PazarDezenfektanın nano hali

Dezenfektanın nano hali

26.07.2020 - 03:01 | Son Güncellenme:

Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Menceloğlu, Nanoteknoloji Laboratuvarı’nda geliştirdikleri, 3 aya kadar koruma sağlayan yüzey dezenfektanı Antimic’i anlattı

Dezenfektanın nano hali

Antimic, pandemi süreciyle birlikte geliştirdiğiniz bir ürün mü oldu?

Haberin Devamı

Aslında 2006’da başladığımız ve killeri nano boyutlarda tabakalara ayırmaya odaklandığımız çalışmanın ürünü. O zaman Antimic’e benzer kimyasallar elde etmiş ve sonuç olarak hem antimikrobiyel özellik gösteren hem de yüzeye yapışan bir malzeme olarak patentlemiştik. Salgından önce de hastanelerdeki yüzey dezenfeksiyonları üzerine çalışıyorduk. Biliyorsunuz, hastane enfeksiyonları tüm ülkelerin en ciddi sorunlarından biri. Hastanelerde daha kalıcı antimikrobiyel yüzeyler yapalım, mikroorganizmalar orada barınamasın ve hastane enfeksiyonu riskini minimize edelim diye çalışıyorduk. Antimic’i de birçok sağlık çalışanıyla paylaşmıştık ve devam ediyorduk. O sırada pandemi yaşanınca, bunu tüm topluma anlatmaya başladık ve bu konuda hızlı bir öğrenme süreci yaşadık.


Haberin Devamı
Dezenfektanın nano hali



Antimic’in diğer dezenfektanlardan temel farkı ne?

Diğer antimikrobiyel ürünlerden farkı, tamamen üzerindeki fonksiyonel gruplar. Yüzeye uygulanıp kuruduktan sonra moleküllerin kilitlenmesi yoluyla bir film tabakası oluşturuyor. Bu filmi sizin hissetmeniz mümkün değil ama orada var ve antimikrobiyel etki gösteriyor. Silerek ya da yıkayarak uzaklaştırmanız da mümkün değil. O yüzey üzerinde uzun süreli ve kalıcı antimikrobiyel bir kaplama yaratıyor. Bunun ömrü de yüzeydeki sürtünmeye bağlı olarak 1 ila 3 ay arasında. Tabii her şeyin bir kapasitesi var. Bu kaplama, yüzeydeki mikroorganizmaları öldürüyor ama çok fazla mikroorganizmayla kaplıysa, bu ölü mikroorganizmaların ya da kirin de yüzeyden temizlenmesi lazım. Kaplama üzerine yağ da gelse temizlemezseniz dezenfektanın etkisini görme şansınız yok. Nemli bir bezle silmek bile yeterli. Böylece ürünün tekrar aktif hale geldiğini biliyoruz. Malzeme olarak da güvenilir bir malzeme, toksik olmayan kimyasal sınıfında. İnsanların rahatlıkla uygulayabileceği bir konsantrasyona sahip.

Toksik sınıfındaki dezenfektanlar hangileri? Dezenfektan kullanırken içerik olarak nelere dikkat etmeliyiz?

Şu anda kullandığımız dezenfektanların çoğu uçucu bileşikler. Bunlar neler? Alkol, çamaşır suyu yani klor bileşikleri, ozon dediğimiz özellikle havadan elde edilen malzemeler vb. Ancak insanlar soluduğunda, örneğin klor gazının ciddi KOAH hastalığına neden olduğu biliniyor. Diğerlerinde de dozunu iyi ayarlamazsanız vücudunuzda radikal oluşturduğu, farklı semptomlara neden olduğu biliniyor. Bir başka sorun da, uçucu bileşiklerle dezenfeksiyon yaptığınızda yüzeyiniz bir sonraki kirlenmeye çok açık hale geliyor. Yani yüzeyi dezenfekte ettiniz, 5 dakika sonra enfekte biri dokunduğunda tekrar enfekte oluyor. Bu tür dezenfektanları özellikle salgın gibi dönemlerde, sık kullanılan yüzeylerde günde en az üç defa kullanmanız gerekiyor. Hastanelerdeki pratik de budur. Bir de bunların suda çözünen ama uçucu olmayan türleri var ancak bunların da yüzeye tutunmaları mümkün olmadığı için normal bir temizlemeyle yüzeyden kolaylıkla uzaklaştırmış oluyorsunuz. Burada da 2 tür problem karşımıza çıkıyor. Birincisi, yüzeyiniz dezenfeksiyon malzemesinden arındığı için tekrar kontaminasyona açık hale geliyor. İkincisi, bu malzeme yüzeyden uzaklaşıp atık suya gittiği için mikroorganizmalara bağışıklık kazandırma riski var. Buna tipik bir örnek şudur: Trikozan diye bir malzemeyi diş macunundan şampuana birçok yerde kullanırdık ancak bu malzeme artık dezenfektan değil çünkü mikroorganizmalar buna karşı bağışıklık kazandı. Yani etkinliği kalmadı. Dolayısıyla yıkanabilen dezenfektanların kullanımının böyle bir riski var. Bu anlamda bizim geliştirdiğimiz teknoloji bu risklerin tümünü dışarda bırakıyor.

Haberin Devamı

El için farklı versiyon

Haberin Devamı

Antimic’in el dezenfeksiyonu amaçlı bir versiyonu da gelecek mi?

Bu tür ürünlerin satışı tamamen Sağlık Bakanlığı iznine tabi. Bakanlık da AB yönergesini temel alıyor. Bu yönerge de el için ve yüzey için kullanılacak dezenfektanların içeriklerini ayrı sınıflandırıyor. Bizim kalıcılık sağladığımız, yüzey dezenfeksiyonunda kabul gören bir kimyasal el dezenfeksiyonunda kabul görmüyor. O yüzden önümüzdeki dönemde el için farklı bir versiyonunu yapacağız, şu an iki ayrı kurumda klinik çalışmalarımız devam ediyor.