İstimar denilince aklımıza genelde taciz ya da cinsel istismar gelir. Peki istismar konusu sadece bununla mı sınırlıdır? Örneğin, duygusal olarak ihmal edilen çocuklar duygusal olarak istismara uğrayan çocuklar değiller midir? Her istediği yapılan ama şefkat ya da ilgi göremeyen çocukların durumu nedir?
Bu duygusal, fiziksel istismara uğrayan çocuklar gerekli zamanda ihtiyaçları olan terapiyi almazlarsa gelecekte ne gibi tehlikler onları beklemektedir? Onları bekleyen bu tehlikelerin yanı sıra bu çevrelerine ne gibi zararı olur? İstismar, otizme benzer davranışlara yol açar mı?
Tüm bu sorularımızı Uzman Psikolog Berk Omay'a sorduk.İstismar konusundaki bilgilendirmeleri için kendisine teşekkür ederiz.
İstismar nedir? Genelde hep cinsel istismar aklımıza gelir ama sadece bununla mı sınırlıdır?
Her ne kadar can sıkıcı bir konu olsa da haberlerde, programlarda sıkça karşılaştığımız bir konudur istismar konusu. Bu durumdan kadınlar kadar çocuklar da muzdariptir. İstismar kavramı haberlerde ve medyada daha çok cinsel saldırı ve taciz anlamında kullanılmaktadır. Ancak istismar bireyin ruhsal ve bedensel sağlığını olumsuz yönde etkileyen her davranışı kapsar. Hatta çocuğu ihmal etmek, onun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamamak, çocuğa özgürlük vermek adı altında ilgisiz ve kayıtsız kalmak dahi bir istismardır.
Bu durum göz önüne alındığında sadece cinsellik içeren davranışlar değil çocuğa şiddet uygulamak, tehdit etmek, bağırmak, hakaret etmek, sevgiden mahrum bırakmak, çocuğa karşı ilgisiz ve kayıtsız kalmak, aşağılamak, aşırı öfkeli davranmak, küçümsemek, korkutmak, sıkça cezalandırıcı tutumda bulunmak, beslenme, korunma, sevgi, gözetim, eğitim ve yol gösterme gibi gereksinimlerinin karşılanmaması gibi davranışları da istismarın içerisinde sayabiliriz. Çünkü bütün bu yanlış tutumlar çocukların psikolojik ve bedensel sağlıklarını cinsel istismar kadar olumsuz yönde etkilemektedir.
İstismar, nasıl çocuğu olumsuz etkiler?
Örneğin fiziksel cezanın ve dövmenin içinde yer aldığı fiziksel istismarın çocuklardaki etkilerine baktığımızda korku, güven kaybı, yeme bozuklukları, ders başarısındaki düşüş, odaklanma problemleri, sosyal anlamda içe çekilme, arkadaş ortamından uzaklaşma, aşırı çekingen ya da şiddet gösterilerinde ve agresyonda aşırı artış, düşmanca tutum gibi problemleri görmekteyiz. Bununla beraber fiziksel istismarın kaygı bozukluklarına ve çocukluk çağı depresyonuna yol açabileceği de belirtilmektedir. Hatta bu depresyon tedavi edilmezse çocuklarda intihar ve ölüme kadar uzanan çok zorlayıcı bir tablo oluşturabilmektedir.
Ebeveynlerde öfke kontrol problemi varsa bu çocuğa nasıl yansır?
Bazen fiziksel cezalar problem davranış gösteren çocukları korkutmak ya da bezdirmek amaçlı kullanılabilmektedir. Bu konuda her ne kadar son dönemlerde insanlarımız bilinçlense ve çocuğa verilen fiziksel cezanın yanlış olduğunu belirtseler de ebeveynler bazen çocuklarıyla başa çıkamadıklarını ve sabırlarını yitirerek bu tip sert tepkiler verebildiklerini belirtmektedirler. Bazı ebeveynlerde ise öfke kontrol probleminin bu tutuma yol açtığı bilinmektedir. Bu ebeveynlere önerim eğer sabrınızı yitirdiğinizi ya da problemle başa çıkamadığınızı düşünüyorlarsa önce kendileriyle ilgili ardından ise çocuklarıyla ilgili bir uzmandan yardım almaları ve çocuğa doğru yaklaşım biçimlerini belirleyerek hayatlarını kolaylaştırmaları yönünde olacaktır.
