Evet onların bir çete olduğuna artık inanmış durumdayım. Hayatımın her evresinde ve her olayında benden daha çok bilen ve kendini her konuda söz sahibi hisseden tipler vardı hep.
Ergenliğimden başlarsak kiloma takık bir grup insan vardı ki ben onların her söylediği sözü hala dün gibi hatırlıyorum. Obez olduğumu iddia ettikleri dönemde bunlara sinirlenip kilo vermiştim de “neye dertlendin de bu kadar zayıfladın hastalıklı gibi olmuşsun” demişlerdi.
Evlenirken evliliğin toz pembe hayallerden ibaret olmadığını ve günün birinde benim de diğerleri gibi mutsuz olacağımı söyleyenleri de bu çeteye üye yapabiliriz bence. Evlendikten sonra çocuk ne zaman diye tutturdular mesela bunlar. Arkadaş hani mutsuz olacaktık? Madem mutsuz olacağımdan eminsiniz niye bana çocuk ne zaman diye soruyorsunuz?
Hamile olduğumu öğrendiklerinde ki bunu 6 aya kadar sakladım neredeyse kaç kilo aldığıma taktılar. Arkadaş size ne benim kilomdan. Zaten şişmanım ve şişman kalmak istiyorum belki. 30 kilo alsam size ne benle beraber diyet mi yapacaksınız? Çocuğumun cinsiyetini öğrendiklerinde –kız- “olsun yaa…” diyenleri de unutmadım.
Çocuğumu nasıl doğuracağıma da karıştılar mesela. “ Normal doğur bak kesin, sezeryan çok kötü oluyor.” dediler. Ben de çok istedim ama olmadı ve sırf bu insanların yüzünden kendimi 15-20 gün yetersiz bir anne gibi hissettim.
Kızım beni reddetti ve anne sütünü biberonla almayı tercih etti. Bu süreci ancak yaşayan bir insan anlayabilir ve çocuğunu sırf anne sütü alsın diye bu şekilde besleyen çok insan tanıyor, önlerinde de saygıyla eğiliyorum. Bu süreçte insanlar size moral verip destek olmak yerine size “sütün yakında kesilir, çok yazık, tabi senin de kolayına gelmiş (o ara içsesim aynen şunları söylüyor; bire kendini bilmez sen benim ne çektiğimi ne bileceksin? 24 saatin 4 saatinde uyudum mu acaba?), yakında mamaya başlarsınız, emzirsen aslında sana da kolay olur (zaten ben istemiyorum ya) gibi bir sürü boş laf konuştular. Hele bir kadın var ki suratıma doğru atılıp “ama emmek o çocuğun hakkıııı, neden böyle yapıyorsun?” demişti ki kadını hala her gördüğümde cinlerim tepeme çıkıyor. Annem ben ne dersem beni haklı bulurken saolsun kayınvalidem benim psikolojim bozulacak diye ne yapacağını şaşırmıştı. Hatta bir süre eve misafir kabulünü yasakladık sayesinde.
Eve gelen misafirlerden biri var mesela. 3,5 aylık çocuk ayakları üzerine basmıyor, neden geri kaldı acaba? dedi. Bende kadını ne kadar ciddiye aldıysam 3 gün uyuyamadım. Sonra aklı başında bir iki kişi gördüm de beni sakinleştirdiler.
Şimdi de en büyük sorunumuz şu: çocuğa 20-25 dakika çizgi film açıp izletecekmişim ben de o ara rahat edermişim. Arkadaşım pardon ama ben rahatımı çok düşünsem bu çocuğa sahip olma kararı almazdım. Ben ki yemek yerken çocukla ilgilenemiyorum diye ağzıma attığım her lokmada “haammm” diye ses çıkarıp onu güldürmeye çalışıyorum bana yapmayın bari bunu. Sonra 6 aylık çocuğa kitap okumama takanlar da var mesela. Ne anlarmış çocuk kitaptan. O çocuk o kitaptan bir şey anlar mı bilmiyorum ama bana bunu söyleyenlerin hiç bir şeyden anlamadığından artık eminim.
Kısacası 2018 yılı başında aldığım “kimseyi eleştirmeme kararı”ma kısa süreli ara verip, ağzının ortasına kürekle vurmak istediğim insanları size anlattım. Ne olur bu insanlar ve türevlerinden sizin hayatınızda da olsun. Bana yalnız olmadığımı söyleyin.
Sevgiyle kalın…