19.04.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
ASLIHAN ALTAY KARATAŞ Ankara - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen ‘Geleneksel Büyükelçiler İftar Programı’nda konuştu. Ukrayna Büyükelçisi Vasyl Bodnar ve Rusya Büyükelçisi Aleksey Yerhov’un da katıldığı iftarda Erdoğan, kalıcı barış için önemli mesajlar verdi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
AYNI GEMİDEYİZ: Nerede yaşarsak yaşayalım, inancımız, kültürümüz, dilimiz, ten rengimiz ne olursa olsun hepimiz 8,5 milyarlık büyük insanlık ailesinin fertleriyiz. Yaşanan her hadise bize tüm insanlığın aynı gemide olduğunu hatırlatıyor.
SİVİLLERİN HEDEF ALINMASI GÖLGE DÜŞÜRDÜ: Ukrayna krizinde yaşananlar, ülkemizin barışı, istikrarı, insanı ve insan hayatını merkeze alan girişimci dış politikasının en son örneğidir. İki komşumuz arasında başlayan çatışmalara son verebilmek adına yoğun diplomatik gayret sergiledik. Antalya Diplomasi Forumu’nda Ukrayna ve Rusya’nın dışişleri bakanlarının bir araya gelmelerini temin ettik. Ardından tarafları yüz yüze müzakerelerini sürdürmeleri amacıyla İstanbul’da misafir ettik. Bu görüşmeler sayesinde taraflar somut ilerleme kaydetti. Ancak Buça ve İrpin’den gelen görüntüler, Kramatorsk’da sivillerin hedef alınması çabalarımıza gölge düşürdü.
ÇIKIŞ YOLU: Her iki tarafın da güven duyduğu ülke olarak, biz de çabalarımızı sürdürüyoruz. İstanbul süreci, krizin aşılmasına yönelik gayretlerde en muteber ve en kestirme çıkış yolu vasfını halen korumaktadır. Bunu temas halinde olduğumuz pek çok lider de açıkça ifade ediyor. Ayrıca her iki taraf da İstanbul’daki görüşmeleri ilerletmekten yana olduklarını belirtiyor. Sayın Zelenski ve Sayın Putin ile düzenli telefon görüşmeleri gerçekleştiriyorum. İki lideri Türkiye’de buluşturma arzumu her fırsatta özellikle dikkatlerine getiriyorum. Bu savaşın bir kazananı olmayacağını, hepimizin, tüm insanlığın kaybedeceğini iletiyorum. Nitekim çatışmalar uzadıkça sadece insani kayıplar değil, ekonomik maliyetler de artıyor. Dünyamız büyük bir belirsizliğe doğru sürükleniyor. Savaşın etkisiyle özellikle Balkanlarda etnik ve kültürel fay hatları yeniden hareketleniyor. Acının, yıkımın ve gözyaşının daha fazla sürmesine bigane kalamayız. İki komşumuz arasında önce ateşkesin, ardından da kalıcı barışın tesisi insanlık adına yapılmış en hayırlı işlerden biri olacaktır. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin korunması temelinde diyalog yoluyla barışçı bir çözüm bulanabileceğine gönülden inanıyorum.
TERÖRLE MÜCADELE: Türkiye yaklaşık 5 milyon yerlerinden edilmiş kişiye geçici ev sahipliği yapmaktadır. Tek başına bırakılmış olsak da Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü ve onurlu geri dönüşleri için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Aynı zamanda güney sınırımızın hemen ötesinde rejimin bombaları ve terör örgütlerinin saldırıları altında hayata tutunmaya çalışan mazlumlara sahip çıkıyoruz. Bu minvalde hem Suriye, hem Irak’ın kuzeyinin terörden arındırılması ve güvenliği için adım atmaktan çekinmiyoruz. PKK-YPG, FETÖ ve DEAŞ başta olmak üzere kaynağı kim ve neresi olursa olsun terörün tüm çeşitleri ile kesintisiz bir mücadele yürütüyoruz.
LANETLİYORUZ: BAE ve İsrail başta olmak üzere Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerimizde yakaladığımız ivmeyi korumakta kararlıyız. Ümmetin kanayan yarası olan Filistin davasına sahip çıkmaya, Filistinli kardeşlerimizi tüm imkanlarımızla desteklemeye devam ediyoruz. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa ve Kudüs-ü Şerif konusundaki hassasiyetimiz tüm dünyanın malumudur. Son günlerde yaşanan olaylar ile ilgili olarak Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile ve BM Genel Sekreteri Guterres ile birer telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Harem-i Şerif’in mahremiyetine yönelik saldırıları lanetlediğimizi, Müslümanların ibadet hakkının engellemesine yönelik girişimleri kabul etmediğimizi açıkça dile getirdim. Gerilimin daha fazla tırmanmaması için üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu ifade ettim.