18.03.2015 - 14:07 | Son Güncellenme:
Yaklaşan bahar ayları birçok çocuk ve erişkine “eyvah yine başlıyor” dedirtecek boyutlarda hayat kalitesinin düştüğü zamanların da habercisi. Bu aylarda polenlerini atmosfere salan bitkilerin etkisiyle burnu yoğun olarak etkileyen ve halk arasında ‘saman nezlesi’ adı verilen bahar alerjileri, aşırı burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırma, burun ve göz kaşıntısı, gözlerde sulanma ve batma ile hastaya gün boyu gözünü açtırmıyor. Bu durum, birçok çocuğun sınavlarla mücadele ettiği bu aylarda okul başarısını da belirgin olarak düşürüyor ve belirtileri baskılamak için kullanılan alerji ilaçları gündüz uyku hali yaratarak durumu daha da zorlaştırıyor.
Çocuk Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Prof. Dr. Yonca Tabak, bahar alerjisiyle başa çıkmanın yollarını anlattı. Bahar aylarını kabus olmaktan çıkarmanın ve doğanın keyfini sürmenin alerjik insanlar için de mümkün olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yonca Tabak, uygulanacak üç adımla bahar alerjisinin etkilerinin hafifletilebileceğini belirtti. İlk adımın alerjik maddeden uzak durmak olduğunu söyleyen Tabak, şu tavsiyelerde bulundu:
“- Polen mevsiminde eve hava girişini mümkün olduğunca azaltmaya çalışmak gerekir. Özellikle sabahın erken saatleri havada polen sayısının en fazla olduğu zamanlardır. Bu saatlerde ve mümkünse günün diğer saatlerinde de kapı ve pencereleri kapalı tutmaya çalışın.
- Evi cam açarak havalandırmak yerine polen filtreli klima kullanın.
- Klimanın olmadığı durumlarda polen filtreli hava temizleyiciler kullanın.
- Sabah erken saatlerde ev dışı aktivitelerden kaçının.
- Dışarıdan eve geldiğinizde elinizi, yüzünüzü yıkayın, kıyafetlerinizi değiştirin.
- Kıyafetleri açık havada kurutmaktan kaçının.”
Polenlerin çok uzak mesafelere hava ile taşınıyor olması nedeniyle korunma önlemlerinin uygulanmasının bazen çok da mümkün olmayabileceğine dikkat çeken Dr. Tabak’ın önerdiği ikinci adım, hastaların polene maruz kaldıklarında tepki vermeyecekleri hale gelmelerini sağlamak için kullanılacak yan etki yapmayan kortizonlu burun spreyleri.
Alerji uzmanı denetiminde başlanacak bu spreylerin uygun dozda ve bahar mevsimi sonlanana kadar sürekli kullanılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Tabak, burun tıkanıklığının çok belirgin olmadığı, sadece akıntı, hapşırık ve kaşıntının gözlendiği hafif alerjilerde ağızdan alınan alerji ilaçlarının tek başına yeterli gelebileceğini söyledi.
Prof. Dr. Yonca Tabak, üçüncü ve son adımda polen alerjisinin tek kökten çözümünün dilaltı damla aşılar olduğunun altını çizerek, “Sabırla uygulandığında bahar aylarının alerjik insan için de herkes için olduğu kadar mutlu ve rahat geçmesini sağlayacak olan tek tedavi, dilaltı aşı tedavisidir. Dilaltı aşı tedavisi, alerjik olunan maddenin dilaltından damla veya tablet şeklinde emdirilmesi ve vücudun buna alıştırılması ile uygulanıyor.
Ortalama 4 yıl sürmesi gereken ve etkisi yavaş olan bu tedavi sürecinde etkinin görülmesi beklenirken hastaların yaşam kalitesini yüksek tutmak için beraberinde kana karışmayan kortizonlu sprey ilaçlardan da yararlanıyor. Üç yaşından büyük bütün hastalara uygulanabilen bu yöntemin ülkemizde olduğu gibi Avrupa’da da 20 yıldır yoğun olarak başarı ile uygulanıyor ve şu an için polen alerjilerine tek çare” dedi.