19.07.2014 - 00:22 | Son Güncellenme:
KONYA DHA
Seçim çalışmalarını Konya'da sürdüren Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Esnaf ve Sanatkarlar Odası konferans salonunda kanaat önderleriyle bir araya geldi.
İhsanoğlu, salona girerken bedensel engelli Murat Kayacan'ın akülü sandalyesinin kenarına oturup sohbet etti. Murat Kayacan’ın yanından ayrılan İhsanoğlu, biraz ilerledikten sonrada ayağı yüksek bir yere takılınca sendeledi. İhsanoğlu’nun yardımına MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel yetişip, kolundan tutmaya çalıştı.
Cumhurbaşkanı'nın herkesin temsilcisi ve herkese eşit olması gerektiğini belirten İhsanoğlu, Çankaya'da devletin birliğini, Cumhuriyetin ve milletin bütünlüğünü temsil etmesi gerektiğini kaydetti. Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, Anayasa kitapçığını fırlattığını hatırlatan İhsanoğlu, devletin tepesindeki insanın tepesinin atmaması gerektiğini söyledi, "Hiç kimse Çankaya'da kavga, gerginlik istemiyor. O yüzden Cumhurbaşkanı devletin başı olarak serinkanlı olacak. Öfkeli olmayacak. Herkesi kucaklayacak" dedi.
ANAYASA TEK KİŞİNİN HEVESİNE BAĞLI DEĞİŞMEMELİ
Anayasa'nın değiştirile değiştirile yamalı bohçaya döndüğünü ifade eden İhsanoğlu, şunları söyledi:
"Evet biz beğenmiyoruz bu Anayasa'yı. Değiştire değiştire yamalı bohça haline geldi. Ama mevcut Anayasa budur. Bizim düzeltmemiz sivil anayasa yapmamız lazım. Ama nasıl. Tek kişinin hevesi ne bağlı değil. Milli mutabakata göre olmalı. Halkın tamamının kucaklayacağı bir anayasa olmalıdır. Sivil anayasa olmalıdır. Bir şahsın ya da bir partinin tercihine göre değil. Herkesin ortak ve müşterek noktalarını bir araya getirilmeli."
CUMHURBAŞKANI'NIN YENİ ANAYASA GETİRME HAKKI YOKTUR
Seçilecek Cumhurbaşkanı'nın mevcut Anayasa'ya göre seçileceğini vurgulayan İhsanoğlu, üstü kapalı olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Seçilecek Cumhurbaşkanı bu Anayasa'ya göre seçilecektir. O'na göre hükmedecek ve devleti ona göre idare edecektir. Peki seçildikten sonra bunu beğenmiyorum daha güzel Anayasa getireceğim derse problem olur. Çünkü onun böyle bir hakkı yoktur. O hak siyasi partilerin, hükümetin ve o hükümet, o tasarıyı meclise götürür. Meclis bunu kabul ederse meclisten geçerse milli mutabakat hasıl olursa o zaman Cumhurbaşkanı o Anayasayı uygulamakla mükelleftir. Bunun başka şeyi yoktur. Bu kadar açık olmalıdır" diye konuştu.
SINIRIMIZ KEVGİR HALİNE GELDİ
Türkiye'nin sınırlarının kevgir haline döndüğünü belirten İhsanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim, sınırlarımız kevgir gibi oldu. Girenin çıkanın çetelesi bile tutulmuyor. Yurdumuzun güney sınırlarının ne hale geldiğini görüyoruz. Bu Türkiyemiz için büyük bir tehdit kaynağıdır. Türkiye ilk defa sınırlarına sahip olamıyor. Çeteler kol geziyor. Türkiye’nin içinde 1 milyon mülteci var. Bunlar perişan halde. Devlet bunlara gelin dedi. Ama kampları hazırlamadı. Ben bu insanları mazur görüyorum. Ben bu insanları tanıyorum. Bizim en iyi komşularımızdı. Mecbur oldular ve geldiler. Gelin diyenler, gelsin bütün Suriye gelsin diyenler var. Onlar bir şey yapmıyor, beyanat veriyor. Ama millet sıkıntı çekiyor. O insanlar büyük sıkıntı içinde. Onun için Türkiye’nin etrafı ateş çemberi ile sarılmışken, alevler sıçramaya başlamışken Türkiye’nin komşuları parçalanmaya başlamışken biz burada huzur içinde kalamayız."
