Güya milletvekili seçilme yaşı 18’e indi!
Milletvekili listeleri açıklandığında, acaba kaç gence yer verilecek diye ilk ona baktım.
Sonuç, tam bir hayal kırıklığı!
Binlerce aday içerisinde 18’lik sadece tek kişi var!
O da çok alt sıralarda ve seçilme şansı biraz zor gibi!
Bu vesileyle bir kez daha gördük ki önemli olan sözler değil, icraat!
Kadın adaylar için de durum farklı değil!
Görünen o ki yine erkek egemen bir Meclis olacak!
Bravo hepimize!..
Peki, bu olup bitenleri hiç sorup sorgulamayacak mıyız?
Mademki 18 yaş milletvekili seçilmek için yeterli bir yaş değildi, niye böyle bir yasa çıkartıldı?
Yok, eğer yeterliyse, neden listelerde gençlere yer verilmedi?
Baba kontenjanı!
Listeye giren gençlerin öncelikle “baba kontenjanı”ndan kendilerine yer bulmaları da enteresan!
Listelere baktıkça, akla onlarca soru geliyor.
Peki, bu soruların muhatabı kim?
Ara ki bulasınız!
Seçmenler olarak neden hiç ciddiye alınmıyoruz?
Hangi seçim bölgesinde, kimin milletvekili seçileceği, niye bize de sorulmuyor ya da en azından bir ön seçim neden yapılmıyor?
Sizi bilmem ama ben, bizim seçim bölgesindeki adaylardan hiçbirini tanımıyorum.
Üstelik gazeteciyim, üstelik, olup bitenleri yakından izliyorum, üstelik siyaseti yakından takip eden biriyim.
Yine sizi bilmem ama bizim adayların, bizim bölge için, bugüne kadar bir şeyler yaptıklarını, ne duydum ne de şahit oldum...
Demokrasi dedikleri gerçekten de bu mu?
Hiç tanımadığımız adaylar bizi nasıl temsil edecek?
Bizim için bugüne kadar tek çivi çakmayan adayları biz niye seçeceğiz?
Kimin milletvekili?
24 Haziran’da seçilerek parlamentoya giren milletvekilleri kimin milletvekilleri olacak?
Halkın mı yoksa liderlerin mi?
Çiçeği burnunda milletvekili adaylarımız bu listelere girmek için bugüne kadar ülkemiz ve demokrasi adına ne yaptılar?
Hangi kariyer basamaklarından geçtiler?
Daha da önemlisi, kentimizi, bölgemizi temsil ettiklerine göre, bizim için ne yaptılar, bundan sonra ne yapacaklar?
Siyaset bir hizmet alanı olduğuna göre, bunu sormak bizim en temel hakkımız!..
Adayları tanıyan yok!
Acaba ben mi apolitiğim, adayları niye hiç tanımıyorum diye çevremdekilere sordum, yetinmeyip, sosyal medya üzerinden edutr.com’da bir anket yaptık ve işte karşımıza çıkan tablo:
Seçim bölgenizdeki milletvekili adaylarını tanıyor musunuz, bugüne kadar, bölgeniz için çalışmalarda bulundular mı?
- İsimlerini ilk kez duydum yüzde 42
- Çoğunu tanıyorum yüzde 16
- Bizi ciddiye alan yok yüzde 40
- Bize sahip çıkacaklardır yüzde 2
Demokrasi bu mu?
Lider odaklı bir siyaset anlayışımız var.
Dünden bugüne, bu durumu hep eleştirdik! Eleştirmeye de devam ediyoruz! Ama nedense, iktidarıyla, muhalefetiyle, hiç kimse bu sistemi değiştirmeye yanaşmıyor!
Neden? Çünkü vatandaşın dışında herkesin işine geliyor.
Ön seçim olmalı ki milletvekilleri güçlerini liderden değil, sandıktan alsın.
Baskın seçim olduğu için ön seçime zaman yoktu diyorlar!
Sanki normal seçim dönemlerinde durum farklıydı!
Madem ön seçimin önemine inanıyoruz, mademki demokrasinin olmazsa olmazı, o zaman erken seçim takvimi ona göre düzenlenmeli ve baskın seçim iki ay değil de dört ay sonra yapılmalı!
Demokraside çareler tükenmez derler ama bizim ülkemizde bırakın çare üretmeyi, olanları da görmezden geliyoruz...
Özetin özeti: Hiç olmazsa bir şeyi doğru yapalım ama nerdeee...
