26.11.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
Dünya futbolunun efsane ismi Diego Armando Maradona, 60 yaşında hayatını kaybetti. Bir çoklarına göre gelmiş geçmiş en iyi futbolcu olan Arjantinli isim, ülkesinin Tigre kentindeki evinde kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Müthiş top tekniği ve sol ayağını kullanmadaki becerisi nedeniyle ‘altın ayak’ lakabıyla da anılan futbol tarihinin unutulmaz figürü, sahada olduğu kadar saha dışında da adından sıkça söz ettiren bir çok olayla dünya gündemini meşgul etmiş, son dönemde ise sağlık sorunlarıyla haberlere konu olmuştu.
Uyuşturucu kullanımı nedeniyle yaşadığı sağlık sıkıntılarının ardından bir dönem Küba’da tedavi de gören Maradona, geçtiğimiz haftalarda ise baş ağrısı şikayeti nedeniyle kaldırıldığı hastanede, beyin ameliyatı olmuştu. Oyuncunun beyin kanaması geçirdiği belirtilirken; yapılan operasyonla hasarlı bölge temizlenmiş, beynindeki pıhtı alınmıştı.
Doktorlarının, ameliyata çok iyi karşılık verdiğini belirttikleri eski futbolcuyu, klinik dışarısında tezahüratlar yaparak bekleyen taraftarlar da yalnız bırakmamıştı. Ameliyat edildiği hastanenin önündeki bu görüntüler, uyuşturucu kullanımından karıştığı kavgalara, isminin anıldığı bir çok sansasyona rağmen taraftarların kendisi için sevgisinin hiç azalmadığını gösteren olaylardan yalnızca bir tanesiydi.
Armando Maradona profesyonel futbolculuğuna 1976 yılında Argentinos Juniors takımında başladı, buradan Boca Juniors’a transfer oldu. Transferde iki kez en yüksek ücret rekoru kıran tek futbolcu olarak Barcelona’ya 5 milyon ve oradan Napoli’ye 6.9 milyon sterline transfer oldu. Sevilla ve Newell’s Old Boys takımlarında da forma giydi. Napoli’deki iki İtalya ligi şampiyonluğu yaşadığı dönemi, kulüp kariyerinin en parlak dönemi oldu.
Dört FIFA Dünya Kupası turnuvasında oynayan Maradona, Arjantin’in kaptanlığını yaptığı 1986 Dünya Kupası’nda kupayı kaldırarak ise kariyerinin zirvesine çıktı.
Hayatı film oldu
Diego Maradona’nın hayatı bir çok kez beyaz perdeye de aktarıldı. Unutulmaz ismin son filmi futbolun efsane oyuncusunun hayatını belgesel dille sinemaya getirdi. Geçtiğimiz yıl yayınlanan film, futbol ve hayat ilişkisinden bir efsanenin doğuşunu sonrasında da çöküşünü anlatıyordu. Asif Kapadia’nın yönetmenliğindeki bu film, Maradona’nın efsane olduğu 1986-1991 yıllarını ana tema olarak aktarmıştı. Cannes Film Festivali’nde ilk gösterimi yapılan film İstanbul’da da izleyiciyle buluşmuştu. Emir Kusturica’nın daha önce çektiği Maradona belgeseli ise, Maradona’nın futbolculuğundan çok kırılganlığına, politik görüşlerine, asi ruhuna değinmişti.
Küba dönemi, Che hayranlığı
Arjantinli efsanevi futbolcu Diego Armando Maradona 2004’te uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak için tedavi görmek üzere, aynı zamanda bir dönem yaşadığı Küba’nın başkenti Havana’ya gitti.
Yakın arkadaşı ve Küba lideri Fidel Castro’nun yardımcısı Jose Miyar Barruecos ile Sağlık Bakanı Armando Balaguer tarafından karşılanan oyuncu, ülkede uzun bir rehabilitasyon sürecine girdi. Küba devriminin efsane ismi olan Ernesto Che Guevara’nın da hayranı olan ve bir kolunda Che dövmesi bulunan Maradona, o dönem Che figürünün bulunduğu dövmeyi göstererek kendisinin de devrimci olduğunu söyledi.
