SiyasetErdoğan'dan Ergenekon'a temiz eller benzetmesi

Erdoğan'dan Ergenekon'a temiz eller benzetmesi

08.07.2008 - 14:38 | Son Güncellenme:

.

Erdoğandan Ergenekona temiz eller benzetmesi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ergenekon operasyonunu İtalya’da yürütülen “temiz ellerö operasyonuna benzeterek, “İtalya’da ‘temiz eller operasyonu’ yapıldığı zaman bizde bu ne zaman yapılacak diye hayran hayran bakanlar ülkemizde bu adımlar atıldığı zaman niçin rahatsız oluyorlar?" diye sordu.

Haberin Devamı

Erdoğan, Baykal’ın, "Başbakan savcıysa ben de avukatım" sözlerine yanıt verirken, "Biz mafyanın çetenin veya çetelerin avukatı değiliz" dedi.


Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında konuştu. Ergenekon operasyonunu değerlendiren Erdoğan, “Soğuk savaş yıllarından kalma yanlış alışkanlıklardan, gayri meşru arayışlardan, hukuk dışı yapılanmalardan Türkiye er ya da geç kurtulmak durumundadırö dedi. Ortada dolaşan iddialar ve olaylarla ilgili esas görevin yargıya düştüğünü söyleyen Erdoğan, “Yürütmenin görevi bu konuda anayasa ve yasalar çerçevesinde yargıya adli kolluk hizmeti vermektir. Biz bunu yaptık, bunu yapıyoruz. Bu hususta eskiden beri eksikliğinden şikayet edilen siyasi irade bizim hükümetimizde mevcutturö diye konuştu.

Haberin Devamı


Başbakan Erdoğan, bu süreçte muhalefete, medyaya ve bütün topluma sorumluluklar düştüğünü ifade ederek, şöyle dedi:


“Her şeyden önce kurumlarımızı korumak, haksız ve mesnetsiz tartışmaların konusu haline getirerek yıpratmamak çok önemli. Çünkü neticede kurumlarımız bizler için var, milletimiz için var. Bütün kurumlarıyla birlikte dayanışma içinde çalışan özellikle geleceği bu şekilde inşa etmeye gayret eden bir devlet, işleyen bir demokrasi hepimiz için olmazsa olmaz olmalıdır. Bununla birlikte ‘şu araştırılmasın, bu soruşturulmasın’ demek, bir şeylerin örtbas edilmesini istemek yerine hepimizin iyiliği için demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin geleceği için eksik araştırmayı, yanlış soruşturmayı, yanlış uygulamayı eleştiren bir muhalefet anlayışına Türkiye’nin ihtiyacı var. Hepimizin sorumlu, sağduyulu olması gereken bir süreçten geçiyoruz

"BİZ ÇETELERİN AVUKATI DEĞİLİZ"

İktidarın gereği neyse onu yapmak zorunda olduklarını söyleyen Erdoğan, muhalefetin de görevini bilmesi ve gereğini yerine getirmesini istedi. Erdoğan, millet iradesinin yol göstericiliğini herkesin içine sindirmesi gerektiğini kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir ilke olarak söylüyorum, farklı güncel gelişmelere dayalı olarak söylemiyorum. Biz mafyanın çetenin veya çetelerin avukatı değiliz. Bunu özellikle vurguluyorum. Ama yargının savcının yürütmeye verdiği görevi de yerine getirme görevimiz var ancak bu görevi de yerine getiririz. Olay budur. Türkiye’nin mutlu ve müreffeh yarınlara emin adımlarla ilerlemesi için İtalya’da temiz eller operasyonu yapıldığı zaman ‘bizde bu ne zaman yapılacak?’ diye hayran hayran bakanlar ülkemizde bu adımlar atıldığı zaman Niçin rahatsız oluyorlar? Burası önemli. ‘Acaba Başbakan’ın bildiği bir şey mi var?’ Başbakan’ın bildiği bir şeyler olması lazım zaten çünkü hesap ondan soruluyor. Nerden ne geliyor, ne gidiyor diye tabi ki bir şeyler bilmesi lazım. En az senin kadar bilmesi lazım. Aklı selimin gereği Türkiye için doğru olanı yapmaktır. Biz bunu yapıyoruz."

Haberin Devamı

HERKES AÇIK VE ŞEFFAF OLMAK ZORUNDADIR

Erdoğan, herkesin demokratik meşruiyet içinde iş görmek, hesap vermek ve verebilmek durumunda olduğunu belirterek, “Herkes, açık ve şeffaf olmak durumundadır. Milletin onayından geçmemiş bir milli menfaat tarifi yapılamaz. Bunu da böyle bilmek durumundayızö dedi.