KOMŞULARA BAĞIRARAK SORUN ÇÖZÜLMEZ
Türkiye'nin komşularıyla olan sorunlarının bağırarak çözülemeyeceğini belirten İhsanoğlu, "Bizim her şeyden önce etrafımızdaki bu ateşi söndürmemiz lazım. Uluslararası camia ile komşularımızla farklı bir tavır içinde. Bağırmadan çağırmadan sessizce bu işlere yönelmemiz lazım. Bu mümkün olan şeyler. Siz komşunuzla her gün bağırarak aradaki problemleri çözebilirimsiniz ? Çözemezsiniz. Maalesef bizim yaptığımız budur" dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin farklı olduğunu ifade eden İhsanoğlu, belediye ve genel seçimlerde herkesin istediği partiye oy verebileceğini ancak 10 Ağustos'ta yapılacak seçimde parti mensubu değil, devleti idare edecek kişinin seçilmesi için oy kullanılacağını söyledi.
DESTEKLEYEN PARTİ SAYISI 9'A ÇIKTI
İhsanoğlu, kendisini destekleyen parti sayının 9'a çıktığını belirterek, "Oraya, Allah göstermesin yanlış birisini gönderirsek hepimiz çekeriz. Ben hiçbir partinin mensubu değilim. Benim ailem Demokrat Parti geleneğinden geliyor. Bugün beni destekleyen parti sayısı 9’a çıkmıştır. Dün 7'idi bugün 9 oldu. Bu 9 parti, daha da artacak. Beni, ailemin Demokrat Partiyi desteklediğinden desteklemiyor. Sosyal demokratlar da, dindarlar da, milliyetçi kardeşlerimiz de bize oy veriyor. Çünkü bu mevkiye, bu vasıflara sahip insanı getirme hepimizi tatmin eder. Sağcı olalım, solcu olalım, merkezde olalım, laik olalım. Ne olursanız yani, Mevlana’nın dediği gibi, Mevlana 'Ne olursan ol, gel diyor.' Bende size ne olursanız olun, gelin bana oy verin" dedi.
BAYRAĞIMIZI İNDİREN KİŞİ ELİNİ KOLUNU SALLAYA SALLAYA GEZİYOR
İhsanoğlu, iki güne bir bayrağımızın indirildiğini ve bayrağımıza sahip çıkmamız gerektiğini belirterek, "Hala ilk bayrağı indiren kişi, elini kolunu sallaya sallaya geziyor. Devlet büyüklerimiz teşhis ettik diyor ama iyi teşhis edememişiz, röntgenini çekmek gerekir"dedi.
TÜRKOĞLU TÜRKÜM
Ekmeleddin İhsanoğlu, konuşmasını tamamladıktan sonra solandakilerin sorulanı cevapladı. Bir kişinin 'Cumhurbaşkanı olan diğer iki aday Türküm diyemiyor.' demesi üzerine İhsanoğlu, "Türkoğlu, Türküm, elhamdülillah. Benim babamda Türk, anamda Türk. Allah'a şükür bizim Türklük anlayışımız ırkçılık anlayışı değil. Anadolu da çok menşeeli insan var ve binlerce yıldır Anadolu'da birlikte yaşıyoruz. Ama başkalarının varlığını kabul ederken kendi varlığımızı niçin inkar edelim" diye konuştu.
ESMA'NIN RABİA'NIN TÜRK OLMAMASI LAZIM
Bir kadın dinleyicinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Gezi olaylarında ölen genç ve çocuklar için hiç ağlamadığını ama Mısır'daki Esma için ağladığını hatınlatması üzerine İhsanoğlu, "Demek ki, Esma'nın, Rabia'nın Türk olmaması lazım. Her halde öyle anlaşılıyor."dedi.
KADIN AÇILIMI
İhsanoğlu, Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde sivil toplum kuruluşlarının kadın kollarında çalışanlarla kadın konseyi gibi danışma kurulu oluşturup, burada olaşacak teklifleri hükümete sunacağını söyledi.