25.08.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Meriç Tafolar
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında önceki gün toplanan Parti Meclisi’nde (PM), CHP’nin 1 Kasım’da yapılması öngörülen erken seçimler için ön seçim yapma zorunluluğunu rafa kaldıran yönetmelik değişikliğinin gerekçesinde, “Üye tercihini yaptıktan sonra yeni bir tercih yapması veya tercihini değiştirmesi için makul bir sürenin geçmesi gerekir. O makul süre asgari bir yasama yılıdır. Seçtiği milletvekilinin başarılı olup olmadığını anlaması için en az bir yasama yılı onu izleyebilmeli ki kararını yeniden sorgulayabilsin” denildiği ortaya çıktı. Alınan bilgilere göre Kılıçdaroğlu, ön seçimle gelen 86 milletvekilinin sırasını “etik” olarak korumaktan yana, ancak kontenjan yöntemiyle aday gösterilip vekil olan bazı isimlerin değişebileceği belirtiliyor.
Önceki gün PM’de yapılan oylamayla partiye ön seçim zorunluluğu getiren mevzuat, yönetmelik değişikliğiyle aşıldı. Dün YSK ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan yönetmelik değişikliği çerçevesinde, bugün YSK’dan olumlu ya da olumsuz yanıt alınması bekleniyor. Yönetmelik değişikliğinin gerekçesi de ilgili kurumlara iletildi. Gerekçede, parti içi mevzuatın olağanüstü durumlara göre değil olağan durumlara göre hazırlandığı, seçimlerin Anayasa’nın 116. maddesi uyarınca yenilenmesinin istisnai ve olağanüstü bir hal olduğu vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
Özel durumlara özel önlem
“Partimiz 7 Haziran 2015 seçimlerinde 55 seçim çevresinde adaylarını ön seçim yoluyla belirlemiştir. Bu şekilde seçilen milletvekilleri yemin etme dışında herhangi bir faaliyette bulunamadan seçimlerin yenilenmesi ile karşı karşıya kalmışlardır. TBMM komisyonları dahi oluşmamıştır. Parlamento tarihimizde ilk kez karşılaşılan böyle bir seçim için normal zamanlara özgü kuralların bire bir uygulanmasını beklemek mümkün değildir. Böyle özel durumlarda partinin özel önlemler alması da bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Tüzüğün 58/D maddesi, hayatın dinamik yapısı karşısında statik kalan norma dinamiklik kazandırmaya, kuralın hayatın akışına uygun hale getirilmesini sağlamaya dönük bir önlemdir.
Uzun, yorucu, zahmetli bir ön seçim ya da aday saptama sürecinden çıkıp, yine zahmetli bir seçim yarışı yapıldıktan sonra seçilen kişinin, daha bir yasama yılını dahi doldurmadan tekrar ön seçim yarışına sokulması kabul edilebilir bir durum değildir. Öte yandan örgütün kısa zaman aralığı içinde üst üste ön seçim yarışına sokulması seçim motivasyonunu olumsuz etkileyeceği gibi, aynı zamanda kısa süre önceki ön seçimin rövanşı gibi algılanacak tutumlar doğru karar verme sürecini de zedeleyebilir. Bir başka sorun seçim takviminde ön seçim için ayrılan zamanın çok kısa olmasıdır. Üye tercihini yaptıktan sonra yeni bir tercih yapması veya tercihini değiştirmesi için makul bir sürenin geçmesi gerekir. O makul süre asgari bir yasama yılıdır. Seçtiği milletvekilinin başarılı olup olmadığını anlaması için en az bir yasama yılı onu izleyebilmeli ki kararını yeniden sorgulayabilsin. Bu çerçevede milletvekilinin henüz görevini yapacağı makul bir süre geçmeden seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi hallerinde ortaya çıkan boşluğu doldurmak üzere yönetmelikte düzenleme yapma ihtiyacı doğmuştur.”
86 vekil korunacak
Milliyet’in aldığı bilgilere göre Kılıçdaroğlu, ön seçim yöntemiyle milletvekilliği hakkı kazanan 86 vekili, 7 Haziran’daki sıralarıyla koruyacak. Kulislerde Kılıçdaroğlu’nun büyük kentlerde kullandığı bazı kontenjanlar ile merkez yoklaması yöntemiyle belirlenen bazı illerde aday sıralamalarını değiştirebileceği belirtiliyor. Kulislerde Kılıçdaroğlu’nun 7 Haziran performansından memnun kalmadığı Tunceli ve Gaziantep olmak üzere bazı kentlerde ön seçim ya da eğilim yoklaması yöntemini tercih edebileceği de konuşuluyor.