28.10.2024 - 17:31 | Son Güncellenme:
AA
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 22'si tutuklu 47 sanık hakkında hazırlanan iddianame kapsamında, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılırken, sanıklar hakkındaki şikayetler de sürüyor.
İddianamede adı geçen hastanelerde bebeklerini kaybedenler, soruşturmayı yürüterek fezleke hazırlayan Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına giderek şikayetlerini dile getiriyor.
Şu ana kadar 100'ü Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) olmak üzere toplam 350 şikayet yapıldı.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisinin bulunmadığı bazı şikayetleri ilgili adliyelere yolladı.
SORUŞTURMA HAKKINDA
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, ölen 10 bebek "maktul", 5 kişi "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü "suçtan zarar gören", sağlık şirketleri ve hastaneler "malen sorumlu", 47 kişi de "sanık" olarak yer almıştı.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi iddianamenin kabulüne karar vererek, ilk duruşmanın 18 Kasım'da yapılmasına hükmetmişti.
İDDİANAME KABUL EDİLDİ
Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen'in 10 kez 'Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi', 'Nitelikli dolandırıcılık', 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma' ve 11 kez uygulanmak üzere 'Resmi belgede sahtecilik' suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. İddianamede yer alan diğer şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise 'Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi', 'Kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi", 'Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık', 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak' ve 'Resmi belgede sahtecilik' suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Çete üyeleri sosyal medyaya yansıyan görüntülerde soruşturmayı yürüten savcıyı da tehdit etmişti.
İddianamede ayrıca, diğer şüpheliler hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülürken hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine 'Dolandırıcılık' suçu işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi talep edildi.