10.11.2021 - 13:09 | Son Güncellenme:
Özden ATİK/DHA
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya sanıklar Mustafa Keleşoğlu, Fatih Mehmet Keleşoğlu, Elif Yaprak Saraç, Adem Sezgin Uzun ve Hakan Doğan katıldı. Sanık Turgay Atasoy ise Sivas Adliyesi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Sanıklardan Fatih Gürsul, Kasım Karagöz, Uğur Tuncel, Mustafa İsmail ve Muhammed Akif Altun ise duruşmaya katılmadı. Fatih Gürsul’un avukatı, bir sonraki duruşmada Gürsul’un hazır olacağını söyleyerek, savunmalarını yapmak için süre istedi. Mahkeme heyeti, sanıklardan Mustafa Keleşoğlu ve Fatih Mehmet Keleşoğlu dışındaki sanıkların eylemlerini iştirak halinde işlememiş olması ve eylemlerinin bireysel olarak değerlendirilecek olması nedeniyle dosyalarının ayrılmasına ve tek tek yargılanmalarının devamına karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, Gürsul hakkında Ankara’da da soruşturma dosyası olduğunu belirterek, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan o soruşturma dosyasının akıbetinin sorulmasını kararlaştırdı. Sanıkların karakola imza atma şartının kaldırılmasına ve yurt dışına çıkış yasaklarının devamına da hükmedildi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Aralık 2017 tarihli kararında tutuklu sanıklardan Fatih Gürsul'u "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırmıştı. Diğer sanıklar Adem Sezgin Uzun, Elif Yaprak Saraç, Fatih Mehmet Keleşoğlu, Hakan Doğan, Kasım Karagöz, Muhammet Akif Altun, Mustafa İsmail ve Uğur Tuncel'i, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 9'ar yıl hapis cezasına çarptıran heyet, diğer sanık Turgay Atasoy'u ise aynı suçtan indirim uygulayarak 7 yıl 6 ay hapisle cezalandırmıştı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi ise 14 Mart 2018'de 10 sanığın "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan aldıkları hapis cezalarını onamıştı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi ise 19 Temmuz 2020'de usulü eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştu. Bozma sonrasındaki duruşmaya katılan Fatih Gürsul savunmasında, ByLock uygulaması yüzünden suçlandığını ve başka bir husus olmadığını öne sürerek, "Kesinlikle örgütle bağlantım yoktur. Sırf CHP genel başkan başdanışmanı olduğum için tutuklandım. 4 yıl boyunca cezaevinde yaşadım. Partim nedeniyle manşetlerde yer aldım. Nihayet Yargıtay bozma ilamını verdi, siz beni tahliye ettiniz. Kumpasa kurban gittim. Uygulama kullanmadığım için beraatimi talep ediyorum" demişti.