Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ama kâğıt üzerinde vakıf üniversitesi olarak görülen yükseköğretim kurumlarımızdan pek çoğunun fiiliyatta özel üniversite olduğunu çok iyi biliyoruz. Hemen her şey rektörlerin ve akademik kurulların değil, vakıf başkanlarının, yani patronların iki dudağı arasında. Her ne kadar Anayasa, kâr amacı güdemezler diyorsa da bal gibi bunu yapanlar var. Üniversiteye yapılan uzun vadeli yatırımları, öğrencinin sırtına yükleyip, sonra da bunun kontrolünü kendi ellerinde bulunduranların sayısı o kadar çok ki!..Üniversite seçiminde bu bilgilerin adaylarla ne ilgisi var diyenleriniz çıkabilir. Hemen buna da açıklık getirmek istiyorum. Eğer gerçek vakıf üniversitelerine yolunuz düşmezse, yolunmuş kaza dönebilirsiniz. Yatırım miktarı arttıkça, ücretler de artabilir. Tıpkı yatırımlar gibi, devlet üniversitelerinden ya da YÖK'ten yüksek ücretlerle transfer edilen hocaların maaşları da yine sizin kesenizden çıkabilir. Yasal olarak bakıldığında, iki grup üniversite bulunuyor: Devlet üniversiteleri ve vakıf üniversiteleri. Anayasa'ya göre, özel üniversite kurulamadığı için, bu konudaki özel girişimciler mecburen vakıflaşma yoluna gittiler. Devlet üniversitelerinde sıradan bir bölümde okumaktansa ya da açıkta kalmaktansa paraya kıyıp vakıf üniversitelerine yönelmek en doğru kararlardan biri olacaktır. Vakıf üniversiteleri içerisinde eğitim ve öğrenci kalitesi tartışmalı olanlar olabilir ama çok iyi konumda olanlar da hiç de az değil. Ekonomik koşulları iyi olanların bu seçeneği özellikle göz önünde bulundurmalarında yarar var. Yurtdışı ve il dışı üniversitelerden çok daha ekonomik olanlar bulunabilir. Diplomaysa hepsi de YÖK tarafından kabul ediliyor. Herhangi bir denklik sorunu yok. İş bulma konusuna gelince; bugünkü koşullarda, eğer torpiliniz yoksa ya da çok farklı donanımlara sahip değilseniz, Boğaziçi ya da İTÜ'den de mezun olsanız bile, değişen bir şey olmuyor...Vakıf üniversitelerine girmek her ne kadar kolay gibi gözükse de eğitimin ve sınıf geçmenin bazılarında hiç de kolay olmadığını, özellikle hatırlatmak isteriz. Örneğin Bilkent'te çok yoğun bir ders yükünün olduğu kafanızın bir yerlerinde bulunsun. Açıkta kalmaktansa... Vakıf üniversitelerinin hemen hemen hepsi, öğrenci kalitesini yükseltmek için yoğun bir burs programı uyguluyor. Bu yüzden en düşük puanla öğrenci alan üniversitelerde, aynı zamanda en yüksek puanlı öğrencilere de rastlamak mümkün. Öğrenciler arasındaki farklılık sadece puanlarda değil. Ekonomik koşullarda da kendini hissettiriyor. Burslu öğrencilerin çoğunluğu kısıtlı ekonomik güce sahipken, paralı öğrenciler sınırsız harcamalar sergileyebiliyorlar. Bu da gruplaşmalara neden olabiliyor.Tıpkı devlet üniversiteleri gibi, tercih listenize almayı düşündüğünüz vakıf üniversitelerini de mercek altına yatırmalısınız. Söylenenlere ve reklamlara değil, gördüklerinize inanmalısınız. Bu yüzden, ya gidip görün ya da öğrenim görenlerle görüşün.Son bir hatırlatma: İyi öğrencileri kapıncaya kadar her türlü vaatler veriliyor. Ama sonrasında sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. Örneğin burslar kesilebiliyor. Örneğin yemek ya da yurt parası istenebiliyor. Bu da ağır külfetler getirebiliyor. İleride sıkıntı yaşamamak için tercihlerden önce yazılı güvenceler almalısınız. Burslu öğrenciler Abbas Güçlü'ye sorularınızı haftaiçi 11.30 - 13.30 saatleri arasında (0212) 505 63 21 nolu telefondan canlı olarak sorabilirsiniz. ALO DESTEK HATTI Rektörler ne diyor? (Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Engin Ataç) Anadolu Üniversitesi, bir öğrenci kenti olan Eskişehir'in güvenli ve çağdaş ortamında uluslararası standartlarda, evrensel üniversite eğitimi vermektedir. Anadolu Üniversitesi'nin her türlü altyapısı tamamlanmış, zengin sosyal ve kültürel etkinliklerin yer aldığı kampuslarında öğrenci öncelikli bir eğitim ortamı yaratılmıştır. Üniversitemizde, ulusal ve uluslararası alanda kendilerini kanıtlamış 1600'ü aşkın öğretim elemanı bilgi ve birikimlerini öğrencileriyle paylaşmaktan mutluluk duymaktadır. Üniversitemizin bilimsel araştırma alanındaki başarı düzeyi ise her yıl daha da yükselmektedir. Gururla belirtmek isterim ki, bu yıl fen alanında verilen üç TÜBİTAK Bilim Ödülü'nden ikisini iki öğretim üyemiz kazanmıştır. Üniversitemizin tüm birimlerinde laboratuvar, atölye ve stüdyolar en gelişmiş teknolojiyle donatılmış, uygulama için gerekli olan her türlü araç ve malzemeler sağlanmıştır. Kütüphanemiz ise en gelişmiş üniversite kütüphaneleri arasında ön sıralarda yer almaktadır. Üniversitemizde, son derece gelişmiş uluslararası ilişkileri sonucunda başta ABD olmak üzere Avrupa üniversiteleriyle ortak, lisans ve yüksek lisans programları ile öğretim elemanı ve öğrenci değişim programları uygulanmaktadır. Birimlerimizin tamamına yakınında ise İngilizce hazırlık eğitimi verilmektedir. Kısaca, öğrenciler çağdaş ve uygulama ağırlıklı bir eğitim sistemi, gelişmiş öğretim kadrosu, laboratuvar, stüdyo ve teknolojik olanaklar, sosyal, kültür ve sanatsal zenginlik, en gelişmiş spor tesisleri ve güvenli bir eğitim ortamı olduğu için Anadolu Üniversitesi'ni rahatlıkla seçebilirler.Geleceğin yıldızı parlayan sektörleri ve meslekleri sizce neler olabilir?Günümüzde bilgi teknolojileri, her türlü özgün tasarım, iletişim, sivil havacılık, nano teknolojiler ve geçmişte olduğu gibi gelecekte de insan bilimlerine dayalı meslekler önemli olmaya devam edecektir. Burada her meslek ve sahibi için yaratıcı, yenilikçi ve özgün olmak, evrensel ve disiplinler arası bir bakış açısına sahip olmak ve takım çalışmalarına katılmak son derece önemli olmaktadır. AÜ olarak bizler öğrencilerimize bu özellikleri kazandırmak için çalışıyoruz. Üniversite olarak, öğrencilere neler sunuyorsunuz?