26.02.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Tolga Şardan
KİLİS-İSLAHİYE
Zeytin Dalı Harekatı’nı yerinde takip etmek için fotomuhabiri arkadaşım Ünal Çam’la birlikte bir kaç gündür harekat bölgesindeyiz. Kilis-İslahiye hattının sınır bölümünde yaşananları izlemeye çalışıyoruz.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nce (TSK) yürütülen harekat, önceki gece itibarıyla yeni bir boyuta taşındı.
İçişleri Bakanlığı’na bağlı jandarma, polis ve koruculardan oluşturulan “Müşterek Görev Gücü” (MGG), Cumartesi gece yarısından itibaren harekatta aktif olarak rol almaya başladı.
İslahiye’deki kamptan gece yarısı yola çıkan müşterek görev gücü, dört ayrı koldan, askeri birliklere katıldı.
Aldığım bilgilere göre; müşterek güç, harekatın kuzey cephesinden sorumlu olacak. Ortalama 450 personelden oluşan gruplar, en doğuda Burseya Dağı ile en batıda Meydan Akbis bölgesi arasında konuşlandırıldı.
Burseya’dan sonra
Harekatın ilk günlerinde büyük çatışmaların yaşandığı Burseya Dağı’nın kontrolünün müşterek güce bırakılmasıyla birlikte, bölgede bulunan TSK birlikleri Burseya’nın güneyindeki ve halen teröristlerin kontrolündeki Bafillon Dağı’nın kontrolünü sağlamaya çalışacak.
Kuzey hattının güvenliğinin tam olarak sağlanmasıyla birlikte müşterek güç içinde yer alan Bornova Jandarma Komando Tugayı’na bağlı birlikler, Racu ve Cinderes’te görevlendirildi.
Zira, Racu YPG’nin en çok silah ve mühimmat depoladığı bölgelerden birisi.
Racu’da henüz tam olarak alan hakimiyeti sağlanamadı.
Bu bölgenin kontrol altına alınmasıyla birlikte meskun mahal operasyonlarına başlanacak.
Cinderes bölgesinden başlanarak, bölgede detaylı arama tarama süreci yürütülecek.
Dün sabah bölgede başlayan yoğun yağış ve sis, görev gücüne bağlı birliklerin ilerlemesinde zaman zaman sorun yarattı.
Merkeze 330 köy var
TSK’ya bağlı birlikler her gün bir kaç yerleşim yerini teröristlerden arındırıp güvenliğini alıyor. Şu ana kadar 100’den fazla yerleşim birimi ve önemli bölge kontrol altına alındı. TSK’nın Afrin şehir merkezine ulaşmasını sağlayacak istikamette toplam 330 kadar yerleşim birimi bulunduğu ifade ediliyor.
Önde ÖSO ve topçu ateşi ile yol açılmasıyla birlikte operasyon timleri, Afrin güzergâhında belirlenen köylere kontrollü biçimde sızma gerçekleştiriyor. Yerleşim yerinin kontrol altına alınmasıyla birlikte bu kez ince arama ve tarama yapılarak tam güvenli alanlar oluşturuluyor.
“Teröristlerden tam temizlenmiş alanların oluşturulması” zorunluluğu ve “sivillere zarar verilmemesi” hassasiyeti harekatta önemli faktör.
Müşterek görev gücünün harekata katılmasıyla birlikte harekat bölgelerinden çekilecek TSK’ya bağlı birlikler, farklı bir cepheden Afrin şehir merkezine yönelmeye devam edecek.
Hendekle çevrildi
Afrin şehir merkeziyle ilgili bilgiler, harekata yön veriyor. Afrin şehir merkezi tamamen hendekle çevreleniyor. Harekatın başlamasıyla birlikte kazılan hendeklerin yüzde 80’lik bölümünün tamamlandığı yönünde bilgiler geliyor.
Ayrıca, halen YPG’nin elindeki silahların menşei dikkati çekiyor.
Halen YPG’nin elinde rejimden kalan tanklar bulunduğu bilgileri var.
