09.04.2025 - 13:22 | Son Güncellenme:
Türkiye Kültür Yolu Festivali, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ilk durağı olan Adana’da tüm coşkusuyla devam ediyor. Festival kapsamında şehrin farklı noktalarında kurulan sergiler sanatseverlerle buluşuyor. Her yaş grubundan Adanalı sergilere büyük ilgi gösteriyor. Adanalılar, festival kapsamında dünyaca ünlü sanatçılar ile dijitalden geleneksele farklı disiplenlerden eserlere ulaşabilmekten büyük mutluluk duyduklarını söylediler.
Adana Müze Kompleksi Tarım Müzesi’nde yer alan “Pablo Picasso: Yaratılış Her Şeydir” Sergisi; dünyanın en ünlü ressamlarından Pablo Picasso’nun sanat yaşamını ve kişisel ilişkilerinin sanatına olan etkisini gözler önüne seriyor. Sergide; Picasso’nun gravürleri, çizimleri, posterleri, litografileri ve fotoğraflarından oluşan, tamamı orijinal ve mirasçıları tarafından onaylanmış 50 eser sergileniyor. Lale Vakfı tarafından sanatseverlerle buluşturulan sergi, sanatçının farklı sanat disiplinlerinden eserlerini bir arada görme fırsatı sunarken, Picasso’nun sanatsal dönüşümünü de kapsamlı bir şekilde ele alıyor.
Lale Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Salih Arslan, sergiye ilginin tahmin edilenden daha fazla olduğunu belirterek, “Okulların da ilgisi çok güzel. Dünyada çok fazla görülebilecek bir seçki değil. Picasso’nun ölümünün 50. Yıldönümü anısına İtalya Kültür Bakanlığı’nın hazırladığı özel bir seçki. 1925 yılından 1971’e kadar olan bütün çalışmalarından örnekler var. 55 eserin tamamı orijinal” diye konuştu.
Festivalde geleneksel sanatların yanı sıra dijital sergiler de büyük ilgi çekiyor. Adana Müze Kompleksi Popüler Kültür Müzesi’nde sanatseverlerle buluşan “Köklere Yolculuk” Dijital Sanat Sergisi de Türk resim sanatının tarihsel yolculuğunu dijital sanatın olanaklarıyla yeniden yorumluyor. Sergide, eski Türk resim sanatçılarının, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi arşivlerinden seçilen eserleri, on sanatçının yaratıcı dokunuşu ve dijital araçlarla bir araya gelerek izleyiciyle buluşuyor. Sanatın evrensel dilinin geçmişle geleceğin kesişim noktasında yeniden hayat bulduğu sergi; Osman Hamdi Bey, Abidin Dino gibi Türk sanat tarihinin önemli isimlerinin eserlerini, günümüz sanatçılarının kendi sanatsal pratikleriyle yeniden yorumladığı bir dijital sanat örneği sunuyor.
Proje sahibi Cengiz Ayyıldız sergi hakkında, “Türk resim tarihinin son dönemlerinde, 20 tane endüstriye, sanat akımına yön vermiş önemli eselerin, 10 tane farklı Türk stüdyo ile yorumlanmasıyla oluşan, eserlerin ruhuna aykırı olmayacak şekilde, ‘Biz hikâyeyi canlı olarak görebilseydik’i, ‘sanatçı burda ne anlatmak istiyor’u” anlatan bir dijital sanat sergisi” ifadelerini kullandı.
Adana Müze Kompleksi Müzeler Meydanı’nda yer alan, Gökhan Doğan tarafından geliştirilen yapay zekâ destekli “Seyyah: Anadolu Medeniyetleri” eseri de sanatseverlere etkileşimli bir dijital sanat deneyimi yaşatıyor.
Anadolu medeniyetlerinden ilhamla kurgulanan bu eser, izleyiciyi Göbeklitepe’den başlayarak günümüze uzanan bir zaman yolculuğuna davet ediyor. Lidar ve görüntü işleme teknolojileri sayesinde izleyiciyi algılayan sistem, onları geçmiş medeniyetlerde yaşamış bir figür olarak yeniden kurguluyor. Yapay zekâ, izleyicinin duruşunu, hareketlerini ve varlığını analiz ederek kişiye özel bir deneyim oluştururken; böylece her katılımcı, tarihsel bağlamda benzersiz bir rol üstlenmiş oluyor. Seyyah, yalnızca görsel ve teknolojik bir deneyim sunmakla kalmıyor, aynı zamanda mekân hafızasını da harekete geçiriyor. Eserin konumlandığı yer, bir arşiv gibi çalışarak, geçmişten bugüne taşınan hatıralar, dijital bir anlatım diliyle yeniden var oluyor. Seyyah, izleyiciyle bu hatıralar arasında bir bağ kurarak, bireysel ve kolektif belleğin katmanlarını açığa çıkarıyor. Anadolu’nun kadim kültürel zenginliklerine temas eden eser, dijital sanatın imkânlarını kullanarak tarihsel bilinç ve kültürel farkındalık yaratmayı hedefliyor.
Her yaştan sanatsever, projenin önüne geçerek geçmişe yolculuğa çıkma deneyimi yaşıyor.
Geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan usta sanatçı Ferdi Tayfur’un hayatını konu alan “Sabahçı Kahvesi” adlı enstalasyon sergisi, Adana Kültür Yolu Festivali kapsamında sanatçının doğup büyüdüğü kentte yer alan Adana Müze Kompleksi Eğitim Atölyesi’nde ziyaretçilerini ağırlıyor. Sanatçının giysileri, afiş ve plaklarının yer aldığı sergide, Ferdi Tayfur için özel olarak hazırlanan bir belgesel de gösteriliyor. Merhum şarkıcıya benzerliğiyle dikkat çeken hayranları da sergide Tayfur'un şarkılarını seslendiriyor.
Ferdi Tayfur’un hayatına mercek tutan sergi; sanatçının şekerci çırağı döneminden Gülhane konserine kadar farklı zamanlarına odaklanıyor. Sergi; dönem kıyafetleri, afiş ve plaklar, dilek ağacı, Ferdi Tayfur büstü ve farklı sanatçılara yaptırılmış eserleriyle zengin bir içerik sunuyor. Sergide; Ferdi Tayfur’un sergiye de ismini veren meşhur şarkısı Sabahçı Kahvesi’nden alınan ilhamla bir sabahçı kahvesi canlandırması da yer alıyor. Sergiyi ziyaret eden hayranları Sabahçı Kahvesi’nde oturup, fotoğraf çektirerek, interaktif bir deneyim de yaşıyor.
“Sabahçı Kahvesi”nin küratörü İsmail Erdoğan yaptığı açıklamada, “Ferdi Tayfur Adana’nın bir değeri, dünyaya mal olmuş bir değer. Onun hayatını bir sergiye dönüştürmek çok güzel bir fikirdi. Sergide Ferdi Tayfur’un hayat hikayesini başından sonuna yer yer görüyoruz. Şekerci çıraklığı döneminden Gülhane Konseri’ne, gözlerini yumduğu ana kadar olan bir hayat akışı var. Bizim bu sergide yola çıkış noktamız Sabahçı Kahvesi şarkısıydı. Sabahçı Kahvesi’ni de canlandırmak istedik. Çok da güzel karşılık buldu. İnsanlar geliyor, kahve gibi oturuyor ve fotoğraf çektiriyorlar” dedi.
Sergiyi ziyaret eden Tayfur’un yeğeni Şirin Gözalıcı da serginin varlığından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Kültür ve Turizm Bakanlığı’na çok teşekkür ediyorum. Böyle bir serginin olması hem hayranları hem de bizler adına çok onore edici bir davranış” dedi.
Adana Kültür Yolu Festivali, bu yıl da geçen yıl olduğu gibi, Filistin mücadelesine bir saygı duruşu niteliğinde özel bir seçkiye ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Samed Karagöz’ün üstlendiği 16 Filistinli sanatçının eserlerinden oluşan “Hâlâ Yaşıyorum” sergisi, Adana Büyükşehir Belediyesi Konser ve Tiyatro Salonu Fuayesi’nde sanatseverler ile buluşuyor. Çağdaş Filistin sanatından çarpıcı bir seçki sunan sergide yer alan eserler, tarih, direniş ve umut gibi kavramlar etrafında şekillenirken, her biri Filistinli sanatçıların yaşam deneyimlerini ve sanatsal perspektiflerini yansıtıyor.
Serginin küratörü Samed Karagöz, “Sergide 16 Filistinli sanatçının 20’den fazla eseri yer alıyor. Bu eserler ilk kez Türkiye’de görücüye çıktı. Filistin’e duyarlı herkesi sergimize bekliyoruz” diye konuştu.
Festival kapsamında Adana Müze Kompleksi’nde, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün 'Misis’ten Yükselen Tarih' sergisi, bölgenin köklü geçmişini gözler önüne sererken, İlhami Atalay’ın “Bahar Çiçekleri” sergisinin yanı sıra Cengiz Yatağan’ın “Puzzle” eseri, Beste Alparat, Ozan Oganer, Quasimotho gibi sanatçılar ile çok sayıda sanatçının bir araya gelerek hazırladığı farklı disiplinlerden çok sayıda eser sanatseverler ile buluşuyor.
Festivalde, geleneksel sanatlar ve yaşayan mirasla ilgili sergiler yer alırken, minyatür sanatıyla ilgili sergiler de dikkat çekiyor. 15 sanatçının katılımıyla oluşan Adana konulu minyatür sergisi ve Nakkaş Nusret Çolpan'ın eserlerinden yola çıkarak hazırlanan "Yerle Gök Arasında Bir Nakkaş: Nusret Çolpan" dijital minyatür eserleri de büyük ilgi görüyor.
Adana doğumlu sanatçı Ertuğrul Ateş’in 45 yıllık sanat hayatında ulusal ve uluslararası çalışmaları sonucu ortaya çıkardığı son eserleri 100. Yıl Çırçır Sanat Galerisi’nde sergileniyor. İl Halk Kütüphanesi’nde ise ünlü yazar Orhan Kemal’in hayatının anlatıldığı bir sergi aynı zamanda edebiyat severlerin de ilgisini çekiyor.
Diziden ayrılan Sibel Taşçıoğlu'na veda pastası kesildi. Usta oyuncunun imalı sözleri bir anda sosyal medyanın gündemine oturdu.