Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Hafta sonu LES (Lisansüstü Eğitim Sınavı) vardı. Mastır ve doktora yapacakların mutlaka bu sınava girmeleri gerekiyor. N. Erben de bu sınava girecek adaylardan biriydi. Yıllardır bu sınavın heyacanını yaşıyordu. Pazar sabahı bütün belgelerini hazırladı evden çıktı. Sınav salonuna gitti. Sırasına oturdu. Kaleme, silgiye varıncaya kadar her şeyini masaya koydu. Ama bir türlü, evden çıkarken çantasına yerleştirdiği Sınav Giriş Belgesi'ni bulamadı. Sınav başlamak üzereydi. Durumu salon görevlilerine iletti. Uzun süren konuşmalardan sonra sınava girmesi kabul edildi. Çünkü oturduğu sırada, sınav cevap kartında ismi yazıyordu. Diğer kimlik kartlarıyla da o kişinin kendisi olduğunu ispatlamıştı. Gönül rahatlığıyla sınava başladı. Aradan yarım saat geçmemişti ki, gözetmenler geldi ve ÖSYM'den aldıkları talimat doğrultusunda sınavı terk etmesini istediler. Morali altüst oldu. Ne olup bittiğini anlamadan da kendini kapının önünde buldu. Benzer olaylar ÖSYM'nin yaptığı diğer sınavlarda da yaşanıyor. Muhtemelen 6 Haziran'da yapılacak ÖSS'de de gerçekleşecek.
Sınavın güvenirliği elbette önemli. Ama yılda bir yapılan sınavlarda böylesine olağanüstü nedenlerle, öğrenciyi kapı önüne koymanın mantığını anlamak mümkün değil. Gençleri harcamak için gösterdiğimiz çabanın yarısını, onları kazanmak için göstersek, eminim bugün yaşadığımız sorunların pek çoğunu yaşamayız...
İşte gençleri hayata küstüren başka bir olay daha: Gaye Korkmaz İTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Matematik / Matematik Mühendisliği Bölümü mezunu. Öğretmen olmak istiyor ama olamıyor. Ortaya konulan gerekçe ise insanı çileden çıkartmaya yeter de artar. Bakanlık kararına göre, ancak sınıf öğretmeni olabilir. Sınıf öğretmeni olabilmesi için ise sınıf öğretmenliği setrifikası gerekiyor. Ama bir türlü sertifika programına başlayamıyor. Talim Terbiye Kurulu'nun kararına göre, fen edebiyat fakültelerinin matematik bölümünü bitirenlerin başvuruları kabul ediliyor. Ancak Gaye Korkmaz'ın diplomasında Matematik Bölümü / Matematik Mühendisliği bölümünü bitirmiştir diye yazılı olduğu için, yani fazladan matamatik mühendisliği yeterliliğine de sahip olduğundan öğretmen olmasına izin verilmiyor...
Hemen her gün, yukarıdakilere benzer o kadar çok öykü dinliyoruz ki... Böyle bir ortamda gençlere, neden yüzlerinin gülmediğini, neden gelecek beklentilerinin olmadığını sormaya cesaret edemiyoruz.
Özetin özeti: Üniversiteye giremeyen de, giren de, mezun olan da maalesef mutsuz...




Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr