GündemHurşit Tolon’la konuşamayacak bir insan mıyım?

Hurşit Tolon’la konuşamayacak bir insan mıyım?

07.02.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ferda Paksüt ‘En iyi askeri yönetim, en kötü sivil yönetimden daha kötüdür. Hurşit Paşa ile haberleşmede Turhan Çömez’i aracı olarak kullandığım iddia ediliyor. Ben Tolon ile aracı olmadan konuşamayacak biri miyim?’ dedi

Hurşit Tolon’la konuşamayacak bir insan mıyım

İkinci Ergenekon davasının dün görülen 155’inci duruşmasında, tutuksuz sanıklardan Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt savunmasını yaptı. 18’i tutuklu 118 sanığın yargılandığı ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde görülen duruşmaya, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, CHP Milletvekili Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan ile İbrahim Şahin’in de aralarında bulunduğu tutuklu 13 sanık katıldı.
Tutuksuz sanıklardan Ferda Paksüt, Mehmet Ali Çelebi, Hüseyin Nazlıkul, Mesut Özcan, Mahir Akkar, Hakan Şanlı, Tunç Akkoç, Doğukan Yorulmaz ve Adnan Bulut salondaki yerini aldı.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Ferda Paksüt’ü savunmasını yapması için kürsüye çağırdı. Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt, varlığı bile belirsiz bir terör örgütüne yardımla suçlamasını kesinlikle kabul etmediğini belirterek savunmasına başladı.
Eşinin 2003 yılında Irak Büyükelçisi görevinde olduğu sırada büyükeliçilk binasına 500 kilo bomba yüklü araçla yapılan saldırıdan şans eseri kurtulduğunu anlatan Paksüt şunları söyledi:
“O günden sonra terörün ne kadar insanlık dışı olduğunu daha iyi anladım. Irak o zamanlarda işgal altındaydı. En iyi yabancı işgali, en kötü sivil yönetiminden daha kötüdür. En iyi askeri yönetim en kötü sivil yönetimden daha kötüdür. En iyisi demokrasidir.”

‘Çömez’i Irak’ta tanıdım’
Davanın firari sanıklarından sadece AK Parti eski Milletvekli Turhan Çömez ile telefon görüşmeleri olduğunu diğer sanıkların hiçbirisiyle telefon görüşmesi olmadığını belirten Paksüt şöyle devam etti: “Turhan Çömez’le bir araya gelerek AKParti’nin kapatılma davasına ilişkin gizli toplantı yaptığımız öne sürülüyor. Bu iddialara zorlamadır ve çelişkilerle doludur. İddiaların tek dayanağı telefon dinleme çözümleridir. Çömez’i, Abdullah Gül’ün, Dışişleri Bakanlığı döneminde onun onayıyla insani yardım yapmak için heyet olarak Bağdat’a geldiğinde tanıdım. Eşim Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili olduğu zaman da eşimi ziyaret etmiştir.”Davanın sanıklarından emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile eşinin diplomat olması nedeniyle kamusal alanlarda düzenlenen törenler ve resepsiyonlardan tanıdığını kaydeden Paksüt, “İddianamede Hurşit Paşa ile haberleşmede Turhan Çömez’i aracı olarak kullandığım iddia ediliyor. Ben Hurşit Tolon ile aracı olmadan konuşamayacak bir insan mıyım? Çömez’in tavassutuna (aracı) mı ihtiyacım var” dedi.

Haberin Devamı

‘Ak Parti’den davet almıştım’
AK Parti’nin kapatılması için örgütsel faaliyetlerde bulunduğunun iddia edildiğini ifaden Paksüt “Bu iddiaları asla kabul etmiyorum. Ben bir partinin kapatılmasının demokratik yolardan yapılmasından yanayım. Bu kadar aciz ve yetersiz bir kişi değilim. İsteseydim siyaset de yapabilirdim. Ak Parti dahil birçok partiden davet almıştım. Kabul etmedim” dedi. Duruşma, Paksüt’ün savunmasıyla devam ediyor.

Yanardağ: ABD’den ne talep edildi?
Tutuksuz sanık Yurt Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ savunmasında “İddianame tam olarak politik bir metindir” diye konuştu. Yurt Gazetesi’nin 5 Şubat 2012 Pazar günkü sayısında “Açıklıyoruz” başlığı adlında Wikileaks belgelerinde Ergenekon operasyonuna ilişkin kriptoları yayınladıklarını anlatan Yanardağ “Bir grup üst düzey emniyet yetkilisi ABD Büyükelçiliğinde brifing veriyor. Büyükelçiden destek talep ediyor. Toplantıda FBI görevlileri de bulunuyor. Bu toplantıya katılan Emniyet Dış İlişkiler Araştırma Dairesi Başkanı Ufuk Ersoy Yavuz’un tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum. Bu brifingde ABD’den ne talep edilmiş sorulmasını talep ediyorum” diye konuştu.