25.09.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
PAŞA ALYURT Ankara
Ankara’da evinin önünde oyun oynarken kaybolduktan sonra cansız bedeni evlerinin birkaç kilometre uzağında, elektrik direği dibinde toprağa gömülü olarak bulunan Eylül Yağlıkara’nın ölümüne ilişkin görülen davanın üçüncü duruşması öncesi baba İbrahim Yağlıkara, Milliyet’e konuştu.
Ankara Polatlı’da 22 Haziran 2018’de kaybolan 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın 8 gün sonra cansız bedenine ulaşılmıştı. Olaya ilişkin Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, komşuları Uğur Koçyiğit “cinsel istismar” ve “kasten öldürme” suçundan tutuklu, annesi Huriye Koçyiğit ise tutuksuz yargılanıyor. 27 Eylül Cuma günü görülecek üçüncü duruşma öncesi Milliyet’e konuşan Eylül’ün babası İbrahim Yağlıkara, evlerinde her gün ayrı bir hüzün olduğunu söyledi. Baba Yağlıkara, “Eşimin psikolojisi hala bozuk. Şu anda psikolojik tedavisine devam ediliyor. Olayın yaşandığı dönemden sonra travmayı bir türlü atlatamadı. Oldukça zor zamanlar yaşıyoruz. Bütün hayallerimizi aldılar götürdüler” dedi. “Büyük bir sınavdan geçiyoruz” diyen Yağlıkara, “Kuzenleri vardı, onları birlikte izlemek, oyun oynadığındaki yüzündeki tebessümü görmek bizi ayrı mutlu ederdi. Şimdi onları gördükçe yavrumu hatırlıyorum, onu sevmek istiyorum” diye konuştu. Her gün Eylül’ün mezarını ziyaret ettiğini dile getiren Yağlıkara, “Katilleri inşallah adalet önünde cezalarını en ağır bedelle ödeyecekler. Türk adaletine olan inancımız sonsuz” ifadelerini kullandı.
‘Bir yanımız buruk’
Olayın yaşandığı gün küçük Eylül’ün evden çıkan babasına son sözlerinin, “Baba gelirken kavun getir” olduğunu ifade eden Yağlıkara, “Eylül’ün ölümünden sonra evimize bir kez bile kavun girmedi. 15 aydır, kızımı kaybettiğim zamandan bu yana hep bir yanımız buruk. Kardeşleri de yaşadıkları acıdan sonra içlerine kapandı” diye konuştu.