13.07.2018 - 18:02 | Son Güncellenme:
UEFA'nın yaptırımlarından dolayı kadroya iki kaleci yazabileceklerini söyelyen Fatih Terim, Devler Ligi'nde ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. İşte Terim'in açıklamaları...
"KADROYA İKİ KALECİ YAZABİLİRİZ"
"Açıkçası UEFA bize çok önemli yaptırımlar koydu. Kadromuz 21 olarak mecburi bir kriter var. Bu elimizi daralttı. Bu 21'in içinde bazı kriterler var, 3 de kaleci olacak. Burada belki de oyuncudan kazanmak için iki kaleci yazabiliriz listeye, henüz düşünmedim. Böyle bir karar alabiliriz. Bununla da sınırlı değil maalesef... Bir de mali kriter var. Oyuncuyu satmadan bonservisle oyuncu alamıyoruz. Sadece kiralayarak ya da sıfır bobnsversle almak zorundayız. Hepimizi bir hayli zora sokuyor. Aylardır müthiş bir çaba içerisindeyiz ki bu normlara uyan aynı zamanda eksiğimizi kapatacak bir oyuncu grubunu en iyi şartlarda ortaya getirelim ama kolay olmuyor."
"ŞAMPİYONLAR LİGİ HAYALİM GEÇERLİ"
"Hayalim her zaman geçerli. Bu hayali gerçekleştirmek kolay mı? Hayır... Bunun dışında daha da önemli bir durum var. Ekonomik farklılıklar ve büyük yetenekli oyuncu farklılığı, bunlar önemli... Şu anda muhtemel rakipler arasında bir oyuncusunun bizim takım fiyatına olduğu gerçeğini unutmamak lazım. Bunları sıraladıktan sonra kimse benim herhangi bir şeyden vazgeçtiğimi düşünmesin, ben sadece durum tespiti yapıyorum ve ortaya net olan bilgileri ve gerçekleri koyuyorum. Ben ve takımım Şampiyonlar Ligi'nde elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız. Ama şimdi mi olur sonra mı olur zaman içerisinde hayalimizden vazgeçmemiz söz konusu değil. Bu sene gruptan çıkmak isteyen ve ileri gitmek isteyen Galatasaray olacak"
"DEVLER LİGİ'NDE HER TAKIM ZORLU"
"Kimler çıksın diye bir soru var. Dişinize göre diye... Dişimize göre diye bir şey yok. Şampiyonlar Ligi'nin seviyesi belli. Şöyle bir cümle kurabiliriz... Bizi bundan sonra turlara taşıyacak bir kura diye temennide bulunabiliriz ama dişinize göre takım aramak çok zor."
Türkiye'de beğendiğiniz yerli hocalar kimlerdir? Üç isim sayabilir misiniz?
Benimle çalışan arkadaşlar var, dokunduğum birçok teknik adam var, çalışması için teşvik ettiğim birçok arkadaşım var ve de kendileri ile rekabet ettiğim, rekabet etmekten de büyük zevk aldığım meslektaşlarım var. Bunların hepsine saygı duyuyorum. Burada bir isim vermem doğru olmaz diye düşünüyorum. Ancak isim verecek olursam, şu anda inandığım dört tane arkadaşımla çalışıyorum. Onlarla ilgili bazı düşüncelerim, ileriye dönük planlarım var. İnandığım bu dört arkadaşla zaten beraber çalışıyorum şu anda.
Türk spor medyasında en beğendiğiniz spor yazarları ya da muhabirler kimler?
Bu da teknik direktör sorusuna benziyor aşağı yukarı. Muhakkak ki okumaktan zevk aldığım birçok gazeteci arkadaşım var. Birini birinden ayırt etmek diğerlerine haksızlık olacak. Okumaktan zevk aldığım, saygı duyduğum, bilgisine inandığım birçok arkadaşım var. Olayı böyle tanımlarsam çok daha doğru olacak. Başkasına haksızlık yapmak istemem.
DÜNYA KUPASI TRANSFERİ ETKİLEDİ
"Muhakkak ki Dünya Kupası transferi etkiledi. En azından Dünya Kupası devam ederken herkes daha sakin oldu ve bekledi, bir kısmı izledi. Oradan alabileceği oyuncuları takip etti. Ya da listesinde olanları teyit etmek için büyük turnuvada izledi. Kulüpler de oyuncularının kalmasını ya da gitmesini buradaki performansa göre de belirledi. Kadroyu Dünya Kupası'ndan sonra da şekillendirecek birçok kulüp var. Yani Dünya Kupası gibi dev bir organizasyon sırasında herkesin burayı düşünüp hareket etmesi kadar doğal bir şey yok. Bizim de seyrettiğimiz oyuncular vardı ve bizim oyuncularımız da elbette izlendi. Dolayısıyla Dünya Kupası önemli bir etken. Sonrasında daha çok hızlanacaktır. Herkes kadrosunu ayarlayacak."
"SORUNLAR BİZE DENK GELDİ"
"Olaya şöyle bakmak lazım, burası Galatasaray Kulübü... Galatasaray hepimizden önce gelir, bunu kabul edelim. Madem bu profesyonel bir iş ve herkes, aldığının, kazandığının hakkını vermek zorunda. Bundan geriye dönüş yok. Şahsi kanaatim odur ki istenilmesi kadar yolların ayrılması da çok doğal bir olay. Ama şartlar ne olursa olsun ben oyuncunun oynama isteğinden yanayım. Her zaman oynama isteği ağır basmalı. Böyle bakarsak bazı arkadaşlarımızın oynamalarını öngörüyorum, böyle istiyorum. Birebir konuşmalarımda da bunu tavsiye ediyorum. Onlar da beni kırmadı, şimdiye kadar çözülmesi gerekirdi ama bize denk geldi. Biz de yardım edeceğiz onlara. Tek taraflı menfaat olmaz, iki tarafın da kazanması gerekir. "
"TOLGA İDMANA ÇIKMADI"
"Tolga'ya gelecek olursak; geçen ifade ettim ama bir kez daha söyleyeyim... En kritik son 5-6 haftada pek sakatlıktan dolayı göremedik maalesef... Aradan geçen 40-45 gün sonrasında tekrar sezona geldiğinde daha birinci günde, "Ayağım ağrıyor, çıkamayacağım antrenmana" diyorsa o zaman çözüm gerekiyor bu soruna ben öyle düşünüyorum. Doktor, yardımcı hocalarım ve Tolga konuşmuşlar, tedavisine karar vermişler ve şu anda devam ediyor. Buraya getirmenin bir manası yoktu. Daha komplike müdahale edilecek hastanede. Oradan sonra oynar mı oynamaz mı, ayağı iyileşti mi iyileşmedi mi bakacağız."