08.10.2021 - 20:49 | Son Güncellenme:
AA
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinin Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2021-2022 Akademik Yıl Açılış Töreni'nde bir konuşla yapan Yıldırım, Türkiye'de son günlerde gündem olan yurt konusu hakkında değerlendirmede bulundu.
Son 20 yılda öğrenci sayısının 1,5 milyon öğrenciden 8,4 milyon öğrenciye çıktığını, yurt kapasitelerinin arttırıldığını ancak pandemi sürecinden etkilendiğini ifade eden Yıldırım, salgına rağmen yurt yapım inşaatlarının tüm hızıyla devam ettiğini söyledi.
Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) olumsuz etkisine rağmen 1 milyonun üzerindeki yatak kapasitesiyle Türkiye'nin dünyada bir numara olduğunu ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
"Başka ülkede böyle bir kapasite yok, bu bir. İkincisi, eskiden odalarda en az 6 yatak vardı biz bunu 3 yatağa bilemedin 4 yatağa, hatta 2 yatağa düşürdük. Otel konforuna dönüştürdük. Bu da tabii ki kapasiteyi biraz düşürdü ama konforu artırdı. Odalarınızda ayrı tuvaletiniz, duş yeriniz, çalışma masanız, bunlar gerekiyordu. Ben bunu İsveç’te görünce gıpta etmiştim. Burada da elhamdülillah bunu başardık."
Yıldırım, yurt sorununun 3-4 büyük ilde olduğunu, oralarda da hızla hareket edilerek devlet misafirhaneleri, valilikler, kaymakamlıklar ile belediyelerin ayarladıkları barınma alanlarına öğrencilerin yerleştirildiklerini belirterek, "Değer miydi bu gürültüleri çıkarmaya? Elbette değmezdi. Önemli olan sorunun parçası olmak değil, sorunun çözümü olmaktır." ifadesini kullandı.
"Dostluğa müttefikliğe sığmayan işler yaptılar"
Türkiye'nin terörle mücadelesinin önemine değinen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bölge politikalarında, sınırlarımızla sınırlı kalsaydık biz terörü yok edemezdik. Çünkü kötü niyetli emperyal amaçlar var. Güney sınırlarımız boyunca bir terör devleti kurulmak istendi bunu gördük. Başbakanlığımda Fırat Kalkanı, Zeytindalı Harekatı'nı yaparak oradaki terör artıklarını yok ettik ve o alanları güvenli bölge haline getirdik. Daha sonra geçtiğimiz yıllarda Barış Pınarı Harekatı'yla da Fırat'ın doğusuna doğru Kamışlı'ya kadar o bölgeyi de kontrol altına aldık. Amacımız toprak genişletmek değil amacımız terör yuvalarının ülkemizin içine girmeden belirli bir güvenli bölgede yok edilmesidir. Bu tabiatıyla bir mecburiyetten doğmuştur. Çünkü müttefiklerimiz, dostlarımız 'DEAŞ'ı yok edeceğiz' diye maalesef yıllardan beri kaynaklarımızı tüketen hem Kürtlerin hem Türklerin bütün milletin başına bela olmuş bölücü terör örgütüne kol kanat gerdiler ve silahlarla donattılar. Dostluğa müttefikliğe sığmayan işler yaptılar. Ama Türk milleti bunlara pabuç bırakacak bir millet değil. Biz iki süper gücün arasına böyle kılıç gibi daldık, ortadan ayırdık kendi güvendiğimizi kendimiz sağladık."
Türkiye'nin ulaşım ve iletişimde dünyada ilk 10'da yer aldığını belirten Yıldırım, görevi aldıklarında Türkiye'nin iletişimde 39. sırada olduğunu belirterek, bu gün ise 9. sırada yer aldığını, bir çok Avrupa ülkesinden daha ileride olunduğu vurguladı.
"Akıl terine ihtiyaç gösteren meslekler olacak"
AK Parti Genel Başkanvekili Yıldırım, Türkiye'nin 5G teknolojisi ile ilgili çalışmaları hakkında şunları kaydetti:
"5G teknolojisini de yerli yapıyoruz. İlk defa 5G teknolojisi dışarıdan almadan biz yapacağız. Yakın zamanda da inşallah 5G ilgili ilgili teknolojiyi ticarileştirip milletin hizmetine sunacağız. 5G teknolojisi artık bir iletişim değil çok çok ötesinde bir şey. 5G'de neler var? Neler yok, aklınıza gelen her şey var. 5G teknolojisinde akıllı evler, akıllı arabalar, sürücüsüz arabalar, büyük veri, big data diye bir şey var. Büyük verinin analiz edilmesi gerek. İnsan gerek toplum gerekse kent davranışlarının ihtiyaçlarının belirlenmesi adrese teslim bir şekilde yapılabilecek."
Gençlere çağrıda bulunarak gelecek birkaç yılda yeni mesleklerin olacağına dikkati çeken Yıldırım, "Robot teknolojileri artırılmış gerçeklik, siber güvenlik bugün bildiğimiz mesleklerin yarısı önümüzdeki 15 sene içinde yok olacak. Ama bir o kadar yeni meslekler olacak. O meslekler ne alın terinden daha ziyade akıl terine ihtiyaç gösteren meslekler olacak. Yani çok büyük sermayelere ihtiyacımız olmayacak sadece akıl, bilgisayar ve internet bağlantısı. Bunu da sağlamak bizlerin görevi gerisi size ait." dedi.
Erzincan Valisi Mehmet Makas ise akademik yılın açılışının tüm akademisyenler ve öğrencilere hayırlar getirmesi temennisinde bulundu.
İş insanı Aydın Doğan da Erzincan'da eğitim gördüğü sırada yaşadığı bazı anıları anlatarak ulaşımda yaşadığı sıkıntılardan bahsetti.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Akın Levent ise camdan değil candan eğitime başladıkları için mutlu olduklarını belirtti.
Müzik dinletisi, akademisyen ve öğrencilere başarı belgelerinin verilmesinin ardından program son erdi.
Yıldırım ve beraberindekiler daha sonra Erzincan Binali Yıldırım Üniversite Vakfı toplantısına katıldı.