Sözel istismar nedir?
Çocuğu tehdit etmek, açıkça düşmanca tutum sergilemek, sözel şiddete maruz bırakmak, aşağılayıcı ve küçümseyici tutumda bulunmak, sevgiden mahrum bırakmak ve ihmal edici, görmezden gelici davranmak gibi davranışların içinde yer aldığı duygusal istismar da çocukta çok ciddi problemlere yol açmaktadır. Bu davranışlar düşmanca ve kendilerinden zayıf çocuklara zorbaca tutum, yeme ve uyku bozuklukları, aşırı öfke ve nefret gibi problemlerle kendini gösterebilmektedir.
Duygusal ve fiziksel istismar otizme benzer belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur mu? Böyle bir durumda aileler ne yapmalıdır?
Buradaki en dikkat çekici nokta duygusal istismarın çocukta hiçbir şekilde nörolojik açıklaması olmayan gelişimsel geriliğe hatta otizm benzeri durumlara yol açabilmesidir. Bu hem duygusal hem de fiziksel istismarın mevcut olduğu durumlarda ortaya çıkabilmektedir. Var olan zorlayıcı koşullarla ve kaygıyla başa çıkamayan çocuk, güven duymadığı gerçek dünyadan giderek uzaklaşarak kendi kurduğu iç dünyasına hapsolur. Dış dünyayla iletişimi koparır, sanki hiçbir şeyi öğrenemiyormuş ya da farkında değilmiş gibi davranır, sallanma, çırpınma ve ekolali konuşma ya da hiç konuşmama gibi otizmle karıştırılacak belirtiler dahi gözükebilir. Böylece doğuştan normal gelişime sahip olan ancak psikolojik faktörlerin olumsuz yönde etkilediği yanıltıcı bir zihinsel performans durumu ortaya çıkabilir. Gerekli olan değişimler ve terapilerin sağlanması durumunda ise çocuklar yeniden dış dünyayla sağlık iletişim kurmayı ve zorluklarla başa çıkmayı öğrenir ve böylece problemin ortadan kalkması mümkün olabilir.
Maddi olanakları yerinde olan ama duygusal anlamda ihmal edilen çocukların duygusal gelişimi nasıl olur?
Bazı aileler çocuklarına sadece maddi her olanağı sağlayarak onlarla ilgilendiklerini düşünürler. Ancak bu olanaklara beraber duygusal anlamda çocuklarının ihtiyaçlarını arka plana atan aileler de mevcuttur. Bu ailelerde çocuklarını pek bilmeden de olsa istismar etmektedirler. Unutulmamalıdır ki tek başına maddi olanaklar çocuğa içten bir sarılmanın ya da ona gerçekten sevildiğini hissettirmenin, beraber oyun oynamanın ya da bir anı paylaşmanın yerini tutamaz. Böyle yetiştirilen çocuklarda ileride kişilik bozukluklarının görülmesi muhtemeldir.
İhmal edilen bireylerde görülebilecek problemlerin belki de en ilginci narsistik kişilik bozukluğudur. İhmal edilmiş olan çocuk küçük yaştan itibaren sevilmediği ve herkesin güvenilmez olduğu düşüncesinden doğan bir güvensizlik ve kaygı duyar. Bu durumda kişi kendini kusursuz ve çok güçlü görerek diğer insanlarla sağlıklı ve derin ilişkiler kurmaz. Onları aşağılar, küçümser, kendisini mutlak doğru ve haklı görür.
İstismar ne gibi etkiler bırakır? Terapi faydalı olur mu?
Bütün istismar türleri hem çocukluk hem ergenlik hem de yetişkinlik dönemlerinde bireylerde çok ciddi olumsuz etkiler bırakır. Bu yüzden bütün bu problemlere karşı farkındalık kazanıp duyarlı olmak son derece önemlidir. İstismara uğramış bir çocuk hızlıca bir uzman tarafından değerlendirilmeli ardından gerekli olan terapi desteği sağlanmalıdır. Unutulmamalıdır ki istismara uğramış bir birey istismara uğrayacak onlarca bireyin sebebi olabilir.
Instagram:@bak_su_konusanlara