, işaretleyici) görev yapmış.

16 bin 78 şehir içi ve şehirler arası nakil aracı kullanılmış.

Toplam 17 bin 133 nakil kuryesi ve 3 bin 782 sınav evrakı koruma görevlisi, 3 bin 888 nüfus müdürlüğü görevlisi, 127 bin 359 emniyet görevlisi, 3 bin 803 cezaevi görevlisi ve 2 bin 75 cezaevi öğretmeni görev almış.

Haberin Devamı

2021 yılında gerçekleştirilen sınavlarda toplam 1 milyon 377 bin 487 kişi görev almış.

En fazla sınav görevlisinin yer aldığı sınav toplam 772 bin 661 kişinin görev yaptığı YKS olmuş.

Geçen yılki sınav uygulamalarında 30 bin 820 sınav binası, 496 bin 830 sınav salonu kullanılmış.

Toplam 8 milyon 768 bin 664 kırtasiye seti dağıtılmış, 10 milyon 266 bin 149 maske, 45 bin 508 litre dezenfektan, 10 milyon 266 bin 149 dezenfektan mendil, 2 milyon 476 bin 594 eldiven, 64 bin 903 siperlik ve 61 bin 908 tek kullanımlık önlük kullanılmış!..

Keşke bu kaynakları, emeği, heyecanı ve örgütlenmeyi öğrencilere istihdam odaklı meslek kazandırmak ve onları işe yerleştirmek için kullansaydık. En azından sadece yüzde 15-20’si değil, yüzde 85-90’ı mutlu olurdu!..

Peki, onca fedakârlığa karşın adil, geçerli, güvenilir bir ölçme ve değerlendirme sistemi gerçekleştirebildik mi?

Geriye dönüp baktığımızda evet demek o kadar zor ki.

Peki, Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Yüksek Kurulu, MEB ve YÖK, bu gidişatı izleminin ötesinde ne yapıyor?

Haberin Devamı

Mutlu eğitim

Her şey çocuklarımızın mutluluğu içinse mevcut durumu bir kez daha sorgulamakta yarar var. Çünkü onlar mutlu olmadan aileler, aileler mutlu olmadan da ülke mutlu olmaz!..

Eğitim felsefemiz yeniden belirlenmeli ve kazandıracağı hedeflerin ilk sırasına da her koşulda üretmeyi ve mutlu olmayı öğretmek gelmelidir!

Nereye giderseniz gidin, kiminle konuşursanız konuşun, paranız, gücünüz, ortamınız, konumuz, eğitiminiz ne olursa olsun, hemen herkes mutsuz.

Ve böylesi bir mutsuzluğu, daha öğrenciyken, çocuklarımızın yaşam biçimi haline getiriyor ve ömür boyu onunla yaşamalarına ortam hazırlıyoruz.

İşte bu yüzden, bazı ülkelerin yaptığı gibi biz de içeriği farklı olsa da yeni bir “mutlu eğitim” projesi hazırlayalım.

Çocuklarımız, mutlu bir öğrencilik dönemi geçirirlerse eminiz ki yaşamları da hep mutluluk içerisinde geçer. En azından, şu anda olduğu gibi mutsuz olmak için değil, mutlu olmak için bahane ararlar.

Bardağın dolu tarafını görelim derken, elbette, hepimizi mutsuz edecek binlerce dış etkenin farkındayız ama şunu da çok iyi biliyoruz ki sınav odaklı bir yaşam tarzı mutsuzluğumuzu daha da artırmanın ötesine geçemiyor!

Özetin özeti: Eğitimin evrensel değerlerinden biri, her çocuğun başarılı olabileceği bir alanın olduğuna inanmaktır. Hedefimiz bu olursa gerisi gelecektir.