17.01.2018 - 11:50 | Son Güncellenme:
AA
Suriye'nin Halep kentinden gelen 7 kişilik ailenin çocuğu Nuran Muhammed, akşamüstü kardeşi 12 yaşındaki Meryem ile mağazaları ve kafeteryalarıyla ünlü Kıbrıs Şehitleri Caddesi'ne sırtlarındaki okul çantalarıyla geliyor.
Muhammed kardeşler, havanın soğuk ya da yağmurlu olmasına aldırmadan, esnafın kendilerine verdiği karton kutu üzerine oturup melodika çalmaya, melodilerle caddenin ziyaretçilerinden yaşadıkları evin kirasını ödemeye yardım etmeleri için harçlık bekliyor.
Okula gidemeyen kardeşlerin çocukluklarını yaşamasını sağlayan tek şey siyah sokak köpeği Bella ile yaşadıkları dostluk.
Hem melodika çalıp hem de Bella ile oynayan çocuklardan Nuran, yağmur yağmaya başlayınca köpeği kucağına alıp ısıtıyor ve üzerindeki incecik montu da onun üstüne örtüyor.
Caddeden geçenlerin dikkatinden kaçmayan ve fotoğraflarla sosyal paylaşım siteleri üzerinden paylaşılan o anlar, bir anda on binlerce kişiye ulaşıyor.
Yağmur yağınca herkesin adımlarını sıklaştırarak uzaklaştığı caddede kalan Nuran ve Bella'nın dostluğunun hikayesi, bir vatandaşın çekip çerçevelettiği ve Nuran'a hediye ettiği fotoğrafla hafızalara kazınıyor.
BÜYÜYÜNCE HEMŞİRE OLMAK İSTİYOR
Sosyal medya üzerindeki paylaşımın ardından birçok insanın kendisiyle fotoğraf çektirmeye başladığını belirten Nuran, AA muhabirine, Bella ile tanışmasını, köpeklere sevgisini ve sokakta olmanın zorluklarını anlattı.
Ailesiyle Suriye'den 8 yıl önce Türkiye'ye geldiğini dile getiren Nuran, babasının ayakkabı boyayarak evinin geçimini sağlamaya çalıştığını, kendisinin de ona yardım etmek için akşamüstü sokağa çıkıp kaldırımda müzik yapmak zorunda kaldığını söyledi.
Hemşire olabilmenin hayalini kurduğunu ancak kardeşlerine bakmak zorunda olduğu söyleyen Nuran, okula gidemediğini ancak bu hayalini gerçekleştirmek için çok çalışacağını dile getirdi.
Sokakta çalışmanın zor olduğunu, yine de sokak köpekleriyle zaman geçirmenin ona mutluluk verdiğini dile getiren Nuran, "Köpek arkadaşım çok var. Onları çok seviyorum, hiç de korkmuyorum ama sokaklardan korkuyorum. Hırsızlar da olabiliyor. Bir köpeğim var adı Bella. Onunla camide karşılaşmıştık. Yüzümü yaladı, birbirimizi çok sevdik. Evime götürdüm. Yıkadım, temizledim onu. Buraya da getirdim. Alıştı artık bana." diye konuştu.
Nuran, yağmurun altında bir gün montunu Bella'ya verince insanların da fotoğraflarını çektiğini anlatarak, şöyle devam etti:
"Yağmur yağıyordu, yola karton koydum ve müzik çaldım. Bella üstüme yatınca montumu onun üstüne örttüm. Babam onu eve götürmeme izin vermiyor ama ben Bella'yı çok seviyorum. Buradan bazen çocuklar geçiyor, okula gitmek için. Ben de onlar gibi olmak isterdim. Okula gitmek, hemşire olmak ve köpeklere iyi bakmak isterdim."
Sosyal medyada fotoğraflarının paylaşılmasına sevindiğini dile getiren Nuran, insanlardan köpeklere iyi davranmasını istedi.