24.06.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:
Barış Yıldıram
Bu akşam Aya İrini Müzesi’nde saat 20.00’de başlayacak “Eski Dünya, Yeni Dünya” başlıklı konserde, şef Saim Akçıl yönetimindeki Tekfen Filarmoni Orkestrası, Türkiye’nin en tanınmış arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu’na eşlik edecek. Solist Pancaroğlu konserde Çaykovski’nin “İtalyan Kapriçyosu” ve Dvorak’ın “Yeni Dünya’dan” adlı senfonisini seslendirecek. Fakat programda, müzik severlerin heyecanla beklediği bölüm, yeni kuşak bestecilerimizden Hasan Uçarsu’nun “Çeng ve Arp için Konçerto”sunun dünya prömiyeri.
Çeng, anavatanı İran olan ve uzun süre Osmanlı saray müziğinde önemli bir yer tutmuş, ancak zamanla unutulmuş bir enstrüman. Pancaroğlu ve Uçarsu bu konserle çeng’i tekrar dünya müziğine kazandırıyor.
Uluslararası bir kariyer
Pancaroğlu’nun konserde kullanacağı çeng, İTÜ Enstrüman Yapımı Bölümü’nden Mehmet Söylemez tarafından özel olarak üretildi. Konserden önce Uçarsu ve Pancaroğlu, müzik eleştirmeni Ersin Antep’in moderatörlüğünde 19.00-19.30 saatleri arasında Aya İrini Müzesi İç Avlu’da izleyicilerle çeng ve eser üzerine bir sohbet gerçekleştirecek.
Hasan Uçarsu’nun “Çeng ve Arp için Konçerto”sunda dinleyeceğimiz Pancaroğlu ile çalışmalarını ve çeng’i konuştuk. Pancaroğlu, arpın yalnızca Batı enstrümanı olduğu önyargısı konusunda, “Bu önyargıdan ziyade bilgi eksikliği. Arp türlü versiyonları ile her zaman bütün medeniyetlerin içerisinde yer almıştır. Geniş bir aile gibi söz edebiliriz arplardan. Dolayısıyla bugün de tüm kıtalarda değişik formatlarda yaşamaya devam ediyor bu aile” diyor.
Ünlü arpist, çeng’in bcoğrafyamızın arpı olduğunu da belirtiyor:
“Çeng, açılı arplar kategorisine ait bir kucak arpı. Ortaçağ’da anavatanı İran’da ve daha sonra ise Osmanlı saray müziğinde çok prestijli bir statüsü olmuş. Daha sonra kısmen ud ailesinin popülaritesinin etkisiyle kısmen de müzikte yaşanan değişimlere ayak uyduramadığı ve çok narin yapısının yarattığı birtakım zorluklardan dolayı tarih sahnesinden çekilmiş.”
Pancaroğlu, çeng’i ilk kez 10 yıl kadar önce, İstanbul’da Fikret Karakaya’dan, Bezmara Topluluğu’nun bir konserinde dinlemiş. Fakat müzisyen, öncesinde de Osmanlı minyatürlerinde bu enstrümanı merakla incelemiş.
Yere oturularak çalınıyor
Arpist, 25 telli küçük bir arpa benzeyen bir çeng çalıyor:
“Gövdesi deri ile kaplı, dolayısıyla çok farklı bir tınısı var. Ayrıca gövde modern Batı arpında olduğu gibi çalgının alt kısmında değil, yukarıda tutularak çalınıyor. Minyatürler sayesinde çeng’e dair oldukça fazla görsel malzemeye sahip olmakla birlikte, bu minyatürlerin gerçeği ne denli yansıttığı konusunda kesin bir bilgimiz yok.”
Sanatçı, minyatürlerde çeng’in sol kol aracılığıyla sabitlendiğini ve böylelikle sol elin tiz, sağ elin ise pes sesleri kontrol ettiğini açıklıyor:
“Modern Batı arpına dönersek orada ellerin kullanımı tam tersinedir. Minyatürlerde çeng’in diz üzerine yere oturularak çalındığını gözlemledim. Batı arpını bir tabure üzerinde çalıyoruz. Bu beceriyi kaybetmiş bir modern çağ insanı olarak, yakın bir alternatif olan yerde bağdaş kurarak çalmayı tercih ettim. İskemle ya da tabure kullanmak, çalgının doğasına aykırı gibi göründü bana.”
Konser ertesinde konçerto için, İTÜ - MİAM işbirliğinde bir albüm çalışması yapılacak. Öte yandan Pancaroğlu çeng projesini, üç yılda bir düzenlenen en önemli uluslararası arp buluşması olan Amsterdam’daki 10. Dünya Arp Kongresi’ne de taşıyacak, 17-24 Temmuz tarihleri arasında. Kongre kapsamındaki konserde sanatçımıza Lizbon Çağdaş Müzik Topluluğu eşlik edecek. Kongre, Pancaroğlu’na, hem çeng’i hem de yeni bir Türk bestesini çok önemli sayıda meslektaşına takdim etme fırsatı sağlayacak.
Aya İrini Müzesi, saat 20.00
10 yaşında arpçı oldu
1968 doğumlu Şirin Pancaroğlu, beş yaşında piyanoya başladı ve 10 yaşında İstanbul Devlet Konservatuvarı Arp Bölümü’ne kabul edildi. 13 yaşında Cenevre Konservatuvarı’na giren Pancaroğlu, ilerleyen yılarda Paris’te Frederique Cambreling ile çalıştı ve ABD’deki Indiana Üniversitesi’nde Susan McDonald ile yüksek lisansını tamamladı.
İlk prömiyerini 1990 Dünya Arp Kongresi’nde gerçekleştiren arpist, Kanada’dan Kore’ye pek çok ülkede konserler verdi. 1997’de Arjantinli besteci Gerardo Dirie’nin kendisi için yazdığı “A String of Longing”in dünya prömiyerini yapan Pancaroğlu’nun ilk albümü “Hasret Bağı” 1998’de yayınlandı. Sanatçı 1999’da Türkiye’ye döndü; 2005’te Türkiye Arpistler Buluşması etkinliğine öncülük eden Pancaroğlu 2007’de Arp Sanatı Derneği’nin kuruluşunda da yer aldı.