09.03.2021 - 11:01 | Son Güncellenme:
Damla GÜLER / milliyet.com.tr
İstanbul Şişli’de yaşayan 42 yaşındaki Mualla Irmak’ın cesedi 25 Mart 2005 günü yanında sekreter olarak çalıştığı jinekolog M.A’nın muayenehanesinde bulunmuştu. Ayakları ve ağzı koli bandıyla bantlı ve 23 yerinden bıçaklanan Mualla Irmak’ın ölmeden önce cinsel saldırıya uğradığı tespit edilmişti. Olayın ardından geniş çaplı soruşturma başlatan savcılık uzun yıllar bir şüpheli tespit edememişti. Ancak 2016 yılında yeniden dosyayı ele alan savcılık Mualla Irmak’ın atletindeki DNA’nın Serkan G.’ye ait olduğunu tespit etti.
TEK ŞÜPHELİ CEZAEVİNDE ÖLDÜ
Tutuklanan Serkan G., “kasten insan öldürmek” ve “cinsel saldırı” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak dosya Yargıtay aşamasındayken Serkan G. cezaevinde geçirdiği kalp krizi sonrası hayatını kaybedince dava düşürüldü.
16 YIL SONRA YAKALANDI
Dosyayı kapatmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Mualla Irmak’ın ağzının kapatılması için kullanılan koli bandının üzerindeki parmak izinin sahibi bulmak için yeniden çalışma başlattı. Derinleştirilen incelemeler sonucu parmak izinin 6 adet farklı sahte kimlik kullanan Irak vatandaşı M.K.M.B. isimli şahsa ait olduğu tespit edildi. Yapılan operasyonla 1 Aralık 2020 tarihinde tutuklanan M.K.M.B hakkında kasten insan öldürmek” ve “cinsel saldırı” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 7 yıldan az olmamak üzere hapis cezası talep edildi.
“KENDİNİ SAVUNMASINI ENGELLEDİ”
Hazırlanan iddianamede M.K.M.B’nin muayenehaneye Serkan G. ile birlikte gittiği, ve Mualla Irmak’ın ağzını koli bandı ile kapatarak Serkan G.’ye yardım ettiği anlatıldı. Sonrasında delilleri karartmak için olay yerini temizlediği anlatılan B.’nin, maktulün ağzını bağlayarak serbest hareket etmesini, kendisini savunmasını ve bağırarak yardım istemesini engelleyerek öldürme eyleminin gerçekleştiği iddianamede anlatıldı.