Gündem‘Gençlerin karşılaşmaları kalıpları esnetebilir’

‘Gençlerin karşılaşmaları kalıpları esnetebilir’

16.12.2018 - 08:15 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin 20 şehrinden yeni mezun sanatçılar, bu yıl ikincisi düzenlenen BASE isimli sergiyle Galata Rum Okulu’nda buluşacak. Sergi öncesi küratör Derya Yücel sorularımızı yanıtladı.

‘Gençlerin karşılaşmaları  kalıpları esnetebilir’

Sanat okullarından yeni mezun gençlerin, ‘sanat dünyası’yla ilişki kurmalarını kolaylaştırmak adına geçtiğimiz yıl ilki düzenlenen BASE sergisinin bu yıl ikincisi gerçekleşecek. Yazılı ve sözlü kuralları hayli karmaşık olan sanat dünyasının örgütlenme biçimlerine de böylece bir kez daha dikkat çekilmiş olacak. Bu kapsamda bir de söyleşi dizisi yapılacak. Türkiye’de 20 şehirden 29 üniversiteden 94 yeni mezun gencin eserleri bu kapsamda görülebilecek. 19 Aralık’ta açılacak ve 23 Aralık’a dek sürecek sergide 105 eser yer alacak. Bu yılki ortaklıkları geçen yılın değerlendirmesini ve gençlerin sanat dünyasındaki vesileyle küratörü Derya Yücel’le konuştuk.

Haberin Devamı

- Geçtiğimiz yıl Base kalabalık bir kitle tarafından gezildi ve özellikle genç sanatçıların görünürlüğü üzerine birçok tartışmanın da yolunu açtı. Size göre BASE’in dikkat çektiği sorular nelerdi?

BASE’in ayırıcı noktası belki de ulaşma şansı bulamayacağımız ya da ancak olasılıkla gelecekte tanışma olanağı yakalayabileceğimiz, henüz mezun olan genç sanatçı adaylarıyla erkenden tanışmamıza fırsat vermesi oldu. BASE sürecinde, sanat eğitimi alıp kendi pratiklerinde yön bulma konusunda hevesli ve heyecanlı gençlerle tanışmak ve onları yakından tanımak hem sanatçı adayları hem sanat alanı hem de sanat izleyicisi açısından büyük şans. Sanatçı adaylarının da sanat alanından profesyoneller, sanatçılar, eleştirmenler, küratörler, galericiler, müzeciler, koleksiyonerler gibi alanda aktif olan figürlerle karşılaşmaları/tanışmaları çok önemli. Karşılaşmaların ve diyalogların var olan sanat sistemine dair kalıpları esnetebileceğine inanıyorum. Bu açıdan BASE’in gençler için yalnızca sanat alanına dair bir deneyim alanı oluşturmanın ötesinde kendi kuşaklarıyla etkileşime geçme, sanatsal anlatımlardaki çeşitliliği gözlemleme, farklı izleyici profilleriyle karşılaşma ve iletişim kurma, sunum, sergileme, kendini ifade etme gibi pek çok konuda da önemli deneyimler kazandırdığına şahit oluyoruz.

Haberin Devamı

‘Gençlerin karşılaşmaları  kalıpları esnetebilir’

- Size gelen başvurular arasında seçtiğiniz genç sanatçılar, sanatın ifade gücüne dair neleri dile getiriyorlar, sanat yapma sebepleri ne gibi noktalarda buluşuyor?

Sanatın sonsuz anlamlar ve farklılıklar içerdiği göz önüne alındığında, BASE katılımcıları olan genç sanatçı adaylarının yarattığı birbirinden farklı bakış açısı bu çeşitliliğin ifadesi olarak görülebilir. Bu anlamda, BASE2018 katılımcılarının, sanatsal üretimdeki çeşitliliğin farkında, üretim dilinde çoksesli ve sanat aracılığıyla kendilerini ifade etme konusunda belirli bir olgunlukta olduklarını söyleyebilirim. Sergileme metodu ve küratöryel çalışmam sanatçılar ve üretimlerine yönelik olarak çokseslilik içindeki bireysellikleri, farklılıklar içindeki kesişmeleri, çeşitlilik içindeki paralel duruşları ortaya çıkarmaya yönelik oldu. Bu nedenle, BASE’e katılan 94 genç sanatçının içerik, konu ya da biçim, form olarak temelde odağına aldığı temaları belirledim. Her ne kadar farklı disiplin ve formasyondan gelseler de, sanatsal ifadeler, duyarlılıklar, problematikler kimi zaman içerikte kimi zaman biçimde yanyanalıkları getiriyor, üretimleri ortaya çıkartan itki ister kavramsal ister formsal olsun, yapıtlarda hem kişisel, bireysel yönelimleri hem de zamanın ruhunu görebildim diyebilirim. BASE2018’de günümüz sanatsal üretimlerindeki toplumsal ve bireysel ortak kaygıları, problematikleri, düşünme, düşleme biçimlerini ve estetik yönelimleri üç soru etrafında ziyaretçilerle buluşturmak ve çok yönlü/çok sesli bir düşünce üretimine karşın paylaşılan ortak zeminleri ortaya çıkarmaya yönelik bir küratöryal yaklaşım oluşturmaya çalıştım. Bu nedenle, 94 yeni mezun genç sanatçının üretimleri, belirli kavramsal başlıklar altında değil, ortak eğilimleri ve kesişen anlatımları ortaya çıkaracak ‘sorular’ etrafında paylaşıyorum. Her yaratıcı düşüncenin bir soru ile tetiklenip ortaya çıktığına inanırsak, Galata Rum Okulu’nun üç katına yayılan sergi de üç soru etrafında sunuluyor. Çok yönlü ve çok sesli bir düşünce üretimine karşın paylaşılan ortak zeminlerin yakalandığı ‘Bu, Ben Olabilir mi?’, ‘Bir Evim Var mı?’ ve ‘Düşlerim Gerçek mi?’ soruları ortak-geçici çerçeveler kurarken, sanatçı-yapıt ve izleyiciye ait etkileşimsel bir platform yaratma amacını taşıyor.

Haberin Devamı

‘Gençlerin karşılaşmaları  kalıpları esnetebilir’

Haberin Devamı

- Bu yıl, geçtiğimiz yıldan farklı olsun dediğiniz uygulamalar var mı?

‘Sanat’ın bir varoluş yolu olduğuna inanıyorum. Var olduğunu duyurmaya, üretmeye ve davranmaya yönelen yeni mezun sanatçılar, ‘sanatçı’ olma cesaretlerini, ekonomik, sosyal ve kültürel koşullara karşın sanat yapmaya kararlı olduklarını BASE2018’de de bize tekrar gösteriyor. Geçen yıl ve bu yıl arasında bir karşılaştırma yapmaya çalışmak çok anlamlı olmaz. Sonuç olarak BASE’i sanat üretimi ve paylaşım alanına dair bir misyona sahip ve geniş ölçekli bir mezuniyet sergisi olarak görmek mümkün. Dolayısıyla BASE’in bize ne gösterdiğiyle daha fazla ilgileniyorum…

Haberin Devamı

‘Gençlerin karşılaşmaları  kalıpları esnetebilir’