01.11.2012 - 18:34 | Son Güncellenme:
TESEV Dış Politika Programı tarafından Friedrich Ebert-Stiftung Derneği ve KA Araştırma Şirketi işbirliğiyle hazırlanan "Ortadoğu'da Türkiye Algısı 2012" araştırmasının sonuçları, Sabancı Üniversitesi Karaköy Bilim ve Kültür Akademisi'nde düzenlenen basın toplantısında açıklandı.
Araştırmaya katılanların yüzde 70'i "Türkiye hükümeti ülkenize ne kadar dostça davranıyor?" sorusuna "Çok dostça" yanıtını verirken, en olumlu yaklaşımlar sırasıyla Libya, Mısır ve Ürdün halklarından geldi.
Aynı soruya araştırmaya Suriye ve Irak'tan katılanlardan olumlu yanıt gelmedi.
Suriye krizinde Türkiye'nin tavrı yüzde 52 oranında olumlu karşılanırken, Türkiye'yi Suriye politikasında en çok destekleyen ülke yüzde 82'lik oranla Libya oldu. Araştırma sonuçları, Türkiye'nin Suriye politikasına en olumsuz bakan ülkelerin yüzde 69 ile Suriye ve yüzde 60 ile İran olduğunu ortaya koydu.
Türkiye'nin son yıllarda Ortadoğu siyasetinde her geçen gün daha etkili olduğunu düşünenlerin oranı geçen yıl yüzde 70 iken bu yıl yüzde 61'e düştü. Türkiye'nin Ortadoğu'da "rol model" olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 53 olarak gerçekleşti.
Araştırmaya katılanların yüzde 58'i "Türkiye, İslam ve demokrasinin başarılı bir birleşimidir" tespitine katılırken, bu oranın geçen yıl yüzde 67 olduğu bildirildi.
Ortadoğu halklarının yüzde 66'sı, Türkiye'nin Filistin sorununda arabulucu olmasını isterken, Orta Doğu'da Türkiye'nin daha etkili olmasını talep edenlerin oranı da yüzde 66 oldu.
Türkiye'nin AB üyeliğine Ortadoğu'dan gelen destek geçen yıla göre yüzde 12 azaldı ve yüzde 39 olarak gerçekleşti.
Araştırma sonuçlarına göre, bölgenin ekonomik anlamda en güçlü ülkesi Suudi Arabistan olurken, bu ülkeyi Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri izledi. Gelecek 10 yıla ilişkin öngörüde ise Türkiye ekonomisinin Suudi Arabistan'ı geçeceği ve bölgenin ekonomik lideri olacağı düşüncesi hakim.
Arap Baharı ve Suriye algısı
TESEV'in gerçekleştirdiği araştırmanın en önemli konu başlıklarından birisi de "Arap Baharı" ve "Suriye sorunu" oldu.
Araştırmaya katılan bölge halklarının yüzde 32'si Suriye'nin istikrara kavuşacağını, yüzde 28'i Esed rejiminin çökeceğini ifade etti.
Arap Baharı'nın Ortadoğu'yu olumlu etkilediğini düşünenlerin ortalaması geçen yıla göre 13 puan düşerek yüzde 47'ye geriledi. Arap Baharı'nın bölgeye etkisine en olumlu bakan ülkeler Libya, Yemen ve Mısır, en olumsuz bakanlar Suriye, Irak ve Ürdün oldu.
Araştırmaya Libya, Mısır ve Tunus'tan katılanlar "Arap Baharı'nın ülkelerine olumlu etkisi olduğunu" düşünürken, Suriye, Irak ve Lübnan halkları olumlu olmadığı kanaatinde.
Bölge halkı, Arap Baharı'na olumlu etki eden aktörler konusunda yüzde 45'lik oranla Katar ve Suudi Arabistan'ı ilk sıraya çıkarırken, bu ülkeleri yüzde 42 ile Türkiye izledi. Katılımcıların yüzde 30'u ise olumlu etki eden aktör olarak ABD'ye gösterdi.
İlk sırada ekonomik sorunlar yer alıyor
TESEV'in araştırmasına katılanlara göre, bölgeyi ilgilendiren en önemli konu; ekonomik sorunlar... Ekonomik sorunları, siyasi konular, İsrail-Filistin sorunu, Batı'nın tehdidi ve halk hareketleri izledi.
Ülkeler bazında da ekonomik sorunlar ilk sırada yer alırken, ikinci sırada güvenlik, üçüncü sırada siyasi konular, dördüncü sırada alt yapı ve kamu hizmetleri, beşinci sırada terör yer aldı.
Bölge halklarına gelecek hakkında düşünceleri sorulduğunda olumlu düşünenlerin ortalaması yüzde 52 oldu.
Araştırmaya katılanların yüzde 46'sı "Orta Doğu'ya en büyük tehdit hangi ülkeden geliyor?" sorusuna İsrail yanıtını verirken, bunu yüzde 21 ile ABD ve yüzde 11 ile İran takip etti.