04.05.2018 - 14:59 | Son Güncellenme:
Açık Çatı, kütüphanesi, makerlab’leri, performans ve çalışma alanlarıyla benzersiz bir öğrenme alanına dönüştü. Öğrenciler için burası “özgürlüğü“, “huzuru“,“modern tasarım ve teknoloji“yi, “yeni düzen“i, “sınırların ötesini”, “hayal gücünü“, “demokrasi“yi temsil ediyor. Öğrenciler arasında bu alanı çok sevdiği için okula daha mutlu geldiğini söyleyen çocuklar bulunuyor.
Örneğin 6D sınıfından Ayda Evren, “Açık Çatı benim için ders çalışmak, resim yapmak ve kitap okumaktan fazlası, hayal dünyasına açılan bir kapı, benim kuş gibi özgür olduğum bir yer,” diyor.
Açık Çatı, beş yıl önce başlayan ve mimari olarak tamamlansa da hep devam edecek bir proje. Sezin Okulu yöneticileri, projeyi tasarlarken çözümlerin kendi içlerinde olduğuna inandıklarını, kendi değerlerinden ve deneyimlerinden yararlandıklarını söylüyorlar. Düzenlenen sohbetler ve çalıştaylar da öne çıkan kavramlar; iletişim, takım çalışması, esneklik, şeffaflık, gülümseme ve akustik oldu. Bu projede okul, sınıf gibi kavramlar kullanılmadı. Proje, var olan bir okulun kendini dönüştürebileceği pedagojik bir laboratuvar olarak ele alındı. Buraya ait ve burayla sınırlı olmayan bir mekân.