Öğrencilerimize, kendilerini daha yaratıcı, daha bilgili, her yönden en iyi şekilde geliştirmeleri için gerekli olan her şeyi sunmaya çalışıyoruz. Öğrencilerimize eğitimlerini teorik olduğu kadar uygulama çalışmalarına ağırlık verecek şekilde almalarını, bunun için en gelişmiş teknolojik olanaklardan yararlanmalarını sağlıyoruz. Üniversitemizde kaliteden hiçbir şekilde ödün vermiyoruz. Kendimizi geliştirmek, her bakımdan daha kaliteli bir yaşam düzeyine ulaşmak açısından kampuslarımızdaki yaşam kalitemiz sanat, sosyal, kültürel ve spor etkinliklerimizle ve çok seçenekli yeme-içme olanaklarıyla her geçen gün daha da zenginleşmektedir. Öğrencilerimiz öğrenci kulüplerimizde çalışarak, kendilerini yaşama hazırlama deneyimi de kazanmaktadırlar. Bir öğrenci kenti olan kültür, sanat olanakları açısından büyük kentlerle yarışan Eskişehir'de öğrencilerimizin yurt ve ev bulma sorunu birçok üniversite kentlerine oranla daha az düzeydedir. Kısacası Anadolu Üniversitesi olarak bizler öğrencilerimize kendine güvenen, bilgili, yaratıcı, gelişime ve yeniliğe açık, ulusal değerlere saygılı fakat evrensel bir bakış açısına sahip kişiler olarak yetişmeleri için gerekli olanın en iyisini sağlamaya çalışıyoruz. Öğrenciler, neden Anadolu Üniversitesi'ni seçsin? ÖSYM Başkanı sorularınızı cevaplıyor Evet, tercih edebilirler. Bu konuda, kılavuzdaki bilgileri esas almaları gerekir. İngilizceden sınava giren adaylar, başka dillere yönelik fakülteleri de tercih edebilirler mi? Daha zor değil ama daha kapsamlı bir sınav olacak. Öğrencilerin daha kalıcı bilgilerle donanmış olmaları gerekiyor. Gelecek yıl sınav sistemi değişiyor. Bu ne anlama geliyor? Daha zor bir sınavla mı karşılaşacağız? 25 Ağustos gibi belli olacak. ÖSS'yi kazananlar ne zaman açıklanacak? Benim önceliğim, istek sırasındadır. En çok istedikleri 8-10 programı yazdıktan sonra, en alta düşük puanlı birkaç bölüm daha yazılabilir. Şuna özellikle dikkat etsinler: Kazandıklarında gidip öğrenim görmeyecekleri fakülteleri, kesinlikle tercihleri arasına almasınlar. Gelecek yılı da riske atmış olurlar. Tercih sıralaması yaparken neyi dikkate almamız gerekiyor? Puanı olmayan programlar, istek sırasına göre, en uygun sıraya konulabilir. Yeni açılan fakülteleri, hangi sıraya koyabiliriz? Kesinlikle hayır. Bir iki tercih yapan adaylarımız da var. 24 tercih hakkımızın hepsini de kullanmak zorunda mıyız? 370-380 gibi yüksek puanlarda, bir iki puan, 320-330 gibi orta puanlarda 6 puan, 200'lerde ise yine bir iki puanlık bir yükselme söz konusu olabilir. Daha önce puanlarda bir yükselme olacağını söylemiştiniz. Hangi puanlarda, ne kadarlık bir yükselme olabilir? Adayların, tercih yaparken, ayaklarını yerden kesmemeleri gerekiyor. 5-10 puan daha yüksek programlar, rahatlıkla tercihler arasına alınabilir. Tercih yaparken kaç puana kadar üst tercihlerde bulunabiliriz? Hiçbir yeri kazanamayan öğrenciler başvurabilecek. Kesin kayıtlardan hemen sonra, eylül ayı içerisinde başvurular alınacak. Ek yerleştirmeden kimler yararlanacak ve ne zaman gerçekleşecek? Lise 1'inci sınıfta, tüm öğrencilere okutulan dersler kapsamında soru sorulacak. Hemen unutulup giden bilgiler değil, kalıcı bilgilere yönelik olacak. Dershaneye gitmeden de başarılabilecek sorular sorulacak. aguclu@milliyet.com.tr Gelecek yıl yabancı dilden sınava girenlere matematik ve fen sorularının da sorulması haksızlık değil mi? Dershaneye bağımlılık yaratmaz mı?