İşadamı Kamhi’nin sır dolu intiharı

Hayati Kamhi (62), dün sabah saat 09.15 sıralarında, Üsküdar Çengelköy’deki villasında başına ateş etti. Ağır yaralı halde bulunan Kamhi için hemen ambulans çağrıldı. Ancak telaş yüzünden 112 Acil Servis’e adres yanlış verildi. Bu yüzden ambulans bir türlü olay yerine ulaşamadı. Daha sonra villadan arayanlar doğru adresi verdi. Ambulans görevlileri villaya geldiğinde Hayati Kamhi’nin hayatını kaybettiği belirlendi. Hayati Kamhi’nin eşi Camilla Kamhi fenalık geçirdi. Camilla Kamhi için özel bir hastaneden ambulans çağrıldı. İntihar haberi üzerine İsrail Başkonsolosluğu’ndan gelen görevliler de olayla ilgili bilgi aldı.

Eşi ve çocukları evdeydi
Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri olayın yaşandığı villada inceleme yaptı. Hayati Kamhi’nin cesedi, tabuta konduktan sonra cenaze aracına alındı. Ceset villadan çıkarılırken, Kamhi’nin yakınları ve villada çalışanlar gözyaşı döktü. Olay sırasında Hayati Kamhi’nin eşi ile 6 ve 12 yaşındaki kızlarının da evde olduğu öğrenildi.

Sicil tesadüfü
Hayati Kamhi’nin Başkanvekili olduğu Profilo Holding’in vazife taksimi ve imza sirkülerinin yer aldığı yönetim kurulu kararı tesadüfen dünkü Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlandı. Hayati Kamhi’nin yaşamını yitirdiği gün yayımlanan karara göre: Jak Kamhi holdingde yeniden Yönetim Kurulu Başkanı olurken Hayati Kamhi de tekrar Başkanvekili görevine getirildi.

Berkeley’de okudu
Hayati Kamhi, Musevi cemaatinin önemli isimlerinden Jak Kamhi’nin en büyük oğluydu. Robert Kolej’de Elektrik Mühendisliği okuyan Kamhi, Kaliforniya’daki Berkeley Üniversitesi’nden yüksek lisans yaptı. 1972’de İstanbul’da elektrik voltaj regülatörleri, ses - müzik kasetleri ve elektronik hesap makineleri üreten bir şirket kurdu. 1980’lerde, ‘karışıklık’ gerekçesiyle Cenevre’ye yerleşerek Farimex SA ve Elektronal Elektronik A.Ş.’yi kurdu. 22 yıl sonra tekrar Türkiye’ye döndü. Yat yapımı ve pazarlaması konusunda P ve F Denizcilik SA, ayrıca petrol ve hammadde işleyen Sifoil adında şirketleri kurdu. 1992 ile 1996 yılları arasında Türkiye’de Münih Aehen Hayat Sigortası ile Bosch-Siemens’te yönetim kurulu üyeliği yaptı. İstanbul’da yat tersanesi Proteksan Turquoise A.Ş. ile tekne inşa eden Çelik Yat A.Ş.’nin kurucusuydu.
EKONOMİ SERVİSİ

22 yıl sonra geri dönmüştü
Elektrik mühendisliği okuyan Hayati Kamhi, İstanbul’daki önde gelen yat tersanelerinden Proteksan Turquoise A.Ş. ile tekne ve üst yapılar inşa eden Çelik Yat A.Ş.nin kurucusu ve sahibiydi. Daha önce de Cenevre’deki Farimex SA ve Elektronal Elektronik A.Ş.’yi kurmuştu. Hayati Kamhi “karışıklık” yüzünden Türkiye’yi 1980’lerde terk edip Cenevre’ye yerleşti. Hayati Kamhi, tam 22 yıl sonra “Türkiye’nin iyi bir noktaya geleceğini” gördüğünü belirterek Türkiye’ye dönmüştü.

Hayati Kamhi’nin eşi Camilla Kamhi fenalık geçirdi.

