27.12.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Libya’ya asker göndermesi ile ilgili, “Biz davet edildiğimiz yere gideriz. Davet edilmediğimiz yere gitmeyiz. Şu anda da böyle bir davet olduğuna göre icabet ederiz” dedi.
AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, özetle şunları kaydetti:
İDLİB’DEN 100 BİNE YAKIN KİŞİ: İdlib tarafındaki durum endişe verici. Rejimin saldırıları ve tacizlerinden kaçan yüz bine yakın kişi sınırımıza doğru harekete geçti. İdlib’de sükûnetin sağlanması için Avrupa’nın elini taşın alına koyması gerekiyor.
LİBYA BİZE YADİGAR: Libya bize hem Osmanlı’nın hem de şerefli bir Osmanlı subayı olarak Gazi Mustafa Kemal’in yadigârıdır. Gazi Mustafa Kemal 1911’de Trablus, Bingazi ve Derne’de Libyalı kardeşlerimizi işgalci güçlere karşı teşkilatlandırmış ve birlikte savaşmıştır. Derne’deki çatışmalarda gözünden yaralanmış ve bunun izini ömür boyu şanla taşımıştır. Kardeş Libya’nın meşru hükümetine karşı darbeci bir general tarafından başlatılan saldırılara, en başından beri karşı çıktık. Trablus yönetimine her türlü desteği verdik, veriyoruz ve vereceğiz.
İCABET EDERİZ: Yaklaşık 10 yıl önce başlattığımız çalışmaları 27 Kasım mutabakatıyla neticelendirdik. Merhum Kaddafi’nin döneminde bu adımları atmıştık. Çok daha kararlı, içi dolu bir anlaşmayı imzalamak üzereydik. Şimdi meydanı boş buldular esip savuruyorlar. Ne yaparsanız yapın, biz imzaları attık, bu işi bitirdik. Şimdi bunun içini daha da dolduruyoruz. Soruyorlar: ‘Asker gönderecek misiniz?’ Biz de diyoruz ki, ‘Biz davet edildiğimiz yere gideriz’. Ama davet edilmediğimiz yere gitmeyiz. Şu anda da böyle bir davet olduğuna göre icabet ederiz. Çünkü kardeşlik bağlarımız çok farklı.
TEZKERE GELECEK: Güvenlik ve askeri işbirliği muhtırasına dayalı olarak, Meclis açılır açılmaz ilk iş, asker gönderme tezkeresini Meclisimize sunacağız. Meclisimizin de onaylamasıyla, Libya’daki meşru yönetime çok daha etkin bir şekilde destek verme imkânına kavuşacağız. Darbeci generale savaş uçağından tanka ve paralı askere kadar her türlü desteği sağlayanlar, ülkemizin bu adımına karşı çıkıyor. Rusya, 2 bin Wagner ile orada. Sudan, 5 bin. Resmi yönetim mi bunlara davet çıkarıyor? Hayır. ‘Yaptık, oldu’ diyorlar. Türkiye olarak ise bir taraftan mutabakat metnini imzalamışız, öbür taraftan askeri güvenlik ve işbirliği anlaşmasını yapıyoruz ve inşallah 8’inde 9’unda neyse Meclisimizden bunu da geçireceğiz ve böylece davete icabet edeceğiz. Bu görüşmeler onun için yapıldı.
TUNUS İLE İŞ BİRLİĞİ: Tunus’ta Cumhurbaşkanı seçilen Kays Said’le Libya meselesini enine boyuna konuştuk. Ülkedeki meşru hükümete siyasi destek vermek için iş birliği kararı aldık. Türkiye olarak, Tunus’un, Cezayir ve Katar ile birlikte Berlin Süreci’ne katılması konusunda ısrar ediyoruz.
‘Ana muhalefeti millileştiremedik’
Türkiye’nin Kıbrıs’taki petrol ve doğalgaz arama çalışmaları başladığında, CHP karşı çıktı. CHP’li bir milletvekili, ‘Bir kova bile petrol çıkmadı’ diyerek adeta kin kustu. Ana muhalefetin bu tavrı, Yunan medyasına bolca malzeme verdi. Türkiye’de hemen her şeyin yerlisini ve millisini yaptık, sadece ana muhalefet konusunda bunu başaramadık.
Fotoğraflar: YAVUZ ÖZDEN Milliyet