02.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İstanbul
Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) bilimsel desteğiyle gerçekleştirilen 6. Türk Tıp Dünyası Kurultayı’na katılan Göteborg Üniversitesi, Tıp Enstitüsü, Moleküler ve Klinik Tıp Bölümü’nden Prof. Dr. Jan Boren, Milliyet’e yaptığı açıklamada yağlı karaciğer hastalığında büyük bir artış yaşandığını belirtti.
Boren, “AB ülkelerinde yetişkinlerin yüzde 30’unda yağlı karaciğer hastalığı görülmeye başlandı. Bu sorun ciddi karaciğer hastalıklarına dönüşebildiği gibi kardiyovasküler ölümlere de neden oluyor. Yağlı karaciğer hastalığını ofis çalışanlarının yeni sorunu olarak tanımlıyoruz” dedi.
Boren, rafine gıdalardaki risklere dikkat çekerek şunları söyledi: “Paketlenmiş gıdalar hem şeker hem de doymuş yağ içerdiğinden sağlıksız. Vücuda alınan fazla yağ, yağ dokusunda yer kalmadığı için karaciğerde depolanmaya başlıyor. Obezite ve diyabetteki artış nedeniyle yağlı karaciğer giderek artıyor. Diyabetik obez popülasyonunun yüzde 70’inde, çocukların yüzde 20’sinde ve tümünün 3’te 1’inde karaciğer yağlanması var. Bu sorunu önlemediğiniz takdirde yaşam süreniz 5 yıl kısalıyor.”
‘Fruktoz azalmalı egzersiz yapılmalı’
Prof. Dr. Jan Boren, “Karaciğer yağlanması için ilaç tedavisi yok. Hastalara egzersiz ve kilo azaltmayı öneriyoruz. Çocuklarda da hareketsizlik ve kilo artışı eskiye göre daha çok karaciğer yağlanmasına neden oluyor. Şeker ve fruktoz azaltılmazsa bu sorun giderek büyüyecek” dedi.