Haberin Devamı

Erdoğan partisinin TBMM Grup toplantısında konuştu. Konuşmasına Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan, şair Erdem Beyazıt ve eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyalı’nın yaşamını yitirmesinden duyduğu üzüntüyü belirterek başladı. Beyazıt’ın, Türk şiirinin büyük ustalarından birisi olduğunu belirten Erdoğan, Beyazıt’ın “Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm/ Ölümsüzlüğü tattık, bize ne yapsın ölümö dizelerini okudu. Hasan Doğan’ı “kardeşimö olarak adlandıran Erdoğan, Doğan’ın kısa bir süre önce göreve gelmiş olmasına rağmen spor camiasına hemen kendini sevdirdiğini, saydırdığını ve ortaya koyduğu anlayışla idealizmiyle dinamizmiyle Türk futboluna yeniden umut kazandırdığını kaydetti.

“ÖLÜM EN BÜYÜK NASİHAT

Faralyalı’nın ölümünden duyduğu üzüntüyü de ifade eden Başbakan Erdoğan, “Hayatını kaybeden 3 değerli insanın kaybıyla, bizi bizle beraber tutan, güçlü kılan, yıkılmaz kılan, daima umutlu ve azimli kılan ortak duygu dünyasının bir kere daha farkına vardıkö diye konuştu. Cenaze törenlerinden Türkiye’nin ortak bir duyguda buluşmasını sağlayacak ibret dersleri çıkarmak gerektiğini de söyleyen Erdoğan, “Çünkü ölüm en büyük nasihatö dedi.

Haberin Devamı

Türkiye’nin önemli bir süreçten geçtiğini ifade eden Erdoğan, “İçinden geçtiğimiz tarih kesitinde yaşadığımız sancılar, esasen yaşadığımız toplumsal, siyasi ve ekonomik değişimin doğal bir sonucudurö dedi. Erdoğan, 150 yılı aşan modernleşme macerasının bugün geldiği noktanın, toplumda gelen süreklilik içinde değişim talebinin etkisiyle yeni bir safhaya doğru ilerlediğini belirtti. Türkiye’nin tarihi ve toplumsal şartlarının, modernleşmesinin, bürokrasi öncülüğünde yürüyen bir süreç olarak ortaya çıkmasına neden olduğuna dikkat çeken Erdoğan, artık modernleşme talebinin toplumdan geldiğini söyledi. Erdoğan, “Türkiye yukarıdan aşağıya doğru değil, aşağıdan yukarıya doğru bir değişim yaşamaktadır. Bu istikamette çok önemli bir mesafe almıştır. Toplumsal dinamikler, toplumsal talep ve ihtiyaçlar değişimin rotasını belirlemektedirö dedi.

MİLLİ MENFAAT TARİFİ

AKP’nin siyasetinin Türkiye’nin sosyolojisini kavrayan bir siyaset olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

“Bize göre siyaset, millete tepeden bakan toplum üstü bir faaliyet alanı değildir. Aksine toplum, siyasetin asli unsurudur, sahibidir. Siyaset, toplumsal meşruiyet alanının dışında bir zeminde yürüyemez. Demokrasilerde meşruiyetin kaynağı milletir. Yalnızca siyasi iktidarlar için değil, muhalefet için de bürokratlar için de böyledir. Herkes demokratik meşruiyet içinde iş görmek, hesap vermek ve verebilmek durumundadır. Açık ve şeffaf olmak durumundadır ve milletin onayından geçmemiş bir milli menfaat tarifi yapılamaz.ö

Son zamanlarda, özellikle Parlamento çatısını yok farz etme gayreti içerisinde olanlar olduğunu savunan Erdoğan, “Son zamanlarda özellikle siyasi partilerin varlığını, Anayasaya rağmen bir kenara itme gayreti içerisinde olanlar da var. Bu fevkalade yanlış bir gidiş. Çok çok yanlış bir anlayış tarzıdır. Bu bir defa, kuvvetler ayrılığı prensibine de karşı düşmektedirö diye konuştu.

“BU ÇATI ALTINDAKİLER SALLANA SALLANA GELMEDİ"

“Özellikle bu çatı, kesinlikle gücünü korumak durumundadır. Bu çatının altına gelenler, kendi gayretleriyle buraya sallana sallana gelenler değildirö diye konuşan Erdoğan, “Biz 70 milyon olarak oraya sığmayız ama 550 milletvekilini oraya vekaletle göndeririz diyen milletin sesidir burası. Bugün siyaseti, toplumsal bağlarından kopararak toplum dışı bir iktidar mekanizması haline getirmek isteyenler, nafile bir gayretin içindedirö dedi.

Konuşmasında ekonomik gelişmelere de değinen Erdoğan, ekonomik rakamların yanlış yorumlandığını söyledi.