Tehdit iddiası
Hayati Kamhi, 2008 yılında tehdit edildiği iddiasıyla savcılığa başvurmuş, yapılan soruşturma sonucunda işadamı Nizamettin Aytemiz 13 adamıyla birlikte gözaltına alınmıştı. Pendik sahilinde yat limanı yapan Kamhi ailesinin, aynı yerde oteli bulunan Aytemiz ile liman inşaatı yüzünden anlaşmazlık yaşadığı, bu anlaşmazlık sonucunda Aytemiz tarafından tehdit edildikleri belirlenmişti. Bu soruşturma kapsamında bir süre tutuklu yargılanan “Laz Nizam” lakaplı Nizamettin Aytemiz ise geçtiğimiz Mart ayında kendi otelinde silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü.

Ege Denizi’ndeki kötü hava şartları nedeniyle 17 Şubat’ta batan gemideki 8 kişi Yunan ekipleri tarafından kurtarılmıştı.

‘Süper Yogi’ battı tüm dünya tartıştı
Hayati Kamhi’nin kurduğu Pendik Proteksan tersanesinde 2011 yılında inşa edilen 60 metre uzunluğundaki Fransız bayraklı süperyat ‘Yogi’nin, 17 Şubat’ta Ege Denizi’nde batması tüm dünyada büyük yankı uyandırmıştı.
2011 yılında Cannes Uluslararası Tekne Fuarı’nda “Yılın en yenilikçi teknesi” ödülünü alan geminin teknesi çelikten, üst yapısı da alüminyumdan imal edildi.
Okyanus ötesi seferlere uygunluğu nedeniyle örnek gösterilen ve ‘süper yat’ diye nitelendirilen gemi, Tuzla’da garanti kapsamındaki bakımları yapıldıktan sonra 8 Fransız vatandaşı yolcusuyla birlikte 17 Şubat’ta bu ülkeye doğru yola çıktıktan bir süre sonra, kötü hava şartları nedeniyle su alarak battı. Gemideki 8 kişi Yunan ekiplerince kurtarılırken, teknede mekanik bir arıza oluştuğu ve geminin ana makinelerinin de daha sonra devre dışı kaldığı öne sürüldü. Süper geminin batması teknenin üreticisi ve Türkiye’nin gururu sayılabilecek modern bir tersane olan Proteksan Turquise yönetimi ve Kamhi’yi de zor durumda bırakmıştı. Yayınladıkları üç ayrı bültenle “ürünlerinin arkasında durduklarını” belirten Proteksan, “olayın nedeni hakkında ellerinde bir veri bulunmadığı” dolayısıyla “şu an için görüş beyan etmenin doğru olmayacağı”nı açıkladı.
Fransa’da “en büyük özel yat” olarak kayıtlara geçen Yogi’nin sahibi ise 47 yaşında bir mültimilyarder olan Stephane Courbit’ti. Fransa’da TV’deki yarışma programları ile 1998 yılında yıldızı parlayan Courbit, 2000’de sahibi olduğu yapım şirketini satarak büyük bir servetin sahibi olmuştu.
2011 yılında Proteksan Turquois’da inşa ettirdiği Yogi’yi teslim alan Courbit, müthiş servetine rağmen, başta bir yatırım şirketine olan 143 milyon euro olmak üzere pek çok yere de borcu vardı. Courbit’in, “sigortadan para almak için” yatını “kasten” batırdığı yolunda spekülasyonlar da yapıldı.

Jak Kamhi’ye roketli saldırı girişimi
Kamhi Ailesi iş yaşamıyla olduğu kadar yaşadıkları olaylarla da zaman zaman gündeme gelmişti. Ailenin en büyüğü Jak Kamhi’ye 28 Ocak 1993’te lav silahıyla roketli saldırı yapılmak istenmişti. Saldırganların lav silahını ateşlemekte gecikmesi ve Kamhi’nin korumalarının durumu fark etmesi saldırı başarısız olmuştu. Hayati Kamhi’nin kardeşi Cefi Jozef Kamhi de, borç aldığı tefeciler tarafından tehdit edildiğini söyleyerek şikâyetçi olmuştu.