Bazı gazeteler, "Okullar erken kapansın" diye kampanya başlattı. Günlerdir Milli Eğitim Bakanlığı'na söylemedik laf bırakmadılar. Bu arada rehberlik uzmanları, veliler, psikologlar, öğretmenler ve bilumum uzmanlar da okullar niye erken tatil edilmiyor diye veryansın ediyorlarmış. Yapılan haberlerde, bu uzmanların adı sanı yok. Eğer gerçekten varlarsa, ortaya çıksalar da biz de bu derin görüşlerinden biraz yararlansak...
Bugüne kadar eğitim sorunlarıyla pek ilgilenmeyen ama "erken tatil" söz konusu olunca, kampanyalar düzenleyen bu tatilsever meslektaşlarımıza göre, okullar 25 Haziran yerine, 1 Haziran'da kapansa, eğitimin bütün sorunları bitecek. Osmanlı Maarif Nazırı gibi, onlara göre de şu okullar olmasa, çocuklarımız yıl boyunca oh ne güzel tatil yapacaklar. Kardı, yağmurdu, sıcaktı, soğuktu, sınavdı, ödevdi, hiçbir sıkıntı çekmeyecekler, dört duvar arasında sıkışıp kalmayacaklar...
Okulları erken tatile sokmayan bakanlık, tatili geciktirinceye kadar, gidip balık istifi sınıflar, kapalı köy okulları, boş geçen dersler, çağdışı ders kitapları, çocukların ruh sağlığını bozan müfredat programlarıyla uğraşmalıymış. Ha bu arada eğitimde demokratikleşme adına da hiçbir adım atılmıyormuş. Eğer biraz demokratlık olsa, şu adını sanını bir türlü öğrenemediğimiz hayali psikologların, rehberlerin, eğitim uzmanlarının görüşleri dikkate alınırmış...
Politikacılar gibi anlaşılan gazeteciler de, tribüne oynamaya başladılar. Bir yandan eğitimde kalite erezyonu yaşanıyor, çocuklarımız iyi yetişmiyor diye veryansın ederken, öte yandan dünyanın en az eğitim süresine sahip olan ülkemizde birilerine şirin gözükmek için tatil şakşakçılığı yapıyorlar.
Gelişmiş ülkelerde yıllık öğrenim süresi 190 ile 240 iş günü arasında değişiyor. Üstelik tam gün. Türkiye'de ise, kağıt üzerinde 180, uygulamada ise, 165 - 170 gün. Üstelik, okulların üçte ikisinde yarım gün eğitim yapılıyor. Dünyanın en uzun yaz tatillerinden biri de bizde. Üç aylık yaz tatili, çocuklara bildiklerini unutturduğu gibi, okuldan da soğutuyor.
Yaz sıcaklarına gelince, eğer çocuklarımız tatil yapsınlar diye düşünüyorsak, yüzde kaçı bu olanaktan yararlanıyor?
Sıcakta, ders yapılamıyormuş! Tatil gelince, okullar sıcak, evler, sokaklar serin mi olacak? Kaçta kaçı denize, havuza gidip serinleyecek? Kaçta kaçı sokaklarda perişan olacak?..
Florida'da sokaklar sauna sıcaklığındayken bile ders yapılıyor. Orada, okullar erken tatile girsin isteği yerine, okulları klimayla donatalım kampanyaları yapılıyor. Aradaki fark işte burada. Biz hep tatil istiyoruz, onlar her şeye rağmen, çalışıyor, eğitiyor, üretiyor...
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr
