07.02.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Önder Yılmaz-Ankara
Ak Parti İstanbul Milletvekili Fatma Benli’nin başkanlığındaki TBMM İnsan Haklarını İnceleme Alt Komisyonu’nun, Elazığ T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda yaptığı inceleme sonucu hazırladığı raporda çarpıcı iddialar ve tespitler yaptı. Kötü muamelede bulunan iki ceza infaz koruma memuru hakkında savcılık tarafından soruşturma açıldığının belirtildiği ve bu hafta İnsan Hakları Komisyonu’nda görüşülecek raporunda şu tespitlere yer verildi:
- Terör suçlularının kaldığı koğuşlardaki mahpuslar kötü muamele gördükleri iddiasında bulunmaktadır. Bu mahpuslar idarenin ortak alanda askeri nizamda sayım talebini ve koğuş dışına çıktıklarında taşıdıkları kimliğe ek olarak kendilerinden tekmil istenmesi ile koğuşlarda kamera uygulamasını kabul etmedikleri,
- Kuruma ilk geldiklerinde sayımların oldukları yerde yapıldığı, sonrasında bu askeri kuralların getirildiği, kamera konduğu, kimlik taşıma zorunluluğu getirildiği,
- Sayım sırasında üst kattan aşağı inmeyen mahpusların erkek infaz koruma memurlarınca coplarla, saçlarından sürüklenerek aşağı indirildikleri, konunun savcılığa intikal ettiği,
Banyo girişine kamera
- Ortak alanda kamera bulunması ve kameranın tam banyo kapısının karşısında yer almasını ahlaki bulmadıkları, güvenlik gerekçesi olarak sunulmasına karşılık kendileri darp edildiği zaman hiçbir kamera kaydına ulaşılmadığı, kameranın avluda olmasının daha uygun olabileceği,
- FETÖ yargılamalarından tutuklu kadınların da mahremiyet gerekçesiyle kameranın yerinden şikâyetçi olduklarını bildikleri,
- Müşahede odasındaki kameranın da yerinin çok uygunsuz olduğu, kameranın önünde tuvalet ihtiyaçlarını açıkta gideremeyecekleri,
- Kabul etmedikleri uygulamalar neticesinde 7 Kasım 2016 tarihinde idari personelin kendilerine müdahale ettiği, yangın çıkartacakları bahanesiyle ışıkların kapanarak memurların coplarıyla koğuşlara girdiği, üzerlerine su sıkıldığı, memurların yaşı büyük olan 3 kadına dokunmadıkları ama diğerlerini darp ettikleri, plastik sandalyeleri kırdıkları, ağır küfürler ve hakaretler yağdırdıkları, üst kattakileri merdivenden aşağı sürükledikleri,
- Müdahaleler sırasında erkek gardiyanların koğuşa girdiği, kendilerine “Siz kadın değilsiniz hükümlüsünüz” dediği,
- İnfaz koruma memurlarının kendilerine önyargılı yaklaştıkları ve zaman zaman ajanlık teklif ettikleri,
- Uygulamalarla ilgili aylarca idare kendilerini muhatap almadığı için bir gün havalandırma alanında oturma eylemi yaptıkları, saçlarından çekilerek içeri alındıkları,
Çıplak arama girişimi
- Bir kadın mahpusa cezaevine ilk girişte çıplak arama yapılmaya çalışıldığı, buna izin vermedikleri, infaz koruma memurlarının bu ilk aşamada mahpusların gözünü korkutmak istedikleri, “Burası Elazığ burada uygulamalar farklı” gibi cümlelerle mahpusları sindirmek istedikleri,
- Baş gardiyanın kendisi hakkında yapılan bir suç duyurusunun geri çekilmesi için kendilerini ikna etmeye çalıştığı, ancak başka zaman “Burada hukuk da benim, devlet de benim” gibi söylemlerinin olduğu,
İNSAN ONURU GÖZETİLMELİ
Raporun “değerlendirme ve sonuç” bölümünde ise TBMM üyelerinin şu tespit ve önerileri yer aldı:
- Kadın koğuşlarında ortak alanda kameranın banyoyu görmeyecek şekilde yönlendirilmesi ve ceza infaz kurumu projesinde olmadığı için havalandırma boşluğunda bulunmayan kameraların konması gerekliliği değerlendirilmektedir.
- Süngerli oda olarak ifade edilen müşahede odasında 2 kamera yer almakta olup biri tuvaletin tam karşısında yer almaktadır. Müşahade odalarında kalış süresinin titizlikle kayıt altına alınması ve tuvaletlerin karşısında kameraların konmaması gerektiği değerlendirilmektedir.
- Ceza İnfaz Kurumlarında hakaret, kötü muamele ve şiddet isnatları kabul edilemez.