Kasketi masaya koyma vakti!
Ligin 26. haftası oynanıyor. Gerek zirvede gerek alt sıralarda kıyasıya bir mücadele var. Kümede kalması mucizelere bağlı ekipler bile oyununu geliştirmeye, kısıtlı imkanlarla her rakibe kafa tutmaya çalışıyor. Örnek mi? Hatayspor.
Ya Trabzonspor? 19 takım içinde arayışını sürdüren tek takım. Neredeyse her maça farklı kadrolarla çıkıyor. Sezon başı transferlerinde istikrar yok. Devre arasında katılanlar “nereye geldik” diye soruyor. Sakatlıklar düşündürücü boyutta. Örneğin, tribünlerin gazını almak için yıllık 1.5 milyon euro ödenen Nwakaeme’yi bu takıma dahil eden ve onay verenlerin hiç mi vicdanı sızlamıyor?
Bu kadar olumsuzluktan doğru ve taraftarı memnun edici sonuç çıkar mı? Çıkmaz elbette.
Şenol Güneş hocam gönül koymasın, Trabzonspor gibi her daim iddialı olması gereken takımın yaşadığı sıkıntılardan teknik direktöre de pay düşecektir.
Belki de “kasketini” önüne koyup düşünmesinin vakti gelmiştir artık.
***
Hatayspor geçen sezondan bu yana saygı duyduğum takımlardan biri. Deprem faciasından sonra pes etmediler, tüm olumsuz koşullara rağmen haddini bilen ve mütevazı anlayışlarını terk etmediler. Onların bu direnişi herkese örnek olmalı.
Ancak altını çizmek gerek; 22. dakikada attıkları golü bir mahalle takımı yemezdi. Altı pas içine rezervasyon yaptıran Görkem’i seyreden Trabzonspor savunmacıları ve ona eşlik eden vurdumduymaz Mendy affedilmeyecek hatanın ortakları oldular.
VAR’dan dönen penaltı pozisyonunu sonrası eşitlik sayısına kadar atağı yoktu bordo- mavililerin. 42. dakikada Sıkan’ın takipçiliği, saniyeler içinde iki müthiş refleks gösteren Zubkov’un çabukluğu, Şenol hocaya mesajdı adeta. “Doğru adresimiz budur” dediler.
Trabzonspor’un ikinci yarıdaki değişiklikleri ve gol girişimleri sonuca etki etmedi. Hatayspor’un galibiyet sayısındaki Massanga’yı gördünüz mü? Ya maaşını biliyor musunuz; 375 bin euro.
Trabzonspor’da iki-üç oyuncu hariç kimse bu takıma ait hissetmiyor kendini. Oynasa da oynamasa da o parayı almanın garantisi verilmiş ya!
Gerçek şu; sezon bitmek üzere ve Trabzonspor ligin en sıradan ekibi. Şenol Güneş’in kariyerine, başarılarına, Trabzonspor sevdasına evet de; sevgili hocam, göreve geldiğiniz günden bu yana, yani 24 haftadır neyi yapamadığınızı, eksiklerinizi, yetemediğiniz konuları sorgulamanız gerekmiyor mu artık?
Bence yolun sonu aydınlık değil. Tribünlerden yükselen “istifa” seslerinin muhatabı tek kişi değil. Evet, bunca emeğe ve paraya yazık, lakin hesabını kimler verecek?
Şunu da söylemem gerek; kriz dönemlerinde çekip gitmek, hele hesap vermeden vedalaşmak acı verici sonuçlar doğurabilir. Yapanlar, tarih sayfalarında kaybolup gitti.
Son olarak; hakem Alper Akarsu Trabzonspor kulübünün son dönemlerdeki TFF yönetimine yönelik şiddetli isyanından etkilenmiş göründü. VAR’dan dönen iki penaltı kararında Riva ona doğru yolu gösterdi. Yabancı hakem sevicilerinin Türk hakemliğini getirdiği vahim nokta işte budur.
Memnun musunuz sayın İbrahim Hacıosmanoğlu ve sayın Ferhat Gündoğdu?