Teknik adamlıkta umduğunu bulamadı
Diego Armando Maradona’nın teknik adamlık kariyeri, futbolculuğu kadar parlak geçmedi. 2008-10 döneminde başında bulunduğu Arjantin Milli Takımı, bu anlamda en üst noktası oldu. Ülkesinde Mandiyu, Racing, Gimnasia de la Plata gibi kulüpleri çalıştırdı. Birleşik Arap Emirlikleri’nden Al Wasl ve Fujairah, Meksika’dan Dorados gibi ekiplerin başına da geçse de, umduğunu bulamadı.
Napoli’de zirvede
Diego Armando Maradona, 1984-1991 sezonlarında formasını giydiği Napoli’de profesyonel kariyerinin zirvesine ulaştı. İki lig şampiyonluğu, İtalya Kupası ve UEFA Kupası şampiyonluklarıyla kulüp tarihinin en başarılı dönemi yaşandı, 10 numaralı forma emekli edildi. Napoli kulübü San Paolo Stadı’nın ışıklarını, dün gece boyunca yas için açık tuttu. Stadın ismine Diego Armando Maradona eklemek için harekete geçildi.
‘Diego ölümsüzdür’
Kariyeri boyunca hep Maradona ile kıyaslanan Lionel Messi, efsane ismin ölümü üzerine şu mesajı yayınladı: “Arjantinliler ve futbol için çok üzücü bir gün. Aramızdan ayrılmadı çünkü Diego ölümsüzdür. Onunla birlikte yaşadığım güzel anları unutmayacağım.”
Gece anması
Napoli’de stat çevresi ve kentin sokaklarında toplanan kalabalıklar sabaha kadar uyumadı, taraftarlar meşaleler yaktı. Napoli kulübü resmi hesaplarını yas için siyaha çevirdi.
Unutulmaz gol
1986 Dünya Kupası’nda, kaptanlığını yaptığı Arjantin Batı Almanya’yı finalde 3-2 yenip kupaya uzanırken Maradona Altın Top ödülünü aldı. Ancak bu büyük başarılara karşın bu turnuvanın en çok öne çıkan yanı başka bir olay oldu. Çeyrek finalde İngiltere’ye iki gol atarak 2-1’lik galibiyeti sağlayan Maradona’nın iki golü de tarihe geçti.
Yıldız isim hakemin gözünden kaçırmayı başardığı pozisyonda ilk golü eliyle atarken, bu hareket futbol literatürüne “Tanrı’nın eli” olarak geçti. İkinci golü ise topu 60 metre sürerek, beş oyuncuyu çalımlayarak filelere bıraktı. Bu gol 2002 yılında FIFA tarafından “Yüzyılın Golü” seçildi.
‘Her kalpte edebiyete kadar’
Arjantin Milli Takımı resmi hesaplarından ülkenin futbol efsanesine veda mesajı paylaşıldı. Maradona’ya “Hoşça kal Diego. Futbol dünyasında atan her kalpte, sonsuza kadar kalacaksın” diyerek elveda denildi.
SANSASYONEL OLAYLARI
- İtalya’da 1991 yılında kokain testi pozitif çıktıktan sonra 15 ay futboldan uzaklaştırıldı.
- ABD’de efedrin testinin pozitif çıkması sonucu 1994 FIFA Dünya Kupası’nı evinde izlemek zorunda kaldı.
- 2015’te tatilini geçirmek üzere gittiği Hırvatistan’da etraftakilerin görüntülerini çektiği bir kavgaya karıştı.
- 2019 Mayıs’ında eski sevgilisi Rocio Oliva’nın şikayeti üzerine Meksika’dan Arjantin’e giderken havalimanında gözaltına alındı.
Diego Maradona'nın Napoli'de Attığı En İyi Goller