Pandemiden yarına kalan izler

EFNAN ATMACA- Pandemide yaşanan- lardan sonra hiçbir şey aynı olmadı. Unutmuş ya da çok uzaklarda kalmış gibi davransak da etkileri, yarınları belirledi. O dönemi en sıkıntılı geçiren kesimlerden biri de sanatçılardı. Yaşananların belge altına alınması ve geleceğe mesaj olması adına Ersin Şahin; Buket Uzuner, Burhan Şeşen, Erkan Oğur, Sedat Girgin, Ethem Onur Bilgiç gibi farklı disiplinlerdeki 39 sanatçının fotoğraflarından oluşan “Afazi” adlı bir proje hazırladı. Serginin adını Bruce Willis’in bu hastalığa yakalanmasıyla daha çok duyduğumuz “Afazi” koydu. Afazi, beyinde dilden sorumlu bölgelerin hasar görmesi ile oluşan; okuma, yazma, konuşma, konuşulanı anlama ve dinleme gibi günlük temel iletişim becerilerini etkileyen bir hastalık. Ve Şahin’e göre pandemi döneminde en büyük sıkıntıyı çeken başta müzisyenler olmak üzere sanatçılar kendilerini ifade alanlarını yitirdiler ve pandemi döneminde toplumun da sanatçıları anlamaktan çok uzak bir noktaya geldi. 

*Pandemi döneminin sanatçıları nasıl etkilediğini söyleyebilirsiniz?

Amacım sadece sıkıntıyı değil, dönemi anlatmaktı. Konuya objektif bir noktadan yaklaşmak, biraz da Türkiye’de 2020’li yılların sanat atmosferini anlatmak istedim. Bu kadar görüşmenin ve okumanın sonunda özellikle canlı müzik yapan performans sanatçılarının en sıkıntılı dönemi geçirdiğini ve toplum (bizlerin) olarak onları yeteri kadar destekleye- mediğimizi rahatlıkla söyleyebilirim. Ancak buna karşılık bu dönemi bir öğrenme, kendini geliştirme, yaratma sürecine çeviren sanatçıların olduğunu, kendilerine yeni ifade yolları açan sanatçıların da olduğunu görmek sevindiriciydi.

*En çok kimin hikâyesi yüreğinize işledi?

Projeye başladığımda, özellikle müzik dünyasının durumunu anlamak adına, ilk olarak Müzik Yorumcuları Meslek Birliği (MÜYORBİR) Başkanı Burhan Şeşen ve Ada Müzik’in kurucusu Bülent Forta ile birer röportaj gerçekleştirdim. Burhan Bey ile yaptığımız röportajda, intihar eden müzisyenlerin ailelerinin hikâyeleri beni çok etkiledi. Ancak sanırım beni en çok etkileyenlerden biri de; yeni doğmuş bebeğine mama veya bez almak için hayatını kazandığı enstrümanını satmak zorunda kalan sanatçıların hikâyelerini dinlemek oldu. Sanatçılar diyorum; çünkü aynı durumda olan birden fazla hikâye duydum. Yeni bir hayata can vermek için kendi hayatınızı kazandığınız enstrümanınızı satıp yeni bir yol arayışına, yeni bir hayat arayışına girmek oldukça etkileyici.