Geçen Perşembe gecesi hava harekatıyla etkisiz hale getirilen silah ve mühimmat taşıyan konvoyda yer alan bir kamyonun üzerinde, 106 mm.’lik, İran üretimi, geçmişte Hizbullah tarafından kullanılan bir top olduğu da gelen bilgiler arasında.
Kilis’te günlük yaşam
Harekatı izlemek isteyenlerin üs bölgesi olarak yerleştiği Kilis’te gündelik yaşam devam ediyor. Kentteki iki otel, gazetecilerce kapatılmış durumda. Kentin eski ve tarihi bölgesindeki iş yerlerinde kalabalıklar göze çarpıyor. Üniversite tarafındaki yeni yerleşim bölgeleri ise diğer tarafa göre daha hareketli.
Kafeler, lokantalar gece geç saatlere kadar müşterileri ağırlıyor. Bir dönem Suriye’den atılan roketlerin verdiği panik havası dağılmış görünüyor. Gece yarısına yakın saatlerde genellikle sınırın Suriye tarafında TSK’nın yaptığı faaliyetlerin sesleri Kilis’te yankılanıyor. Sınıra yakın konuşlandırılan çok namlulu roketatarlardan (ÇNRA) atılan roketler gökyüzünü aydınlatırken, kent halkı yapılan askeri faaliyetleri sesinden ayırt ederek tanımaya başlamış artık.
Kentin ekonomisi son dönemde kırılgan bir durum izliyor. Kentte yerleşik Suriyeli esnaf, kuruyemiş satışı, manavlık ve market işleterek para kazanmaya çalışıyor. Bu sektörlerde kentteki ticareti ele geçiren Suriyeli esnaf ile yerel esnaf arasında ciddi fark oluşmaya başladığı görülüyor.
Kendi ticari işlerinde kapalı ekonomi uygulayan Suriyelilerin, azınlık psikolojisini atlatıp, kentin yerel ticaretinde söz sahibi olmaya başladığı gözleniyor.
Görüştüğüm Kilisliler, Suriyelilerin ticareti iyi bildiklerini belirtiyor.
Suriyeli esnafın kendisini yenilediği ve iyi ticaret erbabı olduğu, dükkanların kalabalık olmasından anlaşılıyor.
Kentte bulunduğumuz sırada Belediye Başkanı Hasan Kara ve Ak Parti milletvekili Hilmi Dülger ile görüştüm. Başkan Kara, sohbetimizde yaşananların yerel ticareti etkilediğini ve esnafın zor durumda olduğunu belirtiyor. Kilis’te halkın parayı harcamayıp banka hesaplarında tutması nedeniyle bankalarda bulunan mevduat hesaplarının yükseldiğini anlatan Kara, yerel ticaretin istenilen noktaya gelemediğini vurguladı.
Kilis’in yaşanan krizi fırsata çevirmeye çalıştığını anlatan Kara, Zeytin Dalı Harekatı’nı nedeniyle kentin hareketlendiğini söylüyor ve Kilis’in güvenli olduğunu belirterek herkesi kente davet ediyor.
Ayrıca, özellikle İstanbul olmak üzere farklı belediyelerin otobüslerle kente misafir getirmesini öneren Kara, “Her belediye iki otobüs misafiri kente gönderse kentin ekonomisi canlanır. Bu amaçla genel merkezle görüşüp yerel yönetimlerden destek istedik” dedi.
Ak Parti Milletvekili Hilmi Dülger ise yerel halkta Fırat Kalkanı harekatı öncesindeki tedirginliğin olmadığını söylüyor. Halkın, istikbal ve istiklal mücadelesi verildiğinin farkında olduğunu anlatan Dülger, “Kentte yaşanan ekonomik durgunluk geçici. Hükümet gerekli tedbirleri alıyor” dedi. Zeytin Dalı Harekatı’nın süreci henüz bilinmiyor. Kesin tarih vermek zor. Zira, iklim ve coğrafi koşullar bu kesinliğe olanak vermeyen iki önemli koşul. Bölgedeki hareketliliğin, en azından sonbahara kadar devam edeceği öngörülüyor.