Meclis'te Fethullah Gülen tartışması

Anayasa değişikliği çerçevesinde Anayasa Mahkemesinin yeniden yapılandırılmasını öngören tasarının görüşmelerinde, “Ergenekon soruşturması” kapsamında tutuklanan gazeteci Ahmet Şık'ın yayımlanmayan “İmamın ordusu” kitabı tartışıldı.

TBMM Genel Kurulunda, “temel kanun” olarak görüşülen tasarının görüşmelerine 2. bölüm üzerinden devam edildi.

CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, verdikleri bir önerge üzerinde yaptığı konuşmada, “Fethullah Gülen'in emniyet teşkilatında örgütlendiğini” iddia etti.

“Araştırmacı bir gazetecinin emniyet teşkilatı içindeki Fethullahçı yapılanmayı deşifre ettiğini” ileri süren Gök, şöyle konuştu: “İsim isim, makam makam buluyor. Kitap yazmak istiyor, fakat tutuklanıyor. Savcı olduğu beyan edilen bir isim var Zekeriya Öz, mahkemeden karar aldırıyor, 'kitabı toplatın, yayınlanmasın.' Kitabı yayınlayanı tutuklayalım. Yetmiyor, 'nüshalarını bulun' diyor ve henüz basılmayan kitabın nüshaları ev ev aranıyor.

Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu'nda kitabın bir nüshası var diye işyeri basılıyor. Sanki bu kitap Salman Rüşdi'nin Şeytan Ayetleri kitabı. Neden, çünkü emniyetteki Fethullahçı yapının deşifresi yapılıyor. Belki bundan sonra yargıdaki Fethullahçı çetenin deşifresi olacaktı. Asker gönderdiğiniz Libya'nın basın özgürlüğü Türkiye'den daha ileride. Utanmanız, ar damarınız varsa sıkılmanız lazım.” Gök, “İmamın ordusu” kitabının nüshası kimde varsa, bu nüshayı dağıtarak herkesin okumasına imkan tanımasını istedi.

“HERŞEY DEVLETİN DENETİMİ VE GÖZETİMİ ALTINDA, AÇIK” Sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan Ak Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, hiçbir organ, makam ve mevkinin, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere emir ve talimat veremeyeceğinin bilindiğini söyledi.

“Bu kürsüler sanki mahkeme salonu, suçları soruşturmakla görevli cumhuriyet savcıları suçlu gibi, 'kişiler zorla suçlanıyor' gibi konuşuluyor” diyen Bozdağ, Meclis'te yargılama yapıldığını, bunun da bu kişilerin haklarına saygısızlık olduğunu kaydetti.

Bozdağ, “Fethullah Gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir. Seversiniz, sevmezsiniz ama değerli ve bilge bir insandır. Bu ülkede milli ve manevi değerlere bağlı nesillerin yetişmesi için hizmetini yapıyor. Herşey devletin denetimi ve gözetimi altında, açık” diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de CHP'nin darbelerin karşısında bir parti olduğunu belirterek, “Darbeye teşebbüs etmiş, düşünmüş, günlüklerine not etmiş gibi birtakım iddialarla bazı kişilerden hesap soruyorsunuz, sorun. Tabii ki buna bir şey söylemiyorum ama darbenin kendisi olan, 28 Şubatçılara neden soramıyorsunuz? Soramazsınız. Çünkü siz 28 Şubat'ı yapanların icazeti ile kurulmuşsunuz. 27 Nisan e-muhtırasını veren o zamanki Genelkurmay Başkanına hesap sormak yerine, neden ona üstün hizmet madalyası verdiniz? Siz darbe ürünü bir partisiniz, demokratik değilsiniz” dedi. Tasarının görüşmeleri 2. bölüm üzerinde sürüyor.