30.03.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:
Esra Alus
Burak Can Karamanoğlu’nun ölümü ile ilgili olarak polis labaratuvarından alınan ekspertiz raporu çerçevesinde V.G. ile O.K. “kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklandı. Karamanoğlu’nu öldüren ateşlemeyi hangi zanlının yaptığı netlik kazanmazken hukukçulara göre eğer yeni delil çıkmazsa iki şüpheli de “faili belli olamayacak şekilde adam öldürme” suçundan ceza alabilir.
Okmeydanı’nda Berkin Elvan’ın cenaze törenlerinin ardından gece çıkan olaylarda Burak Can Karamanoğlu’nun öldürülmesine ilişkin 9 şüpheli gözaltına alınmış, 7 kişi serbest bırakılmıştı. V.G. ve O.K. ise ekspertiz raporu çerçevesinde tutuklandı.
Söz konusu raporda şüpheliler V. G. ile O. K. ise tutuklanmaları talebiyle sevk edildikleri Nöbetçi 11. Sulh Ceza Mahkemesi’nde olay günü silahıyla ateş ettiklerini kabul ederek, hedef gözeterek atış yapmadıklarını savundu.
Failin net olmadığı öldürme olayı ile ilgili ekspertiz raporunda da V.G ve O.K’nin kullandığı 9 milimetre çaplı silahın Burak Can Karamanoğlu cinayetinde kullanılan silahla aynı olduğu belirlendi. Mahkeme kuvvetli suç şüphesi ve delil durumuna göre “kasten öldürme” suçu kapsamında tutuklama yönünde karar verdi.
İki şüphelinin tutuklanması ancak failin net belli olmaması nedeniyle hangi sanığın ceza alacağı da tartışmalara neden oldu. Hukukçular, konuyu şöyle değerlendirdi:
‘Aynı fiilden sorumlular’
- Prof. Dr. Köksal Bayraktar: “Eski TCK’da 463. maddesine göre, birden fazla kişinin birbirlerinden habersizce bir kişiyi öldürmeleri hali, bağımsız suç sayılmaktaydı. Faili belli olmayan adam öldürme hali Yeni TCK’da düzenlenmemiştir. Birden fazla failin, iştirak kurallarının uygulanmadığı durumlarda eski TCK’da kasten adam öldürmeye göre daha hafif bir ceza verilmekteydi. Yeni TCK’da eski TCK’ya göre bir düzenleme olmadığından kimi hukukçulara göre her fail hakkında kasten adam öldürmeye teşebbüs hükmünün uygulanması gerekecektir.” (‘Kasten adam öldürme’ adlı makalesinden)
- Avukat Fikret İlkiz: “Hangisinin ateşinin ölüme sebep olduğu anlaşılamıyorsa 2’si için de ceza uygulanır. 2’si de aynı filden sorumludur. Ancak bu verilecek cezada indirim uygulanır. Burada ‘Şüpheden sanık faydalanır’ durumu söz konusu değildir. Bu ilkenin işletilebilmesi için suçun kim tarafından işlendiğinin hiçbir şekilde tespit edilememiş olması gerekir.
- Avukat Hasan Fehmi Demir: “Uygulamada faili belli olmayacak şekilde adam öldürme suçundan ceza verilir. Bu konu hakkında eski TCK’nın 463. maddesi çok daha açık hükümler içeriyordu. Kimin nerede hangi saatlerde ateş ettiği ile ilgili tespitler failin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Fail netlik kazanmasa bile dava sürecinin sonunda yine de indirimli de olsa ceza alacaklardır.”
‘Cezasızlık olamaz’
- Avukat İlkay Sezer: “Soruşturma sırasında tutuklama ve yargılama sonucu ceza almaları söz konusu. Burada cezasızlık söz konusu olamaz. Ruhsatsız silah dahil kanunun öngördüğü maddeler kapsamında ceza uygulanır ancak cezada indirim söz konusudur.”
- Avukat Tolga Akalın: “Burada bilinçli taksir var. Yani silahı eline alıp ateş eden kişi birini yaralayıp ya da öleceği bilincindedir değerlendirmesi yapılır. Yeni TCK’da ise TCK 37. maddesinin 1. fıkrasında ‘Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur’, 2. maddesinde ise ‘Suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur. Kusur yeteneği olmayanları suçun işlenmesinde araç olarak kullanan kişinin cezası, üçte birden yarısına kadar artırılır’ deniyor. Benim yorumum ikisinin de kasten adam öldürme suçundan ceza alacakları yönünde.”